30.BÖLÜM: 《KİN》

32.7K 1.3K 717
                                    

Merhaba! Nasılsınız? Ben çok iyiyim.. İlham bu sefer sağlam geldi ve upuuzun bir bölüm oldu :D Şiimdi, şöyle bir şey yapacağım. Bu bölüm için yapılan yorumlara tek tek bakacağım, bir kişi seçeceğiim ve diğer bölümü ona ithaf edeceğim. Bu bölümün ithafını, önceki bölüme yorum yapan bir kişiden seçtim..Sıla🙈

Keyifli okumalar, bol yorumlar❤

Burnuma dolan keskin alkol kokusu ile kaşlarımı çatıp, Gökhan'a ters bir bakış attım. Gece yarısıydı. Beni uykumdan zorla uyandırıp mutfağa sürüklemişti ve tam bir saatir karşımda yıkılışını izliyordum. Elimin tersiyle gözlerimi ovuşturup arkama yaslandım.

"Gökhan anlat artık ne oldu?" dedim, bitkin sesimle. Deli gibi uykum vardı ve Arden her an uyanıp yanında olmadığımı fark edebilirdi. Gökhan başını masadan kaldırıp bana isyankar bir bakış attı.

"Bak bir de bana diyorki, sen beni sevmiyorsun Gökhan," deyip kaşlarını kaldırdı şok bir ifadeyle. "Bak bak! Lafa bak."

Ellerimi masada birleştirip uzun bir soluk verdim.

"Dilan mı? Kavga mı ettiniz siz," dedim kısık bir ses tonuyla.

Gökhan burnunu çekip avucunu çenesinin altına koydu. Alkolü fazla kaçırdığı o kadar belliydi ki.. Bana bakarak değilde, duvardaki tabloya bakarak anlatmasından anlayabiliyordum bunu.

"Ben niye Arden'e söylemiyormuşum artık," dedi inanamaz bir halde. Ellerini iki yana hayret dolu bir tavırla açtı. "Köy yanarken deli saçını tararmış! Şunun derdine bak Ecmel! Başımızda o kadar dert varken bunu nasıl söyleyeyim ben şimdi."

Sesinin yüksekliği arttığında işaret parmağımı dudaklarıma uyarı ile bastırdım.
"Şşt! Diğer deliyi uyandıracaksın az kaldı.."

Gökhan başını masaya koyup gözlerini kapattı. "Ben seviyorum ki," diye mırıldandığında hafif gülümsedim.
"Ama diğer taraftada Arden var. Nasıl yapayım?"

Kaşlarımı hafif çatıp Gökhan'ı kolundan dürttüm. Gözlerini aralayıp bana baktı mayışmış bir biçimde. Birazdan sandalyeden aşağıya yuvarlanacak gibiydi hali.

"Oğlum adam seni öldürecek değil ya! Amma da zalim yaptınız benim sevg.."

Hissettiğim müthiş kalp çarpıntısıyla durup bir süre boş boş etrafa baktım. Yüzüme saf bir gülümseme yayılırken pencereden dışarıya çevirdim bakışlarımı. Ben dedim değil mi? Ah be Ecmel. Sokaklarda adam döven kız mısın sen gerçekten?

"Arden'i daha tanımıyorsun Ecmel. Dilan'ı sakınır her şeyden," dedi Gökhan umutsuz bir sesle. Bakışlarımı pencereden çekip ona yönelttim. Ayağa kalkıp dolaptan bir içki şişesi daha çıkardığında hızlıca yanına koşup aldım elinden.

"Yeter! Geç otur şuraya," deyip kolundan tutup sandalyeye oturttum. İçkiyi dolaba geri yerleştirip karşısına geçtim halsizce.

"Sakınacak tabii ki," dediğimde hızla gözlerime baktı. "Her abi sakınır.. Fakat burada konu sadece senin duygun değil. Dilan'da seni seviyor, o da istiyor. Arden bunun önüne geçecek kadar kalpsiz mi?"

Gökhan sıkıntı bir soluk verip başını sandalyenin başlığına yasladı.

"Dilan haklı bir yandan," dediğimde tek kaşını kaldırıp bana baktı. Bakışları, saçmalama! Ben haklıyım çünkü sarhoşum. Seni, bana destek ver diye uyandırdım! Der gibiydi adeta.

ÇIKMAZ SOKAKWhere stories live. Discover now