22★'Kehanet'★

6.1K 534 197
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


  ✯✯  

  

Dumbledore, çakma Moody ile aramızda soğuk ve gergin bakışmayı sözlerine devam ederek kesti ve boğazını temizledi. "Az önce söylediğim gibi," dedi, hepsi hâlâ Deli-Göz Moody'ye bakmakta olan öğrenci kalabalığına gülümseyerek, "Önümüzdeki aylarda hayli heyecanlı bir etkinliğe ev sahipliği yapma onuruna erişeceğiz. Bu, yüz yılı aşkın süredir düzenlenmemiş bir etkinlik. Üçbüyücü Turnuvası'nın bu yıl Hogwarts'ta gerçekleşeceğini açıklamaktan kıvanç duyuyorum." dedi.

"Şaka ediyorsunuz!" dedi Fred Weasley yüksek sesle, gözlerimi devirdim. Moody'nin gelişinden beri Salon'u kaplayan gerginlik bir anda çözüldü. Hemen hemen herkes kahkahalarla güldü, Dumbledore da keyifli keyifli kıkırdadı. "Şaka etmiyorum, Bay Weasley," dedi. "Ama şimdi siz söylediniz de aklıma geldi, yazın çok güzel bir fıkra duymuştum. Bir ifrit, bir cadaloz ve bir ayakkabıcı cin bara gidiyorlar..."

Profesör McGonagall yüksek sesle boğazını temizledi. "Şey, belki de şimdi sırası değil.., hayır..." dedi Dumbledore. "Nerede kalmıştım? Ha, evet, Üçbüyücü Turnuvası... Kimileriniz bu Turnuva'nın nasıl bir şey olduğunu bilmiyordur, bu yüzden umarım bilenler kısa bir açıklama yapmamı mazur görürler. Bu arada da başka şeylerle ilgilenebilirler. Üçbüyücü Turnuvası ilk olarak yedi yüz yıl kadar önce, Avrupa'nın en büyük üç büyücülük okulu arasında dostça bir yarışma olarak başladı. Bu üç okul, Hogwarts, Beauxbatons ve Durmstrang'dı. Her okulu temsil etmek üzere birer şampiyon seçilir ve bu üç şampiyon üç sihirli görevi yerine getirmek için yarışırdı. Okullar beş senede bir düzenlenen Turnuva'ya sırayla ev sahipliği yaparlardı. Genellikle bu Turnuva'ya, farklı milliyetlerden genç cadılarla büyücülerin birbirleriyle bağ kurmasının mükemmel bir yöntemi gözüyle bakılırdı, yani, tabii ki, ölüm sayısı artıp Turnuva kaldırılana kadar."

"Ölüm sayısı mı?" diye fısıldadı Hermione, korkmuş görünüyordu. Ama görünüşe bakılırsa Salon'daki öğrencilerin çoğu onun endişesini paylaşmıyordu; heyecan içinde birbirleriyle fısıldaşıyorlardı.

Harry Potter ve Kızıl KahinWhere stories live. Discover now