22.BÖLÜM:《AİDİYET》

32.2K 1.6K 597
                                    

Burnuma dolan keskin hastane kokusu midemi yavaştan bulandırmaya başlarken dizlerimi kendime çekip kollarımı bacaklarıma sardım.
Yaklaşık üç saattir sırtım hastanenin soğuk duvarında dayalı , yerde öylece oturmuş bekliyordum.
Açılan her kapı irkilmeme sebep oluyor ,duyduğum her ses endişemi tetikliyordu.
Arden içeride , onunla beraber tüm ruhumda içerideydi.

Ertan'ı zor bela gönderip , telefonla Orhan abilere haber vermiştim. O kadar büyük bir telaş ve korku içindeydim ki ne yapacağımı , ne düşüneceğimi bilmiyordum.

Koridordan gelen yoğun sesle kafamı o tarafa çevirdim. Dilan , Orhan abi ve Gökhan hızlı adımlarla bana doğru geliyorlardı.

Dilan'ın gözyaşları , genzimi yeniden yakarken kafamı yere çevirdim. Orhan abi tam önümde durdu.
"Nerede? Nasıl durumu?"dediğinde başımı iki yana salladım.

"Daha hiçbir şey demediler. Ameliyatta.."dedim. Ses tonum bitap düşmüştü.

Orhan abinin bana olan nefret dolu bakışına denk geldiğimde yutkundum.
Kurumuş boğazım acıyla ıslanırken yüzümü buruşturdum.

Dilan ve Gökhan ameliyathanenin kapısına yürürken Orhan abi bana bir adım daha yaklaştı.

"O kurşun senin için çıkmıştı namludan..Kardeşim için değil."dedi tükürürcesine. Fısıltısı kalbime bir hançer gibi saplandı adeta. Kaşlarımı çattım afallamış bir şekilde.

"Olayın daha nasıl olduğunu söylemedim bile."dedim şüpheyle.
Gözyaşlarım yanaklarımda kurudu bir anda. Orhan abinin giz dolu bakışları altında küçülürken sıkıntılı bir soluk verdim.

O sırada ameliyathanenin kapısı açıldı. Heyecanla o tarafa ilerleyeceğim sırada Orhan abi önüme geçti.

"Sokağına dön. Bitti. Seni gerçek planın içine katmamı istemiyorsan , Vedat'ın önüne atmamı istemiyorsan , Ki inan bu benim için hiçte zor olmaz.
Tek sözümle seni Vedat'ın hanesine sokarım. Ölmezsin fakat sürünürsün o ayrı. Sana şuan git diyerek iyilik yapıyorum.
Arden'in gözünde nasıl birisin bilmiyorum fakat benim gözümde katilin kızı olmaktan öteye gidemeyeceksin bundan sonra."dedi tek nefeste.

Hızla yanımdan ayrıldığında yere çivilenmiş gibi öylece kaldım. Midemde kasılmaya yol açan bunaltı nefes almama engel oluyordu. Ne demekti tüm bunlar? Neden bana düşman olmuşlardı ki birden.

Üstelik.
Benim babam katil değildi ki.

Geri geri yürüyüp sırtımı tekrardan duvara yasladım. Gidemezdim.

Doktor, Orhan abilerin yanına geldi. Yüzünde endişe belirtisi görmemek biraz olsun içimi rahatlatırken konuşmaya başladı.

"Gayet iyi geçti ameliyat.Birazdan odaya alacağız , o zaman görebilirsiniz. Geçmiş olsun."dediğinde içime dolan ferahlıkla gözlerimi kapattım bir süre.
Başka bir şeyin önemi yoktu.

O iyiydi ve bu tüm kafa karışıklığımı silip atmaya yeterdi.

Dilan'ın bakışları bana döndüğünde ufak bir samimiyete denk gelmek istedim fakat buz gibi bakan gözlerinin ardında hiçbir sıcaklık göremedim.
Orhan abi ve Dilan bana arkasını dönerken Gökhan bana doğru geldi.

ÇIKMAZ SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin