BD -20. BÖLÜM: NESLİŞAH

18.7K 1.5K 650
                                    

Yorum sınırı; 600

Keyifli okumalar...

20.BÖLÜM: NESLİŞAH

Zamanın su gibi akıp gittiği saatler eşliğinde yemeğimizi yemiştik. Önümüzde duran bol köpüklü kahvelerimizden yudumlarken ben Selman' ın yapacağı açıklamayı bekliyordum. Bildiği her şeyi bana anlatacaktı. Aramızda yalan olmayacağına dair söz vermişti. Sandalyesinde geriye yaslandı ve bakışlarını gözlerime sabitledi.

"Evlatlık olduğunu öğreneli çok olmadı aslında. Öğrendiğim andan itibaren seni korumak için çok çabaladım ama yara almanı engelleyemedim"

"Bana bu yüzden mi yakın davrandın?"

"Hayır. Sana karşı çekildiğimi anlamam uzun sürdü. Beynim her boş kaldığında soluğu senin hayalinin yanında alıyordu ve ben bunu senin çevremde dolanmana yoruyordum. Çok sonra anladım ki işin aslı benim düşündüğüm gibi değilmiş. Ben sana gün geçtikçe çekilmişim, sana bağlanıyormuşum. Sana açılmaya karar verdiğim günün ertesinde öğrendim her şeyi. Size gelmiştim yemeğe, sen mutfaktaydın o sırada bir dizi de ki kıza evlatlık olduğunu söylüyorlardı. Asaf orada olduğumu unutup ' biz Aslışah' a ne zaman söyleyeceğiz?' dedi. Baban konuyu kapatmaya çalışsa da ben anlamıştım. Ertesi gün ofiste sıkıştırdım ve her şeyi anlattı. O zaman seni daha fazla korumam gerektiğine inandım. Sana karşı takınılan tutum o zamana kadar tuhafıma gitmemişti. Annenin huyunu bildiğim için karakteri böyle demiştim ama yanılmışım. Daha sonra defalarca gerçeği sana söylemelerini istedim. Size her geldiğimde konuyu bir şekilde oraya getiriyor ve ısrar ediyordum ama kimseyi ikna edemedim. Agah ve senin duymaman için çok dil döktüler. Bu gerçeği sana söylemek bana düşmezdi, kendime güçlükle hakim olsam da bir şekilde çenemi kapalı tutmayı başardım. İlk öğrendiğim gün seni ağlarken görseydim asla sabredemezdim" Selman' ı suçlamıyordum. Onu suçlamaya da hakkım yoktu. O elinden geldiğince beni uyarmıştı ama ben inanmamıştım.

"Seni asla suçlamadım, suçlamaya da hakkım yok. Elinden geldiğince uyarmaya çalıştın ama ben anlamadım. Bu zor zamanımda yanımda olduğun için teşekkür ederim"

"Bundan sonra her zor zamanında yanında olup elini tutacağım" bu hali bana güven veriyordu. Selman' a güveniyordum hem de kimseye güvenmediğim kadar.

"Bu yemek o kadar iyi geldi ki. Seninle vakit geçirmek için an kollar oldum artık" Selman' ın bu cümlesi karşısında kıkırdadım. Oyunbaz hali moralimi yerine getirmişti.

"Şansından olsa gerek öyle bir zaman da başladı ki ilişkimiz"

"Ben her anından memnunum ama takdir edersin ki daha fazla vakit geçirmek istiyorum. En kısa zaman da bunun için bir şeyler düşünmemiz lazım. Olmadı Asaf İstanbul' a gittiği zaman kamp bahanesi ile kaçarız bir yerlere. Bahanemiz de ofis çalışanlarına motivasyon tatili olur. " Selman' ın teklifi makul gelmişti. Biraz hava almak, kafamı toplamak ve yalnız kalmak gayet güzel bir teklifti.

"Asaf abim işi gücü bırakıp gelir" Gezme konusunda Asaf abimin eline kimse su dökemezdi.

"Kandırırım ben onu. Son günü katılır belki" O kadar umursamazca söylemişti ki Asaf abimin ikna olacağından çok emindi.

"O zaman olabilir ama ben yine de pek ümitli değilim"

"Ümidini hiç bir zaman kesmeyeceksin ki sevinçten dilin tutulmasın" Selman' ın bu hallerine alışkın değildim ve tuhafıma gidiyordu. O her zaman sert, resmi ve ciddiyetini bir kez olsun bozmazdı. Şimdi karşımda bu denli şen şakrak, neşeli, hevesli görmek beni de sevindiriyordu. Saatin geç olduğunu fark ettiğimizde Selman' ın hesabı ödemesinin ardından kalktık. Arabamıza bindiğimiz an da daha harekete geçmeden telefonum çaldı. Ekranda gördüğüm numarayı tanımıyordum.

AFİLİ ÂŞIKLAR SERİSİ 1-2 (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now