10.BÖLÜM:《DÜĞÜM》

41K 2.1K 243
                                    

Huhu! Rekor kırıyorum resmen :D peş peşe bölüm atacağın günleride mi görecektim be Ceren!

Yeterki ilham gelsin! Valla finali bile yaparım aynı günde :D Neyse şamatayı geçiyorum hemen.

Kaynar suya atılmış koca bir buz kütlesi gibi hissediyorum kendimi..Erimeye yüz tutmuş ama kristalleriyle hala direnmekte olan..Ya o beni eritecek ya da ben onu üşüteceğim..Ortası olmaz..Olursa benden geriye bir şey kalmaz..

Yaklaşık yarım saattir masa derin bir sessizlikteydi. Mutfakta sadece çatal bıçak sesleri hakimdi. Arada Ardenle göz göze gelmek dışında sıradışı hiçbir şey yoktu.
Tabağımdaki fiyonk makarnaya işkence ediyordum öylece, Dilan ise bunu her gördüğünde koluyla dürtüyordu beni.

Bu can sıkan sessizliği bozan bir telefon melodisi olmuştu. Bir süre anlamsız bir şekilde etrafa baktıktan sonra sesin tam olarak benim cebimden geldiğini fark ettim.

Şaşkınca elimdeki çatalı bıraktım ve cebimden telefonu çıkardım. Ekranda gördüğüm Ertan Paksoy yazısıyla gözlerimi irice açıp Arden'e baktım. Anlamış olacakki kafasını iki yana net bir ifadeyle salladı.

"Açma," dediğinde kaşlarımı kaldırdım.

"Ne demek açma?"deyip masadaki herkese göz gezdirdim. Arden bana 'aptal mısın?' Bakışını atıp arkasına yaslandı.
"Açıp ne diyeceksin? Senin evine dinleyici yerleştirip pencereden kaçtım mı?"

Sessiz kaldım. Ne kadar kabul etmek istemesemde haklıydı.

Orhan abi araya girip ikimizin bakışlarınıda üstüne çekti. "Açmazsan daha çok şüphelenecek.."

Evet. O da haklıydı.
Arden bunun üzerine kendinden emin bir yüz ifadesi takındı ve doğrudan Orhan abiye baktı.

"Daha görüşmeyecek zaten.."
Ardından sert bir ifadeyle bana döndü.

"Engelle adamı.."

Orhan abiye baktım şaşkınca.
Sonu olmayan bir anlaşmazlığın ortasında kalmış gibi birbirimize bakıp duruyorduk. Elimdeki telefon da ardı arkası kesilmeden çalmaya devam ediyordu. Orhan abi 'sen onu dinleme' dercesine göz kırptı ve telefonu aç der gibi çenesini kaldırdı.

Tüm bunlar olurken ise Dilan hala makarnasını yiyordu.

Tam o sırada telefon kesildi.

Büyük bir stres altından kurtulmuşçasına telefonu sertçe masaya bıraktım ve başımı ellerimin arasına aldım.

"Daha tam her şeye ulaşmış değiliz. O yüzden Ecmel görüşmeye devam edecek.." dedi Orhan abi. Arden sıkıntıyla soluduğunda bu tartışmanın ikisi arasında bitmeyeceğini anlamıştım.

"Adam kızı takıntı yaparsa ne olacak Orhan? Ki bence yapmış bile..." dedi Arden aynı anda telefonu işaret ederek.

Orhan abi Arden'in suratına uzun süre anlamaya çalışır gibi baktı. On saniye..On beş saniye.
Sadece baktı. İşin içinden çıkamamış olacak ki söze girdi büyük bir ciddiyetle.
"Seni ilgilendiren ne anlamadım? Ecmel bizimle bir anlaşma yaptı..O bize içeriden bilgi verecek, bizde ona sokağı.."
Ve babamın katilini.

ÇIKMAZ SOKAKWhere stories live. Discover now