Turp

26.4K 1.6K 573
                                    

Odada yalnız kaldığımızda bakışmaya başladık. Sonunda Basat yanaklarını içten dişleyerek başını yere eğdi. "Çok kızacak galiba?"

"Muhtemelen." diye mırıldanıp başımı yere eğdim.

"Artık yürüyüşe de gidemeyeceğiz?" Başımı ağır ağır iki yana salladım, çalışma masasının üzerinden leptobumu alıp yatağa yattım, yanımı patpatlarken Basat'a baktım. Ayağa kalkıp yanıma attı kendini. Ben de sırtımı göğsüne yaslayıp başımı boynunun altına sıkıştırdım.

"Biz de film izleriz." Bir film sitesine girdim, puanlarına göre filmlere bakmaya başladık. "Nasıl filmlerden hoşlandığını sormalı mıyım?" Gülümsedi ama ben gülmedim. Sonuçta o gün filmerini yeterince görmüştüm.

"Korku, gerilim..." Başımı ona doğru kaldırıp yüzüne baktım.

"Gece annenlerle yat diyorsun yani?" Kahkahası kulaklarımı doldururken ciddiyetimi korumakta zorlandım.

"O zaman bilimkurgu olur, aksiyon olur..." Filtreleyerek filmlere bakınmaya başladım. Parmağımı hangi filme uzatsam "İzledim." diyordu. Ama ben hiçbirini izlememiştim.

"Cidden çok fazla film izliyorsun sanırım. Benim haftada bir film izleme iznim var ama çok da ihtiyaç duyduğum bir aktivite değil zaten." Bakışlarını bana kaydırdı şaşkınlıkla.

"Haftada bir film?" Başımla onayladım. Başını geriye atıp iç geçirdi. "Çok katı kurallar altında büyüyorsun."

"Ya işte, herkesin annesi seninki kadar iyi değil."

"En azından babana eşcinsel olduğunu söylediğinde ağzına yumruk atmadı." Anında yüzüm düşerken o bundan komik bir şeymiş gibi bahsetmişti. Kucağında ona doğru dönerken leptobu yana attım.

"Özür dilerim." Yanaklarını avuçlarım içine aldım, sıkarak ağzını balık yaptım. Gülümseyerek ellerimi yakalayıp dudaklarına götürdü, sırayla öpüp göğsüne indirdi.

"Altı üstü bir yumrukla yırttım. Seninki daha zordu." Gözlerimi devirdim.

"Kendim kaşınmıştım. Eşcinsel olduğumu biliyorlardı. İlişkiye girdiğim için çıldırdılar daha çok." Kaşlarını kaldırdı. Omuz silktim. Aileme eşcinsel olduğumu bayağı önceden söylemiştim. Yine hoş karşılamamışlardı ama o kadar da tepki vermemişlerdi.

"Neyse, şimdi iyiyiz." Sırıttı. "Kirpiklerin hariç." Gözlerimi devirdim. Başımı göğsüne yasladığım sırada göğsü hafifçe sarsıldı, tek eli saçlarım arasından geçti.

"Sizi ilk öpüşürken gördüğümde..." İç geçirdi. "Hocayla yani," diye izah ettim anladığını bildiğim halde. "kaçıp gidecektim belki de. Yani, düşündüğüm buydu. Ama sen fark ettin beni. Evin arkasına sürüklediğin sırada altıma sıçacaktım. Sürekli üç buçuk attım okulda senin yüzünden." Başımı kaldırıp baktığımda gülümsüyordu.

"Sena hocaya seninle beni oturtmasını, ama benim istediğimi senin bilmemeni istediğimi söyledim. O da karşılıklı bir istek olsun diye düşündü herhalde... Sonra işi pişirdik, sabah sana yakalanınca... Bu kadar berbat olamaz diye düşündüm. Önce her şeyin rüya ya da kabus, herneyse... Olmasını diledim. Sonra kolunu tuttum. Zihnime en çok kazınan an oydu. Kolunu avucumda hissetmekten daha heyecan verici bir şey olamaz diye düşündüm. Bunun uğruna her şeyi yapmaya hazırdım. Sonra kantinde, bileğin yine avucumdaydı." O anı hatırlayınca yutkunamadım. Nasıl korkmuştum. Bileğimi tutup çekmişti ve göğsümü masaya çarpmıştım. Çok zayıf olduğumdan yakınıyordu o sırada.

"Bana psikolojik baskı yapıp beni ölmek isteyen biri yapmaya çalıştığını düşündüm. Sanki korkudan intihar etmemi sağlamaya çalışıyordun. Etmezdim ama gerçekten çok korktum. Tuhaf değil mi, benim için kabus gibiydin. Ama şimdi rüya denemeyecek kadar güzelsin." Saçlarımdaki parmakları duraksadı, belime dolandı. Diğer eliyle de elimi yakalayıp parmaklarımızı birbirine kenetledi.

Kibrit (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin