8 - "Sarhoş"

27.1K 1.2K 108
                                    

Selaaamm ! Biz geldik. Aslında şuan üç saniye adlı hikayemi yazmam gerekiyordu ama deniz kızını bekleyenlerin daha sabırsız olduğunu gördüm. Ayrıca 1.34 K olmuşuz ! Ve genel kurguda #411 deyiz ! Süpersiniz ! Umarım milyonlara geldiğimizi de görürüz bebiklerim.. Haftada bir bölüm yayınlamaya çalışacağım. Üç hikaye yazmak zormuş ama aynı zamanda da keyifli. Mezun olduğum için de bol bol vaktim var. Diğer bölüm için güzel ve eğlenceli fikirlerim var ! Şimdi sizi deniz kızı ile yalnız bırakıyorummmm.

Keyifli okumalar...

Bir keresinde lise 3 teyken matematik dersinde her soruya cevap verdiğim için Selma hoca bana takdir dolu cümleler kurmuştu ve bu durum da sınıfın bana karşı anlamsızca öfkelenmesine sebep olmuştu. Aslında nedenini anlamak zor değildi. Bursluydum ve bir kuruş para vermiyordum okula. Bununla birlikte başarılıydım. Yüzme yarışmalarında okul müdürümüz temsilci olarak beni seçerdi ve bir çok kez derece getirmiştim. O gün ders bittikten sonra lavaboya giderken yanımda İrem ya da Oğuz yoktu ve birileri tarafından yolum kesilmişti. Kim olduklarını bile bilmiyordum ama onlar tüm bursluları biliyorlardı. Sanki eziyet etmek için özellikle bursluları araştırıp ezberliyorlardı. Değişik bir anlayış biçimleri vardı ve bundan aldıkları zevki hiç bir zaman anlamamıştım ve sanırım anlayamayacaktım da.
Birinin çelmesiyle yere düştüğümde bu tamamen beklemediğim bir hareketti. Aksi takdirde ben dövüş konusunda eğitim aldığım için o çelmeden kolaylıkla kurtulurdum. Kimin çelme taktığını görememiştim çünkü bu çok sık yaşanan bir olaydı ve artık onların rutini haline gelmişti.  Birileri ayağa kalkmamı engellerken bugüne kadar duyduğum en ağır sözleri işittim karşımdakilerden.

"Babası da terk etmiş zaten bunu. Yetim."

"Üvey babası da hep dövüyormuş. Demekki gücü sadece yaşıtlarına yetiyor."

"Dövülmeyi hakediyor. Babası da bundan bıkıp terk etmiştir evi."

O gün bütün gücüm çekilmiş gibiydi ve yerden kalkamamıştım. Duyduğum cümlelerin ağırlığı çökmüştü üzerime ve gözlerim ilk kez dolmuştu. Yine de yaş akmamıştı hiç bir zaman. Kendimi toparlamış ve alaycı sırıtışımı yüzüme yerleştirip beni tutanları saf dışı bırakmıştım. O gece yatağımda hep o cümleleri düşünmüştüm ama yine de ağlamamıştım. Bugün o yaş ilk defa aktı gözlerimden. Belki de yılların birikimiydi bilmiyorum ama bildiğim bir şey vardı ki o da gururumun feci halde incindiğiydi.

İlk öpücüğümün böyle adice alınmış olmasıydı gururumu yaralayan. Hangi kız başkasının yerine konularak öpülmek ister ki ?
Peki ben niye buna izin vermiştim ?
Ellerimi hırsla saçlarımdan geçirirken en büyük kızgınlığım kendimeydi. Bu zamana kadar hep güçlü durmuşken bir çift mavi gözün beni etkilemesine izin vermemeliydim.

"Ada !"

Gözlerimi hızla elimin tersiyle silerken duraksadım ve omzumun üzerinden arkama baktım. Çağla koşar adımlarla yanıma geldi. Bir kaç saniye nefesini düzene sokmaya çalıştıktan sonra zoraki bir tebessüm yerleştirdi yüzüne. O da görmüştü kardeşinin yediği haltı ve nasıl davranacağını bilemiyordu. Bu kızda sıcak bir şeyler vardı.

"İyi misin ?" Dedi tereddütle yüzümü incelerken.
Gözlerimi devirip "sence ?" Dedim. Elimde olmadan sesim kızgın çıkmıştı ama kızgınlığım ona değildi. "Özür dilerim" dedim derin bir nefes alarak.

"Önemli değil. İkizim olacak o sarhoşa bakma sen... Yani... Şey..."

Kendini açıklamaya çalışırken şekilden şekle giren sevimli suratına bakarken ister istemez gülümsedim. Utançla dudağını ısırırken o da gülümsüyordu.

DENİZ KIZI  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin