Bölüm 80 - Çekiç Sembolü (2)

187 30 0
                                    

Satou adım attığı gibi bir anda ortadan kayboldu. Elisa, Satou kaybolunca korktu ve peşinden gidip gitmemek arasında tereddüt etti.

Kısa süreliğine yaşadığı tereddüt anında risk almaya karar verdi. Bu yere kadar zaten bir efsaneye güvenerek gelmişti. Şimdi de öğrencisi için risk alabilirdi.

Sonra o da hızla peşinden ilerledi ve o da tıpkı Satou gibi ortadan kayboldu.

Satou kendisini kapkaranlık bir yerde buldu. Ortamı aydınlatmak için küçük bir ateş büyüsü yaptı.

Aydınlattığında ise doğru düzgün pek bir şey göremedi. Çıkıntılı taş zemin dışında hiçbir şey yoktu. Biraz daha uzağa bakmaya çalıştığında hiçbir şey göremeyip şaşırdı. Alevin yaydığı ışığın normalden daha sınırlı olduğunu fark etti. Sanki bir tür enerji alevin yaydığı ışığın yayılmasını engelliyordu.

"Tuhaf..." diye mırıldandı.

O hissettiği garip his bu karanlık yere geldiğinde birden ortadan kaybolup yerini oldukça rahatsız edici bu soğukluğa bırakmıştı.

Satou şimdi ne yapması gerektiği hakkında en ufak bir fikri yoktu. Bu yüzden dolanmaya karar verdi.

Tam o sırada da Elisa az önce belirdiği yerde belirdi.

Onun da gelmeye cesaret ettiğini görünce sevinmeden edemedi. Neyse ki fazla ileri açılmamıştı da onu görebilmişti.

"Öğretmenim! Buradayım!"

Satou, ona el sallayarak döndü. Elisa ise bu karanlık yeri görünce kendi kendine mırıldandı.

"Yazdığı metinde bahsettiği yer burası mı?"

Yüzünde endişeli bir ifade belirdi. Satou onu görünce neden endişelendiğini merak etmeden edemedi. Yine de bir şey sormadı. Çünkü sorsa cevap vermeyeceğine emindi.

O sırada Elisa, Satou'yu fark etti ve yüzündeki endişeyi gizleyip sinirli bir ifade takındı.

"Neden bu kadar umursamazca hareket ettin!? Ya ölseydik?"

Satou azarlanacağını zaten bildiğinden sessizce dinledi. Tabii o sırada zihninde Damon ile iletişim halindeydi.

'Damon, şimdi ne yapacağız? Burası oldukça karanlık, ya daha önce ki gibi bir golemi tetiklersek?'

Damon yanıtladı.

'Risk olmadan kazanç olmaz. Tek yapabileceğin dikkatli hareket etmek. Bu tarz bir soru sorman bile başlıca saçma zaten. Hm... Ayrıca daha fazla menzil için ak alev kullanabilirsin. Muhtemelen işe yarar.'

Damon'un dediğini yaptı. Yapmak biraz zor gelse de bir şekilde oluşturabildi.

Bembeyaz bir alev yandığında, onun ışığını baskılayan güç biraz azalmış gibiydi. Bu ona, etrafı daha fazla görebilme imkânı tanıdı.

Fakat daha fazla şeyi daha net görebilmelerine rağmen görmeye değecek pek bir şey yoktu. Bu yüzden ilerlemeye karar verdiler.

Aradan biraz zaman geçti. Ne kadar ilerlediklerini bilmiyorlardı. Fakat tek görebildikleri taş zemindi. Bu süre zarfında ak alev çok fazla mana harcadığı için ejder manasıyla oluşturduğu standart alevine geçti. Görüşleri kısıldı. Fakat neyse ki Elisa da alev büyücüsü olduğundan iki alev büyüsüyle hemen hemen aynı menzilde görebilmeyi başardılar.

Bu şekilde biraz daha zaman geçti ve sonunda yolun sonuna geldiler. Önlerinde oldukça büyük kapı vardı. Kapıda garip işlemeler vardı. Bu işlemeler, tıpkı daha önce gördükleri yazıtlar gibi parıldırıyordu. Ayrıca bu kapıda da tıpkı bir önceki duvar gibi dairsel bir alan vardı. Onun dışında ise bir anahtar deliği veya buna benzer bir şey yoktu. Sadece açılması için bir kulpu vardı.

Ejdertanrı EfsanesiWhere stories live. Discover now