DG -16. Bölüm: NİKÂH GÜNLÜKLERİ

44.5K 2.3K 1K
                                    

Bölüm sonundaki açıklamayı lütfen atlamayınız!

Sınır; 1000 yorum.

Medya; bölümden bir alıntı.

Keyifli okumalar...

Keyifli okumalar

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

16. BÖLÜM: NİKÂH GÜNLÜKLERİ

"Sevgi, tıpkı bir bebeğin anne karnında büyüdüğü gibi zamanla çoğalırdı..."

Arkasında bıraktıklarını umursamadan arabaya geçen Asude sinirden kuduruyordu. Düşüncelerine göre Şura hayatının her noktasında olmak zorundaydı. İlk başlarda o kızla hiçbir sorunu yoktu. Bazı zamanlar abarttığını bile düşünmüştü. Her şey hemen yanı başında oturan, olaylarla alakası yokmuş gibi rahat davranan Devrim'in suçuydu. Eğer o Şura ile evleneyim demeseydi kendisi düşman olmayacaktı. O düşman olmasa bile kızın kıskanç bakışlarını gördüğünde yine olacaktı, orası ayrı bir gerçekti. Böyle de düşününce ona yaptıklarının az bile olduğu fikri aklına daha çok yatıyordu.

O Şura cadısı ailesine sızmaya yemin etmiş, ant içmişti. Asude ona pabuç bırakmazdı. Bırakmayacaktı da. Çok zor durumda kalırsa dayısını silahlı örgüt üyeliğinden polise şikâyet eder yine de o kızın yakınına girmesine engel olurdu.

"Tamam, artık sakin ol." Devrim vitesin üzerinde duran elini uzattı ve Asude'nin elini kendisine çekti. Varlığını ona hissettirmek, sinirini biraz olsun yatıştırmak istiyordu.

"Sakin olmak istesem de yapamıyorum. Virüs gibi kız ya! Bir defa bulaştığında uzun süre gitmiyor." Cık cıklıyor, farkında olmadan Devrim'in elini sıkıyordu.

"Kızın günahına girme Asude. Olanlardan haberi bile yok. Bırak kendi haline." Duydukları ile bakışlarını hemen yanındaki sesin sahibine çevirdi. Kirpiklerini hızlı hareketlerle birkaç kez kırpıştırdı. Elini elinden ayırarak kucağına yerleştirdi.

"Sen o kızı bana karşı koruyor musun? Ne demek istiyorsun Devrim?" Sesinde itiraz kabul etmeyen bir tını vardı. Karşısındaki adamın cevap hakkını kısıtlıyordu.

"Günahın kadar sevmediğin biri hakkında konuşma diyorum. Onun adını bizim aramıza sokma diyorum, Asude. Şu mutlu günümüzü ziyan etme diyorum. Bak çıktık dışarıya, güzel bir gün bizi bekliyor. Dayın o kız güzel dedi diye, nikâhına aldı değil ya. Sen neden kendini yıpratıyorsun?" Devrim nişanlı gibi değil de Asude'nin ağabeyi havasında öğüt verirken onun canını sıkmasına dayanamıyordu. Üzülmesini istemiyordu. Onun üzülmesi demek kendisinin de üzülmesi demekti.

"O kızın sende gözü var Devrim. Hem düşünsene dayımın o kıza deli gibi âşık olduğunu ve ille de onu alacaksınız yoksa evlenmem dediğini..." Arabanın camında beyaz bir ekran belirdi ve o anlar sahne almaya başladı.

AFİLİ ÂŞIKLAR SERİSİ 1-2 (DÜZENLENİYOR)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang