İki Dünya Arasında(BxB)

27-Eşcinselim Ve Bununla Gurur Duyuyorum

"Reha beklesene beni! Ne bu acele ya, ne meraklısın içeri hemen girmeye! " Resul önden önden yürüyen kıvırcığın oldukça rahat görünen halini,arkasından öfkeyle süzüyordu. Bar'ın giriş kapısında kuyruk vardı ve etrafı istemediği görüntülerle dolmuştu. Bildiği, gördüğü tüm yerlerden farklı bambaşka bir dünyanın içine fırlatılmış gibi hissediyordu kendini. Eşcinselliğin ne demek olduğunu tabii ki biliyordu Resul ama görmek, tanık olmak tahmin ettiğinden daha zor gelmişti. Hayatları cinsellikten ibaretmiş gibi hareket eden bir topluluğun içine düşmüştü sanki. Kafasını ne yana dönse içi kararıyor, kendinden daha çok nefret ettiğini hissediyordu.

Dalıp gittiği bu karamsar ruh hali ,önünde durmuş elini sallayarak dikkat çekmeye çalışan kıvırcığın "Heeey burda mısın?Kendine gel! " bağırışıyla bölünmüştü. Kıvırcık tutamları sağa sola savrulmuş, soğuktan yanakları kızarmış, kocaman açtığı gözleriyle ona bakıp elini sallayan bir Reha tüm bu kaosun içinde denize açılan bir dehliz gibiydi. Etrafına bakındı ve hemen sonra yeşillerini siyahlara dikti.Nefes aldığını hissetti yeniden.Reha her şeyin ortasında bir başka parlıyordu sanki. "Resul, bak senin için bu kadar kötüyse bu görüntü, dön arabaya! Şu halini inan ki çekmek zorunda değilim. Ne bu sanki öcü görmüşsün gibi. İnsan bunlar da oğlum senin benim gibi. Yemezler seni merak etme !"

Siyah gözlerde gördüğü öfke ile kendine gelen Resul, kimlik soran güvenliğe çıkardığı kartını uzattı Reha ile birlikte. Kendi gibi içeri girmeyi bekleyen insanlara göz gezdirdi yeniden. Reha haklıydı. Üstüne başına çeki düzen verdi, boğazını temizledi ve kulak patlatacak müzik eşliğinde girdiler kapıdan içeri. Yanında yürüyen kıvırcığı sürekli kaçamak bakışlarıyla yoklayıp duruyordu Resul. Reha farkında değil gibiydi ama kıvırcığa dönen başları Resul'ün fark etmemesi imkansızdı."Birilerini dövmeden bakalım bu geceyi atlatabilecek miyim?" diye söylene söylene koridoru geçip dans pistinin de olduğu bölüme girdiler. Koridor boyunca Resul ,aradıkları adamı ve bulunca ne konuşacaklarını kısaca anlattı Reha'ya.
Loş ışık altında birbirlerine sürtüne sürtüne dans eden kadın erkek çiftleri izledi bir süre.

Reha ise yanında şeytan görmüş gibi duran çocuğun bu haline hem karnını tuta tuta gülmek hem de yakasından tuttuğu gibi dışarı atmak istiyordu. " Beğendin galiba dansı, ister misin denemek? "dedi Reha kulağına doğru histerik bir gülüşle.

"Kaşınma istersen! Zaten nereye düştüm, neyin içindeyim,beynim yanmış. Rahat dur o yüzden."
Reha savunmasız koca bir çocuk gibi görünen Resul'ü izlerken , sınırlarını biraz daha zorlamanın nasıl olacağını merak etti. Madem onun için berbat bir şeydi burda olup bu insanların arasına karışmak, biraz daha sinir etmekten bir şey çıkmazdı.

İkinci kez düşünmeden parmaklarının ucunda yeniden kulağına doğru yükseldi. "Sen denemiyorsan o zaman ben gelmişken bu fırsatı kaçırmayayım ne dersin? Tarkan'ın bu şarkısına da bayılırım zaten.Biraz dans etmenin kime ne zararı olacak ki ? " Şarkı sözlerini mırıldanarak, ufak ufak yaptığı dans hareketleriyle, Resul'ün cevabını beklemeden piste doğru yürümeye başladı Reha. Önünden gülerek geçip giden kıvırcığa baka kalan Resul ise kulağına uzanıp söylediği sözleri yeni yeni idrak ediyordu. Neyi kastettiğini anlar anlamaz arkasından koşturup,ateş saçan gözleriyle etrafa bakıyordu bir taraftan da. Reha dans edenlerin yanına adımlarken bir kaç kişi sanki bu anı bekliyormuş gibi bakışlarını ona çevirmişti bile. Etrafına yanaşmaya çoktan başlamış herifleri görür görmez nevri dönmüştü âdeta Resul'ün. Son kalan sabrını,kıvırcığın dibine kadar gelmiş, dansa çekmek için adımlayan adamla kaybetmişti.Bu görüntüyü daha fazla kaldıramayacağını hissetti. Etrafına yanaşmaya başlayan bir kaç kişiyi de omuzuyla iterek ,piste çıkmak için adım atan Reha'yı elinden tuttuğu gibi yanına çekti. "Reha! Sen kafayı mı yedin ya? Biz buraya bunun için mi geldik anasını satayım? Ne dansı? Allah aşkına rahat dur abi ya!" Kıvırcık elini tutan ve ona ateş saçan gözlerle bakan yeşillere döndü sertçe.Bakışlarını ellerine indirerek," Bu iki oldu. Bir daha bana dokunursan o ellerini alır götüne sokarım Resul!"