BİR GÖNÜL 'E AŞK GiRINCE(TAMAMLADI)

Kayıp Kız

Berfin Urfa'ya geri dönmek istemiyordu.

Ama abi okulum var biliyorsun .

Selim yönünü kardeşine çevirdi kararlı bir ses tonuyla:

Benimde bir tane küçük kız kardeş' im var biliyorsun hem abin olarak değil ağan olarak bu bir emirdir.

Berfin şaşkın bir halde abisine baktı:

Neler oluyor abi sen bu ağa kelimesini sevmezdin şimdi ne oldu da ağalığından hoşlanıyorsun?

Selim arabayı çalıştırmaya hazırlanırken kardeşiyle konuşmaya devam etti:

Bilmediğin şeyler dönüyor hem artık alışmam gerek bu böyle olmayacak ben aileme sahip çıkmazsam ailemiz parçalanacak.

"Peki ya Bahar ne olacak abi Baharla sen" dedi devamını getiremedi.

Selim derin bir nefes aldı ,O iş çoktan bitti hem Baharla ben olmaz işte ben anladım bu kan böyle devam ettikçe olmaz .Aşiretler toplandı bugün karar günüdür, Barış olacak. Murat vurulduktan sonra herkes daha da telaşlandı kan davasını bitirmeye hazır iki tarafta onu için bu aralar hepimizin evde olması en iyisi.

Ne! barış mı sahi mi söylüyorsun nasıl ?Yoksa dedi aklından geçenler onu tereddüt etmişti. Yok hayır bunu yapamazsınız abi sen beni evlilik için mi götürüyorsun yoksa gitmem abi beni aha öldür ama götürme istemediğim kimseyle zorla evlendirme beni diye aklından geçeni açıkça abisine karşı dile getirmişti.

Selim kardeşinin telaşını anlamıştı, olacaklar hakkında onun da hiç bir fikri yoktu.

Dur telaş etme daha belli değil kim kiminle evlenecek daha belirlenmedi Ama senin hakkında da karar çıkabilir.

Berfin ağlamak üzreydi ."Abi lütfen beni götürme hem sen ağasın izin verme ne olur" diye yalvardı.

"Berfin Urfa'ya dönüyoruz başka söze gerek yoktur" dedi sinirli bir şekilde.

İki büyük aşiretin mensupları toplanmışlardı herkes artık bu süre gelen bu davayı bitirmek istiyordu zamanında denenmiş olsa da başarılı olamamıştı bu defa herkes daha da dikkatli davranacaklardı. Bu defa yanlış yapmaya iki tarafında niyeti yoktu çünkü bu kan şimdiye kadar hep gözyaşı getirmişti iki ailede sevdiklerini bu uğurda feda etmişti.

Atmışlı yaşlarda pala bıyıklı adam iki aşiret mensuplarının ortasında bulunuyordu. Bu toplantıya o başkanlık ediyordu. Kendisi başka aşiretin ağasıydı ve böyle önemli bir kararda tarafsız birisinin başkanlık etmesi en iyisi idi.

Evet ağalar burada çok önemli bir karar için toplandık İki aşiretin süre gelen kan davasını bitirmek için bir barış öneriyoruz. Dedi kararlı bir ses tonuyla.

Aşiret mensupları ne der buna? Diyerek bakışlarını iki aşiretin büyüklerine çevirdi.

Hancıoğulları'nın ağası Maho ağa kaşlarını karartmış bir vaziyette. Daha diğer aşiretin ağası ortada yoktur. Bu ne iştir yeni yetme ağalar temsilci gönderir bizi adamdan bile saymir. Diyerek Başaranların tarafına imalı bir bakış atmıştır. " sanki sadece biz istedik bu barışı, bu iş temsilci ile olmaz bu bir saygısızlıktır.

Baran ağa hemen Maho ağaya karşılık Verdi:

"Maho ağa Selim ağa gelemedi ama biz burada onun temsilcisiyik ne karar verilirse uyulacaktır" dedi.

Etrafı bir sessizlik kaplamıştı. Sonra uzun süren konuşmalar sonucunda nihayet bir karara varılmıştı ama bu karar nice sırların açığa çıkmasını sağlayacaktı. Toplantıya başkanlık eden aşiret lideri kararı herkese duyurmak için öne doğru ilerlemişti.

"Karar verilmiştir" diyerek söze girdi.

En son kanı döken taraf Hancıoğlu aşireti olduğuna göre kız vermek o tarafa düşer . Kimin evleneceğine gelince zamanında verilen karar anyen uygulanacaktır. Hancıoğlu zamanında sözünü tutmamış ve bu barış kurulamadan yıkılmıştır.

"Maho ağa hemen atılır kızım ihanetinin bedelini canıyla ödemiştir. Cano ölmüştür bizden kalleşlik artık olmaz torunlarımın hepsi bu karara uyacaktır" dedi kendinden emin bir şekilde.

Toplantıyı yöneten Remzi ağa konuşmaya devam eder.

" Karar şöyledir eski bozulan barışa nazaran Başaran aşiretinin yeni ağası Selim ile Hancıoğlu'nuölen kızı Cano'dan olma kızın evlenmesine karar verilmiştir. Anasının yarım bıraktığı bu işi kızı tamamlayacaktır bizim son sözümüz budur". Söylenen sözler oradaki herkesi tereddüt etmişti.

Remzi ağa yönünü Maho ağaya dönerek"burada en büyük iş senindir Maho ağa duyduk ki Cano nun bir kızı vardır ve bu kız sen istemesen de senin torunundur bu barışı Cano bozmuştur anasının bozduğu barışı kızı yapacaktır kayıp torununu bulacaksın ağa başka çaresi yoktur karar budur ve yerine getirilmelidir yoksa sonuçları iki aşireti de yok eder bu da böyle biline".

Herkes Maho ağaya baktı. Maho ağa hiç tepki vermiyordu geçmişi yine önüne daha dünmüş gibi getirilmişti. Bir defa söz vermişti sözünden dönemezdi bu kanın durmasını içten içe gerçekten istiyordu. Ama kayıp torun işi canını sıkmıştı. Varlığını bile unutmaya çalıştığı utancı kayıp torun artık bulunmalıydı. Kendinden emin bir şekilde ayağa kalktı " tamamdır karara uyulacaktır" dedi ve elindeki tespihin boncuklarını sıkarak toplantı odasından hızlı bir şeklide çıktı.