Bölüm 9 - Elçi'yi Etkilemek

542 49 6
                                    

Kadın karşısındaki çocuğa şaşkınlıkla bakıyordu. Nasıl bir çocuk bu kadar cüretkar davranabiliyordu?

Bu kadın Draconis akademisinin temsilcisi ve aynı zamanda akademi de öğretmenlik yapan Rias Dread'dı. Rias çocukluğundan beri büyüyle ilgilenen bir dahiydi. Zaman geçti ve o oldukça güçlü uzman bir ateş büyücüsü oldu. Böyle güçlü bir uzman olmasına rağmen nedeni bilinmese de akademi de öğretmenlik yapmak istemişti.

YN: Birisi uzman olarak anılıyorsa, -Nihil'de- o kişi en azından Usta alemindedir.

Ancak akademi de tam olarak öğretmen sayılmak için bir kural vardı. O da bir öğretmenin en az bir kendi öğrencisi olmalıydı. Diğer öğretmen ve yetkililer yüzüne kimse de Rias'ın öğrencisi olmak istemiyordu. O nedenle de bu hırslı kadını akademi yetkilileri tarihlerinde bir ilki yaparak yarı zamanlı öğretmen olarak atadılar.

Çoğu öğretmen ve hatta öğretmenlerden düşük rütbedeki yetkililer bile bu durumdan haz etmemelerine rağmen seslerini fazla çıkaramadılar. Ancak bu yarı zamanlı öğretmenliğini kullanarak Rias'a çeşitli zorluklar çıkardılar. En son çıkardıkları zorlukta uzun süredir yarı zamanlı öğretmenlik yaptığı ama kimseye bir şey öğretemediği en azından bir şeye yaraması gerekçesiyle onu temsilci olarak böyle küçük bir bölgeye yolladılar. Rias her ne kadar sinirlense de bu duruma konumu nedeniyle bir şey diyemedi.

YN: Yarı zamanlı olduğundan normal öğretmenlerden düşük bir konumda. En azından görünürde öyle...

Şu anda ise küçük şehre yani Ay ve Güneş şehrine varmıştı. Normal şartlar altında her ne kadar rütbesi diğer öğretmenlerden düşükte olsa bu küçük şehirdekilerden bir kaç kat daha yüksekti. Bu nedenle de bu şehirdeki tüm yetkililerin önünde saygılı davranması gerekirdi.

Ancak şu an karşısındaki çocuk bırak eğilmeyi şehvetle bakabilecek kadar yürekliydi.

...

O sırada diğer tarafta bütün Black, White ve şehir lordu klanı şoke olmuş bir biçimde Satou'ya bakıyordu. Bu çocuk kafayı mı kırmıştı? White klanı tatlı bir şaşkınlık, Black klanı korkulu bir şaşkınlık ve halk ona kafayı sıyırmış bir deliye bakar gibi bakmasına rağmen, Satou hala gülümsüyordu. Herkesin bakışlarına cevap vermek adına konuştu.

"Kusura bakmayın millet. Ancak ben önümde böyle güzel bir bayan olsa bile kim olursa olsun asla eğilmem!"

Satou tüm bunları söylerken herkes duysun diye yüksek sesle söylemişti. Bunu duyan herkes "bu çocuk salak mı?" der gibi baktı. Özellikle de Dong White az daha mutluluktan kahkaha atacaktı. Satou'nun sonunu kesin ölüm olarak görüyordu.

Satou ise esasen bunu isteyerek yapmıyordu. O da aslında kadının önünde eğilmek istese de Damon'nun söyledikleri zihninde yankı yaptı. Aynı anda da kendi kanı ruhuna baskı yapmaya başlamıştı eğilmemesi için. Bu nedenle de madem eğilemiyordu. O zaman karşısındaki güzel kadını da övüp kimsenin karşısında eğilmeyeceğine dair asi bir tutum gösterdiğini hissettirmeliydi!

Tam o anda herkesin afallatacak bir durum yaşandı. Gelen kadın yani Rias tüm konuşulanları duymuş ve kahkaha atmaya başlamıştı.

"Hahahaha 'kimsenin önünde eğilmem' ha? İlginç bir çocuğa benziyorsun. Peki kimsenin önünde eğilmem diyebilecek kadar güce sahip misin ?"

Rias, onun tavrını beğenmiş gibiydi. Rias'ın sorusunu duyan Satou'nun gülümsemesi ise daha da yüzüne yayılırken yanıtladı.

"Neden yeterli güce sahip miyim değil miyim denemiyorsunuz güzel abla?"

Ejdertanrı EfsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin