Bölüm 26 - Başlarım acısına Ayrılık Şarkısına

17.2K 1.2K 92
                                    




Kaderden kaçılmaz çünkü kaçmak da kaderdir!

Fatih iki büklüm bir şekilde oturduğu koltukta giderek daha da rahatsız olmuş gibi yerinde kıvranıp duruyordu. Ve lafa nereden gireceğini bir türlü kestiremediği için odadaki duvarların üstüne geldiğini, tavanın kafasına düştüğünü ve ayağının altındaki yerin sabit durmayıp kaydığını hissediyordu. Elif ve Mustafa gözleri ile bile sanki ona hesap soruyor ve genç adamı vicdanlarının muhakemelerinde müebbet hükmüyle yargılıyorlardı. Oysa kendisi teklif etmişti bu görüşmeyi onlar çağırmamıştı genç adamı. Zavallıların tek derdi adamın ne diyeceğini merak etmekti fakat Fatih kendi ruhunda çarpıttığı bakışlarını yargılar gibi üzerinde hissediyordu.

" Ben yaşananlar için çok üzgünüm." Dedi, elindeki ince belli çay bardağına odakladığı bakışlarını kaldırıp yüzlerine bakamayacak kadar mahcup hissediyordu kendisini.

"Biz kadere iman etmiş insanlarız evlat, kimsenin seni suçladığını düşünme bu olayda. Olan oldu zaten Rabbim daha beterinden saklasın hepimizi." Genç adamı teselli etmek Mustafa'ya kalmıştı. Tek kişilik koltukta bir çocuk gibi masum, idamlık bir suçlu gibi cezasını bekler vaziyette oturması dokunmuştu adama. Hal diliyle anlatamadığı bir lisanı vardı adamın Mustafa'nın gözünden kaçmamıştı işte bu. İçi yanarken dışı buz kesmiş, kalbi volkan olmuş patlarken dili lal olmuş bir adam.. Yazık o adama!

Elif'in kalbi daha soğuktu bu durumla ilgili. Fatih'e kızgındı hatta. Ama bir şekilde ona da engel olan, anlayamadığı ve içten içe garipsediği bir merhamet duygusuna benzer acıma hissi de vardı içinde genç adama karşı.

" Ağabey benim sorumluluğumdaydı, ben koruyamadım onu." Pişmanlıkla soluyarak omuzlarını düşürdü Fatih. Hani utanmasa ağlayacaktı da kendini zor tutuyordu. Kendisini affedecek son kişi yine kendi vicdanı ve kendi kalbiydi genç adamın.

" Olacağın önüne geçemezdin Fatih. Tabi biraz daha ihtiyatlı davranabilirdin belki ama Rabbim yazmışsa yine yaşanırdı hepsi bir şekilde." Elif tevekkül etmeye teşvik etmeye çalışıyordu kuzenini. Allah ol der ve olurdu ve O istemezse hiçbir şey gerçekleşmezdi. Kendisini bu kadar suçlaması yersiz bir davranıştı. Onlar haksızlığa karşı masum insanları savunurken haince bir saldırıya, bir kumpasın içine sürüklenmişlerdi. O Kurşunlar Esma'nın nasibiydi belki de bu yüzden genç adamı teğet geçmişti. Ve farklı bir yol izlenseydi yine de kurşunlar bir şekilde seke seke Allah'ın çizdiği yolu takip eder ve nasibini bulurdu. Allah bilir biz bilemeyiz.

" Ben artık daha dikkatli davranacağım. Bir daha ona zarar gelmesine izin vermeyeceğim." Dedi genç adam tok ve kararlı bir ses tonu ile. Tek elini istemsizce yumruk yaptığını odada kimse fark etmemişti bile.

" Ne demek istiyorsun Fatih?" diye tedirgince ve endişeli bir merakla sordu Elif. Bir daha ne demekti! Anlam verememişti genç adamın sözlerine. Bir dahası yoktu işte olup bitmişti her şey!

" Hancıoğulları büyük ve güçlü bir holding, dava sonuçlanana kadar bu işin peşini bırakacaklarını sanmıyorum. Maalesef.."

" Hancıoğulları mı?" Elif ve Mustafa gözleri afallamış bir şekilde birbirleri ile bakıştılar ve aynı anda sordukları soru ile ikisinin de kafasının karıştığı anlaşılıyordu. Fatih de böyle aşırı bir tepkiye karşı sorgular gibi bakınca Mustafa araya girdi.

" Ben de Hancıoğulları ile ortak çalıştım birkaç proje içinde. Yakın zamana kadar yaptığımız ortak işler vardı yani. Bu yüzden şaşırdık sanırım biraz." Dedi Mustafa.

" Biliyorum ağabey dosyada sizin adınız da geçiyordu. Okudum araştırdım fakat bizim dava açtığımız kişiler ile sizin çalıştığınız aile biraz ayrı düşmüş sanırım. Bizim dava açtığımız büyük ağabey mafyaya adı karışan işçisine haksızlık ve zulüm eden, dolandırıcı ve hilekâr bir iş veren. Sizin çalıştığınız küçük kardeş ise henüz o yollara bulaşmamış gibi duruyor. Şimdilik sicili temiz yani. En azından ailenin masum çocuğu rolünü o üstlenmiş."  Gözlerini devirerek bezgince anlatıyordu Fatih. Mustafa Fatih'in de isteksizliğini görmüştü ve kendisi de Elif'in canını sıkmamak için bu konuyu uzatmamayı tercih ediyordu. Bu yüzden konuyu değiştirmek için hamle yapan yine Mustafa oldu.

Elif'in Mim Durağı - Kitap Oldu Où les histoires vivent. Découvrez maintenant