ESARET

17. Bölüm Kalp Zehiri

Bölümle uyum içinde muhteşem bir multimedya ve Kerem'e bol saydırmacalı bir bölüm. Yorumları okurken kendimden geçiyorum. İlk kez yazdığım Kerem'le ilgili kötü yorumlar alıyorum. Diğerlerini nasıl yazdıysam artık. Kurgumuz bozulmadan devam ediyor arkadaşlar. Beğeni ve yorumlarınız için çok teşekkür ederim.

Kahveleriniz zaten hazır biliyorum. O zaman multimedyaya tıklayalım ve bölümü okurken izlemeye geçelim. Buyrun efenim bölüm sizlerin. İyi okumalar ☕️🐞💜

Hande derin bir nefes almaya çalıştı ama yapamadı. Karşısındaki adama gözlerini kırpmadan bakarken panikle dönüp Giray'a baktı.

Giray olanları anlamaya çalışıyordu ama anlayamadığı bir şeyler vardı. Gözlerini kısıp karşısındaki adama baktı. Hande kocasının il dışında olduğunu söylemişti. O zaman bu adam kocası olamazdı. Merakla ikisine bakarken Hande'nin gözlerine takıldı gözleri. Onun korku dolu bakışlarını çözmeye çalışırken gelen kişinin gür sesiyle gözlerini Hande'den ayırıp ona baktı.

"Bebeğim bence babanı bekletmeyelim."

Bebeğim? Hande nefesini tutup Kerem'e bakarken Giray bu adamın Hande'nin kocası olduğunu anlayıp kendine çeki düzen verdi. Vermişti ama şimdi nasıl davranacağını bilmiyordu. Dikkatle incelemeye başladı. Zoraki bir evlilik olsa evlendiği kişi yaşlı ya da çirkin olurdu ama bu adam ne yaşlı ne de çirkindi. Aksine hayal dahi edemeyeceği kadar düzgün bir fiziği vardı. Tıpkı Hande'nin istediği gibi...

Hande duyduğu sözle o adamın gözlerindeki zıtlığı fark etti. Sözler ve gözler... Birbirinden ayrı bağımsız ve  çelişkili... Ortamdaki sessizlik artık can sıkıcı olmaya başlayınca Kerem çenesini sıkarak şok olmuş gözlerle kendine bakan Hande'den gözlerini ayırmıyordu. Bakışlarını çekip Hande'nin karşısında oturan adama baktı. Soğuk, öfkeli ve sakin...

Giray'ın gözlerine yavaş yavaş korku yerleşirken gözlerini kaçırdı. Kafasındaki sorular büyürken şu an cevaplarını bulacak gibi değildi. "Zoraki evlilik?" O zaman bu durum? Değilse Hande'nin korku dolu bakışları? Tüm bunların karşılığı kıskançlık? Bu adamın bakışları? Sıkıntıyla terlediğini hissederken Kerem Hande'ye elini uzattı. Hande'nin gözleri uzanan ele takılı kaldı. Kerem karşılık gelmeyeceğini anlayınca dayanamayıp elini tuttu ve kaldırdı.

"Anlamsız yer, durum ve kişi. Sen burada fazlasın. O yüzden daha fazla burada durmamız anlamsız."

Cevap beklemeden Hande'yi alıp giderken Giray arkalarından bakıp kaldı. Şimdi bu adam kendine laf mı sokmuştu? Anlamsız derken buradaki anlamsız kafeterya, durum Hande'yle kahvaltı yapmaları, anlamsız kişi de kendisi oluyordu ve o adam karısını bu kadar anlamsızlık içerisinden alıp gidiyordu. Korku dolu bakışları şüpheli bakışlara dönüşürken asıl anlamsız olayları sıraya koyuyordu. Bir kaç günde evlilik. Dünden beri aramayan koca. Şimdi pat diye gelip karısını alıp giden koca. Aradaki tutarsızlıklar neydi? Zoraki evlilik olsa adam gelmez Hande'nin elinden tutup götürmezdi. Severek evlilik olsa Hande öyle korkuyla bakmazdı. Dalan gözleri kendine gelirken Hande'nin sürüklenircesine gitmesi ve korku dolu gözleri bu evliliğin altında bir şeylerin olduğu şüphesini gerçek kılıyordu.

Hande adımlarını koşarcasına atarak Kerem'e yetişmeye çalışırken ağrıyan elini çekmeye çalıştı ama o eller yine mengene gibi sarmıştı ellerini. Bir yandan gidiyor bir yandan elini kurtarmaya çalışıyor bir yandan gittikleri yerin babasının yattığı yer olmadığını korkuyla gözlemliyordu. Koşarcasına giderken morg yazısını görünce gözleri dehşetle açıldı. Bu adam ne yapıyordu!?