17

8K 215 7
                                    

O okuma sayısını yeriiim! Hikayeye başlarken hiç bu kadar okuyucum olacağını hayal etmemiştim çok teşekkür ederim. :D Umarım bölümü beğenirsiniz,iyi okumalaaaar :D

"Michael Jackson?" dedi annem soru sorar gibi. Zayn rahatlamış bir ifadeyle elindeki diğer kartı bilinenler tarafına koydu.

Diğer karta geçmeden önce babam elindeki oyuncağı öttürerek onu susturdu.

"Zaman bitti."

Evet. Hepiniz neler oluyor diye soruyorsunuz,eminim. Ailem ve Zayn (tabiki) benden bazı şeyleri yoluna koyabilmek için bir şans istedi ve işte,tam burdayız. Ailecek Tabu oynuyoruz.

"Hadi Jess sıra bizde." dediğinde Zayn'ın elinden kartları alıp kendi rengime çevirdim. Annem süreyi başlattı ve 'Başla' diye bağırdı.

"Beni kaçırtıp saklattığın yer." dedim monoton bir sesle.

"Ambar." dedi babam son derece şaşkın.

Bazı şeyler böyle halletmek istemiyordum. Cevapları almadan halledemezdim ki zaten.

Halletmek mi istiyorlar? Benim yöntemlerimle halletsinler.

"Jess lütfen." dedi annem.

Gözlerinden akan hayal kırıklığını görmemek için kör olmak gerekirdi. Ama bu sefer başkalarının değil,benim hayal kırıklıklarım önemliydi!

"Ne lütfen? Ne lütfeni ya?! Bu mu sizin bazı problemleri halletme şekliniz? Tabu oynamak mı?" dedim ve kutuya tekme attım.

Hiçbirinden ses çıkmayınca "Iyi. Siz o sorunlarınız hallededurun. Ben de siktir olup gidiyorum." dedim ve odadan çıktım.

Kendi odama gidip sertçe kapıyı kapattığımla açılması bir oldu. İçeri giriş yapan Zayn bana anlamlandıramadığım bir surat ifadesiyle baktı.

"Cevaplar arıyorsun. Farkındayız Jess ama cevapları direk öğrenemezsin. Bunlar zamanla öğrenmen gereken şeyler.

Ben bile bu yaşadıklarıma rağmen senin hayat hikayeni öğrendiğimde şoka girmişken,sen kendin öğrensen ne hale girersin tartışılır." dedi.

Ne hikayem? Daha uzun ve olaylı bir hikayem mi varmış benim?

"Ne hikayem ya?"

"Inan bana daha şu an bilmek istemezsin. Hele daha bilmediklerin varken anlamazsın bile."

Ne sikimden bahsediyordu bu? diye düşunürken aslında sesli düşündüğümü anladım.

"Her neyse. Sadece beni dinle. Daha öğrenmek istemezsin. Önünde kocaman bir ömür var ve en kısa zamanda öğreneceksin"

"Şu ana kadar sayamadığım kadar çok kez kaçırılmışken,ne uzun ömrü ya?" dedim dalga geçerek.

"Özür dilerim." dedi kafasını eğerken.

"Çok fazla özür diliyorsun." dedim artık sıkılarak. Kısa bir süre ne diyeceğini bilemeden baktı.

"Özür dilerim."

Söylediğini farkına vardığımız anda ikimizde kahkahayı patlatmıştık. Uzun zamandır ilk kez normal hissediyordum.

Böyle gülmeye ihtiyacım vardı. Sevdiğim bir insanla gülmeye ihtiyacım vardı...

Okuduğunuz için teşekkürleeer. Öpücükleeer :*

I Knew You Were TroubleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin