5-Müşteri Her Zaman Haklıdır

4K 368 147
                                    

Yağmurdan kaçarken doluya tutulmuştu Reha.Şuan ki ruh halinin aksine ,sabah her şeyin daha iyi olacağı umuduyla çıkmıştı evden hâlbuki.
Önce okuldaki kavga ,sonra hiç beklemediği şekilde Resul itiyle muhattap olmak..."Acaba eve girene kadar daha ne kadar boktan şeyler yaşayacağım"dedi masaya dönerken.

Arkasında bıraktığı Resul; değil sadece bugün ,hayatı boyunca bir daha görmek isteyeceği son kişi bile değildi. Ama sürekli bu isteğinin aksine burnunun dibinde bitip duruyordu.

"Ulan Çağrı sıçacağım senin ağzına! Şuradan bi çıkalım! " diyerek sandalyesini büyük bir gürültüyle çekip oturdu kurnaz arkadaşının yanına.

Suçunu çok iyi bilen Çağrı ise, Reha'ya dönüp bir kere bile bakmıyordu.
Kulağına eğilerek, " Ulan resmen bana komplo kurmuşsunuz oğlum. Lavobada görünce şok oldum. Derneğe gidince acısını çok fena çıkartacağım bu yaptığınızın! "dedi Reha.

Çağrı hem Reha'nın tepkisinden çekinip yüzüne bakmıyor hem de hala planı savunmaktan da geri kalmıyordu.

" Resmen intikam filmi tadında plan yaptık, stalk yaptık, araştırma yaptık. Boşa mı gitseydi başkanım? Rezillikleri etrafa saçılmış hâlde derneği kapatıp gittiklerini hayal ettik o kadar. Sen düşünüp ikna olana kadar yıllar geçecekti"

"Hay senin inadına, neyse şimdi sırası değil! İnsanların ortasında tartışmayacağım.Dernekte göstericem oğlum ben size planı da hayali de."Dedi Reha.

Gördüğü kadarıyla Çağrı'nın yaptığından pişman gibi bir hali yoktu. Belli ki yaptığı planın işe yarayacağıdan da çok emindi. Masadakilere ayıp olacak düşüncesiyle arkadaşlarına dönüp tek tek hal hatır sorduğu esnada,
"Siparişlerinizi alayım!" diyen sesle bakışlarını tepesinde dikilmiş, çenesini sinirden kasarak konuşan Resul'e çevirdi.

Masaya zar zor geldiği her halinden belli olan Resul, sesine yansıttığı öfke ve nefretle kalkın gidin der gibi bakıyordu gözlerinin içine.

Garson olarak yanlarına geleceğini asla tahmin etmeyen Reha, baştan aşağı süzdü Resulü...Evet şimdi eline fırsat geçmişti ve tabii ki bunu kaçıramazdı. Onu daha da sinir edecek alaylı bakışlarla," Burası kaliteli bir yere benziyor aslında ama garsonları kaba! Doğru düzgün sor siparişlerimizi! " Masadakilerin ne olduğunu anlamayan bakışları Reha ve Resul arasında gidip geliyordu.

Göz ucuyla babasının onu izleyip izlemediğine bakan Resul, olay çıkmasını istemediğinden, sesli bir nefes verdi ve ," Ne alırdınız efendim"dedi dişlerinin arasından.

Reha Resul'un bu halinden gayet keyif alarak küçük bir kıkırtı bıraktı masaya.
Herkes tek tek siparişlerini verirken, Reha özellikle kendini sona saklamış, başlattığı işkencenin dozunu arttırarak devam etme kararı almıştı çoktan.

Resul siparişleri yazıp Reha'ya döndürdü bakışlarını, çabuk söyle der gibi.
Dakikalarca elindeki menüyü evirip çeviren Reha, "Bilmiyorum ne alsam ya,karar veremedim. Siz ne önerirsiniz acaba? Var mı bugüne özel bir yemeğiniz garson bey? "

Resul sadece Reha'nın duyacağı bir sesle, "Senin gibilere özel dayak var menümüzde. İster misin? "dedi yeşil gözleri öfkeden ateş saçarken.

Lavaboda konuştuklarından anladığı kadarıyla bu restoran ailesine aitti ve karşıda durmuş dikkatli gözlerle Resul'ü izleyen adam ya babası ya da buranın şefiydi. Demek ki Resul gözhapsindeydi. Ee o zaman Reha ,Resul'u biraz sıkıştırsa belki kötü geçen gününe eğlence olur, keyfi biraz da olsa yerine gelirdi.

"Ne dediniz biraz sesli söyleyin, duyamadım? Bana özel ne varmış menüde? "

Resul , ona alayla bakan çocuğun yapmaya çalıştığı şeyi fark ediyordu etmesine ama her hareketini izleyen babasını kızdırmaktan korktuğu için de ağzının payını verip siktir çekemiyordu.

İki Dünya Arasında(BxB) Where stories live. Discover now