2. Sezon ^Mr. Trouble^ Bölüm 43

4.9K 160 13
                                    

OKU BENİİİ!!!

Şimdi öncelikle;ALLAHIM SİZ HARİKASINIZ! 106 BİN OKUMA! YANİ NE KADAR TEŞEKKÜR ETSEM BİLEMİYORUM. SİZİ ÇOK AMA ÇOK SEVİYORUUUM! VUHHUU!

Şimdi sakinleşirsem ki bu çok zor bir şey söylemek istiyorum. Bu hikayeye gösterdiğiniz ilginin aynısını diğer Fanfic hikayelerim için de gösterirseniz beni çok mutlu edersiniz. Tek yapmanız gereken adımın üstüne tıklayıp Works kısmından diğerlerini de kütüphanenize eklemek. Yani umarım beni kırmazsınız. Birde söylemek istediğim bir konu daha var. Benim yakın bir arkadaşım bana Wattpad'de yazarlarla röportaj yapıldığını söyledi. Aranızda bununla ilgilenen birisi varsa bana ulaşırsa çok mutlu olurum. Böylece hikayenin okuyucu sayısı da daha da artar. Veee iyi okumalar :D

"Sizden nefret ediyorum. Nefret ediyorum!" diye resmen hırladığımda beni sakinleştirmek için ileri atıldılar.

"Jessica sakin ol lütfen."

"Sakin mi? Ben bütün gün boyunca sana bir şey olmasından korkarak nasıl geldim buraya biliyor musun? Ya o telaşla kaza falan yapsaydım? Sizin aptalca sürpriziniz için?!" diye bağırdığımda hepsinin kafası öne eğildi.

"Tanrım." Elimi sinirle anlıma geçirip derin nefesler almaya başladım. Yoksa sakinleşmem imkansızdı.

"Tamam sakinleş. Çok özür dileriz tamam mı? Doğum gününü birlikte kutlayalım diye böyle bir şey yaptık. Üzgünüz." derin bir nefes alarak Miranda'ya baktım. Omuzlarını silkip bana yavru köpek bakışı attığında dayanamayarak güldüm.

"Gerizekalılar." dediğimde hepsi rahat bir nefes alıp güldüler. Hepsiyle -Zayn hariç- sarıldıktan sonra ek olarak getirdikleri hediyelerin yanına gittim. Pastamı da üfledikten sonra hediyelerimi açmaya başladım. Miranda bana 'Forever Sis' yazan çok tatlı bir kolye almıştı. Ona sıkıca sarıldıktan sonra diğerlerini de açtım.

Liam ve Louis bana Wii seti almışlardı,Harry Chanell'in makyaj setini Niall Arctic Monkeys'in konserine bilet ve Zayn'da kendi öpücük dövmesinin kolye ve küpe setini.

"Hediyeleriniz için çok teşekkür ederim. Hayatımdaki en değişik kutlama oldu sanırım." dediğimde hepsi güldü. Sonra normal partilerde olduğu gibi bazıları -ki bu Harry ve Miranda oluyor-dans etmeye başladılar. Kendimi bir sandalyeye attığım sırada birisi daha yanıma oturdu.

"Seni korkuttuğum için özür dilerim." dediğinde gözlerimi devirerek elimdeki bardağı kafama diktim.

"Umrumda değildin tamam mı? Sadece ölmeni isteyecek kadar nefret etmiyorum senden." dediğimde hafifçe güldü. Neden güldüğünü anlamak için suratına baktım.

"Jess benden nefret etmiyorsun." dediğinde güldüm.

"Ah evet,ediyorum."  dediğimde biçimli kaşları çatıldı.

"Nefret eden insan asla beni kurtarmak için o kadar çabalamaz. Jess  kameralardan seni gördüm. Nasıl telaşlı olduğunu. Naz yapmadan gelip konuşsan benimle?"

"Naz mı yapıyorum? Zayn şunu kabul etmen gerekiyor. Beni terk eden sendin. Seni unutmak için,senden nefret edebilmek için tam 1 yıl çabaladım. Lütfen şimdi gelip o kadar zamanımı çöpe atma." dedim ve oturduğum yerden kalktım.

O da ayağa kalktığı sırada arkada tanıdık bir şarkı çalmaya başladı.

"And he's long gone (Ve o çoktan gitmişti)
When he's next to me(Daha hemen yanımdayken)

And I realize the blame is on me (Sonra farkettim ki suç bendeydi)"

"Seni geri kazanmaya çalışıyorum anlasana. Pişmanım tamam mı? Sana dediklerim yüzünden,yaptıklarım yüzünden pişmanım. Tek istediğim bana bir şans daha vermen." dediğinde güldüm.

"Sana verdiğim şanslar yetmedi mi? Bence yetti."

"Cause I knew you were trouble when you walked in (Çünkü daha içeri girer girmez biliyordum sen bir baş belasıydın)
So shame on me now (Bu yüzden, utanmalıyım kendimden)
Flew me to places i'd never been (Uçurdun beni, hiç bilmediğim yerlere)
So you put me down oh(Sonra beni yere bıraktın)"

Yüzüne son bir kez baktıktan sonra çocuklara döndüm. Hepsi dans etmeyi bırakmış merakla kavgamızı izliyorlardı. Gözlerimi devirmemek için kendimi zor tutarak el salladım.

"Parti için teşekkürler çocuklar. Ben gidiyorum." hepsi sadece kafalarını salladıklarında hediyelerimi doldurduğum poşetide alıp korku tünelinden çıktım. Arabama doğru giderken koluma yapışan kişi sayesinde geriye doğru uçtum.

"Napıyorsun sen ya?" diye çığırdığımda onu ittirdiğim elimi de sıkıca tutarak bedenimin ona yaslanmasını sağladı.

"Tam 1 yıl önce yapmam gerekeni." dedi ve ben ne olduğunu anlayamadan dudaklarımızı birleştirdi...

Eveet kısa oldu farkındayım ama şu anda yeni bir hikaye üzerinde çalışıyorum. Daniel Sharman fanfici yazıyorum ve evet burada. Yayınladığım zaman size haber vereceğim onu da takip edersiniz beni çok ama çok mutlu edersiniz öptüm :*

I Knew You Were TroubleDonde viven las historias. Descúbrelo ahora