Bölüm 30 - Severim Karşılıksız Yaradan Hatırına

13.4K 1.2K 36
                                    

Selamun aleykum

keyifli bir bölüm olsun istedim umarım beğenirsiniz. Elif ve Mustafayı özlemişsinizdir belki :)

bundan sonraki bölümün adını tahmin eden var mı :)

hikayemi okuyan, okuyup oy veren, oy verip yorum yapan beğenen/beğenmeyen herkese teşekkürlerimle..

keyifle okumanızı temenni ediyorum..

selam ve dua ile..


............

Önce duan olur sonra dünyan olur..

Mustafa, turkuaz renginin üzerine kahverengi otantik desenleri olan yorganı yarı bedenine kadar çekmiş aynada saçını tarayan eşini hayranlıkla izliyordu. Narin elleriyle yönlendirdiği çiçek motifli gümüş tarak siyah ipekten dökülmüş gibi parlayan düz saçlarından usulca akıyordu. Genç kadının üzerine giydiği bordo saten geceliği beyaz teni ve ipek saçları ile uyum halinde adamın gönlünü çelmeye çalışıyordu muzip bir halde. Kadın güzelliğiyle adamı ne kadar cezbettiğinden habersizce ciddi bir ifade takınarak saçından bir tutamı daha avucunun içine alıp yumuşak hareketlerle taramaya devam ediyordu. İşte bu adamın bir ömür izlemeye doyamayacağı bir sahneydi. Hayatının şükredilesi anlarından sadece biri..

" Ne düşünüyorsun?" diye sordu Elif, yorganı kaldırmış usulca yatağa girmeye çalışırken.

" Süperman diyorum Türk olsaydı o pelerini giydirir miydi bizim insanımız? Kesin arkadan çekip düşürürlerdi adamcağızı." Gayet ciddi bir şekilde söylemişti bunu Mustafa, dalga geçmiyordu. Ne güzel bir karım var diye düşünüyorum diyebilirdi ama o birkaç saniye önceki düşüncesiydi. Ne kadar özel bir kadınla evli olduğumu düşünüyorum da diyebilirdi ama özel deyince aklına süperman gelmişti ve sonrası malum.

" Uçmuşsun yine kocacığım." Diye gülümsedi Elif.

" Ben uçmadım vallahi o uçuyor. Yani efekt olduğunu düşünüyorum ben şahsen ama uçuyor adam sonuçta. Nasıl uçtuğu da muamma tabi."

" Mustafa, bana gel kocacığım, sesime gel. Konuya odaklanmaya çalış lütfen."

" Ben senden hiç gitmiyorum ki karıcığım" diyerek zevcesine biraz daha sokulan adam şaşkınca sordu " Konu neydi?"

Elif yüzüne yayınlan sevimli bir gülümseme ile kocasına baktı kısa bir süre. " Gündüzleri gayet ciddi ve ağır başlı bir iş adamı iken akşam olduğunda yaramaz bir çocuğa dönüşüyorsun resmen."

Mustafa bu tespite bozulmuş gibi yaparak yüzünü buruşturdu yalandan. " Dışarda süperman evde klark kent diyorsun yani. Ben bir tek senin yanında çocuklaşıyorum benim anlayışsız hatunum. Sen de kızların yanında ağır abla takılırken benim yanımda romantik ve şuh bir kadına dönüşebiliyorsun. Ben bir şey diyor muyum ama?"

" E bir de deseydin yani. Ben bütün numaralarımı senden öğrendim kocacığım." Kadın yatak başlığına sırtını yaslamış küs numarası yapan kocasının göğsüne başını dayadı cilveli bir edayla.

" Aferin o zaman bana!" Dedi Mustafa yetiminin az önce tarayıp kendisi için hazırladığı ipeksi saçlarını okşarken.

Elif başını hafifçe kaldırıp kocasının bir trafik kazasından yadigâr kalan omzundaki yara izinden öptü. Birbirlerinin yaralarından ya da kusurlarından öpmek gibi güzel huyları vardı. Çünkü kusurları onların aşklarının sebebiydi.

Bir süredir kızlar da Elif ve Mustafa ile beraber onların evinde kaldığı için akşamları birlikte yaptıkları kahve ya da çay sefalarını askıya almak zorunda kalmışlardı. Mustafa genellikle salonda tek başına takılıyor Elif daha çok kızlarla otursa da ara sıra kocasını da ziyaret edip gönlünü almayı ihmal etmiyordu. Adamın şikâyeti yoktu bu durumdan. Güzel karısı kızlar geldikten sonra daha keyifli görünüyordu bu da adamı mutlu etmeye yetiyordu. Gece yatağa beraber girdiklerinde bütün günün muhasebesini yapacak kadar dolu dolu konuşarak bu açığı da bir şekilde telafi ediyorlardı nasıl olsa. Aslında adam bu durumdan giderek hoşlanmaya bile başlamıştı. Bedenlerinin ve ruhlarının zaman içinde birbirlerine ne kadar alıştığını daha iyi fark ediyordu böylece. Evini gönlünü ısıtan, varlığıyla hayata anlam katan, sessizliğine melodik tınılar katan, varlığına iyice alıştığı kadınla her an güzeldi. Adamın denizden gelen ılık bir esinti gibi kadının yüreğine işleyen kokusu ile kadının gül bahçesini andıran cennet kokusu birbirine karışmış ve odayı sarıp sarmalıyordu o anlarda.

Elif'in Mim Durağı - Kitap Oldu Where stories live. Discover now