𝐻𝐴𝑅𝑅𝑌 𝑃𝑂𝑇𝑇𝐸𝑅 𝑉𝐸 𝐾𝐼𝑍𝐼𝐿 𝐾𝐴𝐻𝐼̇𝑁 | ❝ Seni sevmekle nefes almak arasında seçim yapmak zorunda kalsaydım, son nefesimi seni sevdiğimi söylemek için kullanırdım. ❞
'𝐖𝐚𝐭𝐭𝐩𝐚𝐝𝐅𝐚𝐧𝐟𝐢𝐜𝐬𝐓𝐑' 𝐨𝐤𝐮𝐦𝐚 𝐥𝐢𝐬𝐭𝐞𝐬𝐢𝐧𝐝𝐞
...
Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.
✯★✯
Elimde ki birbirlerine karışmış Sihir Tarih'i ve Biçim Değiştirme notlarını birbirinden ayırırken bir yandan da hızı adımlarla kütüphaneye doğru yürüyordum. Acilen bitirmem gereken ödevler ve sonrasında Snape'den almak zorunda olduğum bir ders vardı.
"Mendil ister misin, Potter, hani Biçim Değiştirme'de ağlamaya başlarsan diye soruyorum." diye bir ses duyduğumda yerimde duraklayıp gözlerimi karşıya diktim. İki Slytherin öğrencisi elindeki mendilleri Harry'e doğru sallayıp alayla gülüyorlardı. Harry'nin ensesinden yüzüne doğru kızardığına şahit oldum, tam onlara doğru birkaç adım atmıştım ki, Harry ikisinin ortasından geçip o iki Slytherin'liye omuz atıp yürümeye başladı. İki Slytherin'li ters istikamete giderken Harry'nin çantasından yere düşen tüy kalem gözüme takıldı.
Hızı adımlarla ilerleyerek yerden tüy kalemi elime alıp, doğrularak, "Hey, Potter!" diye seslendim.
Harry birden koridorda hızla geriye dönerek, "Evet, doğru!" diye haykırdı. "Ölmüş annem için hâlâ gözyaşı döküyorum, zaten şimdi de gidip biraz daha gözyaşı dökeyim diyordum..."
"Hayır, sadece tüy kalemini düşürdün diyecektim." dedim onun aksine daha sakin bir sesle ona doğru yaklaşıp.
"Ah," dedi Harry duraklayarak. "Evet, pardon," diye mırıldanıp tüy kalemi aldı elimden. İkimizde bir an ne diyeceğimizi bilmeyerek birbirimize bakarken, konuşma ihtiyacıyla söze girdim. "Potter, iyi olduğuna emin misin?"
"Evet," dedi garipçe, ensesini kaşıdı daha sonra. "Olmamam için bir neden mi var?"
"Yani," dedim elimde ki notları biraz daha sıkı kavrayarak. "Sonuçta sende bir şampiyonsun ve gergin olman çok normal olurdu."
"Doğruyu söylemek gerekirse," dedi ve derin bir nefes alarak devam etti. "Oldukça gerginim ve- ve ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, nereden başlamam gerek bilmiyorum. Turnuvada ölmemem için birkaç yol bulmalıyım ve onları da bilmiyorum. En yakın arkadaşımla aram oldukça açık ve bu gerçekten çok can sıkıcı. Hermione'nin, Ron ve benim aramda kalması da çok can sıkıcı. Ben-"
"Harry!" diyerek onun sözlerini kestim. "Derin bir nefes al ve gel şuraya, biraz konuşalım."
Dediğimi yaparak derin bir nefes aldı ve orta bahçeye bakan iki sütunun arasında ki yüksek mermere doğru benimle birlikte yaklaştı. Elimde ki notları mermere koyup, küçük bir zıplamayla mermerin üzerine çıkıp oturdum ve notları yeniden elime aldım, aynı şekilde Harry'de beni taklit etti.
"Pekala, Potter," dedim yüzümü ona dönüp tek kaşımı kaldırarak. "Anlatmak ister misin? Beni bilirsin, böyle şeylerle uğraşmam ama sana istisna yapabilirim."
"Sadece insanlara dediklerimi inandıramıyorum, eğer, eğer bana inansalar belki de," Durdu ve devamını getiremedi. Sanki konuşmakta zorlanıyor gibiydi, kafasının karışık olmasından dolayı ne diyeceğini bilmediğini fark ettim kısa bir sürede.
