Bölüm 27 - Köle

413 36 7
                                    

Satou, şaşkın bir şekilde etrafına bakıyordu. Kırk yıl düşünse yeraltında böyle büyük bir alan olduğu aklına gelmezdi. Neredeyse bir şehir kadar büyük bir yerdi burası. Aynı zamanda bu şehirde bir sürü yasa dışı şey vardı. Normalde satılması yasak olan haplardan tutunda kölelere kadar.

YN: Küçük bir bilgi. Nihil'de krallıkların/imparatorlukların büyük çoğunluğunda savaştıktan sonra elde edilen köleler dışında elde edilen kölelerin satışı yasaktır. Ancak bu durum sadece satılıcıları ilgilendiren bir durumdur. Birisi köle almış ise bu durum kimseyi ilgilendirmediğinden alıcı hiçbir şekilde ceza almaz ve hiçbir şekilde kölenin kaynağı araştırılmaz.

EN: Vay be işte devlet

Satou yasadışı köle satışlarını görünce şaşırdı. Ayrıca merak etti. Bu kadar kölenin kaynağı neydi? Satou bunu merak etse de fazla sorgulamadı. Onun yerine Rance'a sordu.

"Evet şimdi nereye gidiyoruz?"

Rance, şehirin tam ortasında duran kare şeklindeki büyük yapıyı işaret ederek konuştu.

"Buraya gideceğiz. Birazdan açık arttırma başlar. Çabuk olmamız lazım."

Bunu duyan Satou'nun hızı gözle görülür bir şekilde arttı. Rance, Satou'ya zar zor yetişebiliyordu. Bir süre süren bu koşuşturmacanın ardından ortadaki büyük binaya vardılar.

Kısa bir kuyruk vardı binanın önünde. Satou ve Rance pek fazla gecikmemiş gibi duruyordu. Satou durduktan yaklaşık beş dakikanın ardından Rance, Satou'nun yanına nefes nefese bir halde vardı.

"Bu. Bu ne. Bu nasıl bir hız böyle?"

Satou sadece gülümsedi. Hızının sadece yüzde yirmisini kullanmıştı. Eğer tüm gücünü kullansa kimse ona yetişemezdi.

Satou ve Rance sıraya girdi. Oradaki adamlar herkesi kontrol ediyordu. Yavaşça zaman geçti. Sıra Satou ve Rance geldi. İlk konuşan Rance oldu.

"Ben Açgözlü Kaplan. Orada iki kişilik bir yer ayırtmış olmam lazım."

Adam listeye baktı. Ardından kafasıyla onayladı.

"Geçebilirsiniz."

Satou ve Rance sakince içeri girdiler. İçerisi tiyatro salonu gibiydi. Her yerde bir sürü koltuk vardı. Sadece üst taraflar VIP üyeler için ayrılmış gibi duruyordu. Satou ve Rance ayırtılan yerlerden birine oturdu. Aradan bir süre geçti. Bir sürü kişi geldi ve yerlerine oturdular. Bazıları korkutucu, vahşi birer görünüme sahipken bazıları ise gayet asil görünüyordu.

Herkes geldikten ve koltukların neredeyse hepsi dolduktan sonra ışıklar söndü. Herkesin baktığı tek yer olan sahne aydınlandı. Karşılarında gayet ortalama bir boya sahip çekici bir vücuda, dolgun göğüsler ve aynı şekilde dolgun bir kıç ile adeta insanları şehvete boğmak için doğmuş gibi görünen siyah uzun saçlı, yeşil gözlü bir kadın sunucu çıktı. Sunucu gülümseyerek konuştu.

YN: Nasıl tarif edeceğimi bilemedim. İleride de bu tip betimlemeler kullanabilirim o yüzden siz okuyucularıma ve sevgili editörüme sormak istiyorum. O malum bölgeyi nasıl tarif edebilirim? :D

(Bence arka tampon gayet iyi olur okurlar da tavsiye versin)

"Öncelikle gelen herkese teşekkür ederim. Bugün her ay bir kere yaptığımız müzayedeye geldiğiniz içinde hepinize kocaman bir hoş geldin diyorum."

Herkes alkışlamaya başladı. Hatta bazıları ıslık bile çalıyordu. Kısa bir süre sonra herkes sakinleşti. Ardından gülümseyen sunucu konuştu.

Ejdertanrı EfsanesiOnde histórias criam vida. Descubra agora