5. Bölüm Sorgu

1K 351 865
                                    

Keyifli Okumalar :)

Medya:Melih

***

"Melih"

Hayat onu burada bu şekilde görmeyi beklemiyordu ve bu hiç iyi olmamıştı. Itır'ın kafasının karışmasından korkuyordu. Yıllarca onu baban diye telefonda Melih'le konuşturmuştu. Çok iyi ve kibar bir insandı genç adam. Kahve gözleri, koyu renkli saçlarıyla da oldukça sempatikti. Uzun yıllardan beri onunla çok iyi arkadaştı. Kendine destek olmuş, hiçbir zaman onu yalnız bırakmamıştı. Ne zaman ihtiyacı olsa yanında bitivermişti.

Nil'in annesinin sağlık sorunları vardı ve bu yüzden devamlı şehir dışına gitmek zorunda kalıyordu. Nil'in yokluğunda ise hep Melih yanındaydı. İyi gününde, zor gününde her zaman o vardı. Ona çok şey borçluydu genç kadın. Onun yaptığı iyilikleri kimse kendine yapmazdı. Her defasında Melih'e büyük bir minnet duyuyordu.

"Bu ne hoş tesadüf," diyerek gülümsedi Melih. Hayat ayağa kalkıp "öyle," demekle yetindi. Nedensiz bir şekilde kendini rahatsız hissediyordu. Belki de bu rahatsızlığı Melih'in, olayları bilmemesinden dolayıydı. Sonuçta Umut'u ilk defa görüyordu ve bunu nasıl açıklayacağını bilmiyordu.

Itır masumca "sen kimsin?" diye sordu. Bu sorusunun cevabını Umut'ta merak ediyordu.

" Ben Melih amcan ufaklık. "

Itır gülümsedi demek annesinin hep bahsettiği Melih bu adamdı. Annesi sürekli ona Melih'i anlatırdı fakat Itır onunla hiç tanışmamıştı. Evlerine geldiğinde genelde okulda olurdu ve annesi onunla hep dışarıda görüşürdü. En azından Itır öyle biliyordu. Oysa Hayat, Melih'i kızından saklamıştı onu sesinden tanırsa olacakları düşünmek bile istemiyordu. Ayrıca Melih, bazen Itır'ı gizli gizli izlerdi. Uzaktan... sesini çıkarmadan o küçük kıza karşı büyük bir yakınlık duyardı ve onun mutlu olması için her şeyi yapmaya hazırdı.

Küçük kız gülümsemekle yetinirken Umut'un öksürüğü kulakları doldurdu. Melih'in bakışları onu bulduğunda kim olduğunu merak etti. O adamı ilk defa görüyordu. Kimdi bu adam?

Itır babasına bakıp gülümsedi. "Sen babamı tanıyor musun Melih amca?"

"Baban mı?" Diye şaşkınca sordu Melih. Ardından yine ne işler çeviriyorsun diyerek Hayat'ın gözlerinin içine baktı.

"Evet babam, ameliyattan sonra geleceğim diye söz vermişti ve geldi."

Bütün bunlara bir anlam veremezken "ya" demekle yetindi Melih. Anlaşılan Hayat yine tehlikeli sularda yüzüyordu. bozuntuya vermeden gülümseyerek yabancı adama elini uzatarak "ben Melih," dedi. Genç adam ise ayağa kalkıp uzatılan eli sıktı.

"Umut"

"Memnun oldum"

"Ben de "

Genç kadın arkadaşına "otursana," dediğinde aslında bunu hiç istemiyordu. Sonuçta onun biraz daha yanlarında kalması işleri iyice çıkmaza sürükleyebilirdi. Melih ne yapacağına karar vermeye çalışırken derin bir nefes aldı. Burada neler olduğunu deli gibi merak etse de bu ortam konuşmak için pekte uygun değildi. Neler olduğunu bilmese de Itır'ın bir şeyler sezmemesi gerektiğinin farkındaydı.

"Yok ben sizi rahatsız etmeyim sonra görüşürüz."

"Görüşürüz"

Melih yanlarından ayrıldığında Hayat, derin bir nefes alarak tekrardan yerine oturdu. "Hadi kızım pastanı ye," diyerek Itır'la ilgilendi. Şu an Umut'la göz teması kurmak bile istemiyordu. Daha garibi ise neden böyle hissettiğine anlam bile veremiyordu. Belki de Melih'in o an durumu bozmasından korkmuştu ya da kızının bir şeyler fark etmesinden.

Kalbimdeki Yabancı ( Mazinin Gölgesi-2)Where stories live. Discover now