SAFİR 13. BÖLÜM | SIFIR

38.5K 2K 919
                                    


Instagram: t.y.mazer
Twitter: tymazerr

O gece koyu bir geceydi. Ancak siyahın değil, lacivertin saf koyuluğuna teslim olmuş, kendini alacakaranlığa feda etmiş bir gece...

Gözlerimi açmaktan kaçınıp, ait olduğum kollardan uzaklaşmak için sonsuz uykuya dalmak istediğim bir gece...

Ilık ama bir aynı ölçüde, kavurucu bir ateşe kollarını açmış bir gece...

O gece oydu. Ben oydum. Olmak istediğim yerde, zamanın durmasını istediğim noktanın merkezine oturmuş, sonsuza karışmayı bekliyordum.

Sabahın ilk ışıklarının göz kapaklarımı dürtmesine aldırış etmeden, duyduğum sıcaklığı, burnuma çalan kokuyu içime çekmeye devam ettim. Belki de gözlerimi açmak istemeyişimin en büyük nedeni utançtı. Kapımı defalarca tıklatan ama bu gece geçit vermediğim his, peşimi bırakmıyordu.

Bir yanım onu yanımda bulamamaktan korkmuştu ama bunu yanımda olduğuna emin olduktan sonra itiraf edebilmiştim kendime. Şimdi bu huzuru uzatmak da, pek ala hakkımdı.

İnce parmakların saçlarımda dolandığını hissettiğimde, huzurum tatlı parçalara ayrılarak tüm bedenimi sarmaladı.

"Gözlerini açabilirsin Deirdre, utanman için bir sebep yok." dediğinde ona iyice sokularak kendimi saklamaya çalıştım.

Söyledikleri bile yanaklarımın kızarmasına yetmişti ama uyuyor numarası yapabileceğim son insan Lacivert olduğu için yavaşça göz kapaklarımı araladım.

Yanağım sıcak göğsüne yaslıydı. Üstü artık çıplak değildi ve yumuşak, ona has kokuya sahip tişörtünün ikimizin arasına girdiğini hissedebiliyordum. Ben ona sokuldukça göğsünün hafifçe titrediğini hissetmiştim. Muhtemelen utandığım için bana gülüyordu.

Onun giyinik benimse çıplak olduğum düşüncesi utancımı katlasa da, uyandığımı bildiği için gözlerimi tamamen açma zorunluluğu hissettim. Yine de, bakışlarım üstümdeki örtüyü sıkıca tutan ellerimdeydi.

Çenemden hafifçe tutarak, ona bakmam için başımı ona çevirmemi sağladı.

"İyi misin?" dediğinde,  gözlerimin içine büyüsünü bırakmıştı. Lacivertlerine kapılmamak için artık bir neden göremiyordum.

Gözlerinde seçilen durgunluğun altındaki küçük alevler benim eserimdi. Kıvılcımları beni hedef alıyordu ve ben bundan gayet memnundum.

"İyiyim."

Kısık sesle cevap verdiğimde, boğazımın ne kadar kuru olduğunu hissettim ve mekanik bir şekilde yüzümü başka bir tarafa çevirerek bakışlarımı ondan uzaklaştırdım. Onun odasında olduğumuzu görünce kaşlarım bir an için havalandı. Hala salonda olduğumuzu düşünüyordum.

Sabırla çenemi tekrar tutup, ona dönmemi sağladı. İfadesindeki derinliğe alışık değildim. Kaçamak bakışların tutsaklığına alışmış olan bünyem, etkisine bu kadar yakın olmak konusunda zorlanıyordu.

Düşüncelerimi fazlaca açık ediyor olmalıydım ki, yüzünde bir tebessüm daha belirdi.

Ancak bu tepkiyi hızla silerek sıkıca tuttuğum örtüye uzandı.  Hala utancın yamaçlarında dolanırken üstümü açmaya pek niyetim yoktu.

"Bacağına bakmama izin ver." dedi yumuşak bir tonla.

"Canını yakmadım, değil mi?"

Kafamı hayır der gibi salladım. Pek konuşacak durumda değildim.

Konsantre bir şekilde örtüyü sıktığım parmaklarımı gevşetti ve ince kumaşı kaldırdı.

Yanaklarım yine kırmızıyla yarışa girmişken, üzerimdeki geceliği fark ettim.

Lacivert  - Safir - AmberWhere stories live. Discover now