Selamlaaaaaaaar :D Yeni bölümle karşınızdayım ve size izlemeniz için bazı video linklerini atıyorum.http://www.youtube.com/watchfeature=player_detailpage&v=8PvObZf2Wc8#t=3s Pink thing adlı okuyucumla Jayn Forever(Adını yerim senin <3) okuyucum hikaye için bir video yapmışlaaar :D Çoook teşekkür ederim canlar sizi çok seviyorum :D
Not:Aynısını diğer okuyucularımdan da bekliyorum.
Her neyse iyi okumalaaaar :D
"Hastanın kaburgasında küçük kırıklar var ayrıca burnu kırılmış. Yanlış kaynama olduğu için estetik ameliyata da alınacak. Ayrıca el serçe parmağı kırılmış. Beyin sarsıntı geçirme tehlikesine karşın 2 saat daha uyutmamaya çalışıyoruz. Onun dışında bir şeyi yok." dedi hemşire.
"Ne kaldı ki zaten?" dedim gözlerimi devirerek. Pat yavaşça omzuma dokunduğunda hızla arkama dönüp odasına gittim. Madem uyutmuyorlardı,girmemem için bir sebep yoktu. Hemşirelere gözükmeden hızlıca içeri girdim ve kapıyı sıkıca kapadım.
"Zayn?" dedi kafasını kaldırmadan.
"Burdayım sevgilim." dedim hemen yanına giderek.
"Ne zaman uyumama izin verecekler? Çok uykum var." dedi bebek gibi. Bu haline güldüm ve alnından öptüm.
"2 saatçik daha uyanık kalman gerekiyormuş." dediğimde ağzından benim bile kullanmadığım küfürler çıktı.
"Şşşt! Saçmalıyorsun Jess." dediğimde gülerek bana baktı. Bu haline bende gülünce karşılıklı gülüşmeye başladık.
"Beni sen buldun değil mi?" dedi. Sesi aşırı uykulu geliyordu.
"Evet. Hatırlamıyor musun?" dediğimde kafasını iki yana salladı.
"Rüya gibi.Bazı yerleri var bazı yerleri yok. Senden bela diye bahsettiklerini biliyorum." dediğinde gerildim. Bunu öğrenmiş olması açıkçası hiç hoşuma gitmemişti.
"Beni kaçırtan kadına da Bayan Metropolis diyorlardı." dediğinde küfretmeye başladım. Narissa dediğini yaptırmış,Jess'i kaçırtmıştı. Bunun intikamını aldığım zaman bana asla bulaşmamış olmayı dileyecekti.
"Beni öldüreceklerini söylediler. Ben ise beni bulduktan sonra onları bulup nasıl becereceğini söyledim. O kadın ise beni öldürdükten sonra onu istediğin şekilde becerebileceğini söyledi." dediğinde kocaman açılan gözlerimle Jess'e baktım.
"Sonra da ona kafa attım ve yüzüne tükürdüm." dediğinde gülümsememi engelleyemedim.
"İşte benim kızım." dediğimde o da hafifçe güldü.
"Burdan gitmek istiyorum Zayn." dedi sessizce.
"Gideriz. Son bir işim var. Sonra çocukları da alır istediğin yere gideriz. Arkadaşlarınla birlikte vakit geçirmek sana da banada iyi gelecektir." dediğimde mutlulukla gülümsedi. Alnından son bir ekz öperek kalktım.
"Ben şimdi gidiyorum meleğim ama hemen döneceğim tamam mı?" dediğimde küçük çocuklar gibi hevesle başını salladı. Dudaklarına küçük bir öpücük kondurarak hızla odadan çıktım. Pat karşıda oturuyordu. İçeriden çıktığımı görünce hızla ayağa kalktı.
"Nasıl?" dedi sadece.
"İyi. Uykusu gelmiş ama hala uyanık. Ben dediğim işi halletmeye gidiyorum." dediğimde sinsice güldü ve kafasını salladı.
"Benim de gelmemi ister misin?" dediğinde kafamı iki yana salladım.
"O kevaşenin canına ben okumak istiyorum. İzninle." dedim ve hızla yanından ayrıldım. Arabama binerken Charlie'yi aradım.
"Evet patron?" dedi açar açmaz.
"Dediğim yerde misiniz?"
"Aynen. Seni bekliyoruz." dediğinde gülümsedim. "Geliyorum."
*Ceketimi sandalyenin üstüne bıraktım ve tişörtümün kollarını sıvadım. Sonrada ben gelmeden önce bile mahvettikleri yüzüne baktım.
"Seni istediğim şekilde becerebileceğimi söylemişsin." dedim ona yaklaşırken. Arsız arsız gülümserken beklemediği bir anda yüzüne en sert yumruğumu geçirdim.
"Ben bu şekilde tercih ediyorum."
Okuduğunuz için teşekkürleeeer :D Ha unutmadan. Okuma sayısı için de çok teşekkür ederim sizi çok seviyoruum,öpücükleeer :*
