[AFİLİ ÂŞIKLAR SERİSİ -1- DELİ GELİN]
Bir yanda deli dolu bir kadın, öte yanda gözükara ve dev gibi bir adam...
Her şey bir inatlaşmadan mı sebepti?
Çılgınlıktan belki de huzuru arayışındandı bu kadar hırçın dalgalarla Asude'nin ona savrulması...
...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
21. BÖLÜM: BEBEK
"Güçlü kız olayım derken Koca Yusuf'a döndüm..."
Asude kocasını arkadaşının elinden kurtardıktan sonra elleri belinde salonda yürümeye başladı. Adımları birbirini takip ederken aklında türlü fikirler dolaşıyordu. Bir şekilde bu kızdan kurtulmaları gerekiyordu. Bu konuda minik Asude ile hemfikirlerdi. Ya kızdan kurtulacaklar ya da Esma, Serkan'dan kurtulacak ve devletin himayesine girerek uzun seneler koğuş ağalığı yapacaktı.
Asude arkadaşını yalnız bırakmazdı elbette. Her ay elinden geldiğince çamaşırını, sakızını ve nakit parasını götürür oralarda kimsesiz bırakmazdı. Hayali Asude ile konuşurken ortak bir noktada anlaştıklarını belli edercesine kafasını salladı. Karısının her hareketini özenle izleyen Devrim merakla sordu. "El değirmeni gibi ne dönüyorsun Asude?" Devrim tepelerinde dolaşan karısına bakarak konuşmuştu. "Mahallemizin nüfus planlamasını düşünüyorum. Plansız nüfus artışı ve eksilmesi yaşanacak. Bu gidişle mahallemize doğacak dört bebeği silmek durumundayız," dedi memnuniyetten uzak bir ifade ile. Gözleri kısılmış, suratı buruşmuştu.
"Dört bebek ne alaka?" Devrim konudan çok uzak duruyordu. Karısı kim bilir ne düşünüyordu da bu hesabı yapmıştı.
"Bu akıllılar evlenince dört bebek yapacaklardı," dedi eli ile Esma'yı işaret ederek.
"Asude geri zekâlı mısın? Dök dök içini yay şuralara. Benim unuttuğum detaylar vardır sen unutmamışsındır. Düşün varsa onları da anlat." Esma sinirle kafasını sağa sola sallayınca Asude umursamazca konuştu. "Kızım artık gizliniz saklınız kalmadı. Buluştuğunuz her yerde evleneceğiz, dört çocuğumuz olacak diye söylerken iyiydi de ben söyleyince mi kötü oldu? Hem o senin enişten. Kötü düşünmez. Düşünmezsin değil mi aşkım?" Beklenti ile kocasına baktı.
Gözlerini hızla kırparken Devrim de boş boş bakıyordu yüzüne. Devrim ortada dönen sohbetten çok uzak duruyordu. Saatler önce yediği dayaktan kaynaklı vücudunda ağrısı vardı. Yüzüne aldığı darbelerin morarmak üzere olması da can sıkıntısının sebeplerinden bir tanesiydi.
"Ya Allah'ınızı severseniz gidin işinize. Saçma sapan konuşuyorsunuz benim tepemin tasını attırıyorsunuz. Esma sen dinlen biraz, sinirlerin yatışsın. Yarın bu konuyu detaylı konuşuruz." Karısına manalı bir bakış atıp konuşmaya devam etti. "Asude sende düş önüme. Daha fazla ayakta duracak halim yok tüm kemiklerim ağrıyor." "Devrim ben arkadaşımı, kardeşimi yalnız bırakamam ki," öyle mahzun bakmıştı ki Devrim ikna olmaya razı olabilirdi.
