13- "Köle"

23.1K 1K 114
                                    

Yüzüme baktığında yüzümdeki ifadeden memnun olmuş gibi bir hali vardı. Daha sonra bakışları arkamda bir yeri bulduğunda yüzü kireç gibi oldu. Sanki ruh görmüş gibiydi. Ne olduğunu anlamak için omzumun üzerinden geriye baktığımda sanırım aynı ifade bende de belirdi.

Bu kızın burada ne işi vardı ki ? Çağan'ın gerildiğini yüzüne bakmadan bile anlayabiliyordum. Melina gözlerini kısmış ikimize bakarken bakışlarındaki öfkeyi bu mesafeden bile fark edebilmiştim. Neydi bu ? Kıskançlık mı ? Oysa karşılaştığımız kafede o da bir erkekle birlikte değil miydi ?
Arkamda hareketlenme hissedince bakışlarımın odağı Çağan oldu. Melina'ya doğru yürümeye başladığında merakla onu izledim. Gergindi. Kızgındı. Ama öylesine dikti ki yürüyüşünü hiç bozmuyordu. Güçlü duruyordu. Az önce benimle dalga geçen o değilmiş gibi zıt bir ciddiyete büründü. Bu tutumu hayret edilesiydi doğrusu. Ve hayranlık uyandırıcı.

"O kız da kim ?" Dedi Melina sesine öfkesini de yansıtırken. Henüz Çağan yanına varmamıştı bile ve ben sadece sırtını görüyordum.

"Bunu sorabilecek biri olduğunu mu sanıyorsun ?"

Melina bozulsa da çabuk toparlamıştı ve saçlarını geriye savurarak burnunu dikleştirdi.

"Bu kız yüzünden mi açıklamamı dinlemedin ?"

Ortada benim lafım dönse de izlemekten başka bir şey yapmıyordum. Sanırım müdahale etmek için yanlış bir zamandı.
Çağan başını gökyüzüne çevirip derin bir nefes aldıktan sonra bakışlarını Melina'ya çevirdi. Şuan bakışlarını görmeyi öyle çok isterdim ki...

"Ne saçmalıyorsun Melina ?"

Melina ellerini beline yerleştirdi.

"Sana açıklayacağımı söyledim. Her şeyi anlatacaktım ama beni dinlemedin bile. Bu kadar kısa bir sürede bu kızı bulmuş olamazsın. Beni suçladığın şeyi kendin mi yapıyordun ?" Dedi hesap sorarcasına. Sanırım bu sözler Çağan'ı çileden çıkarmıştı. Melina'nın kolunu öyle hızlı kavradı ki Melina acıyla yüzünü buruşturdu. Çağan'ın sesi kulağıma gelirken dişlerinin arasından konuştuğu belli oluyordu.

"Sakın" dedi kelimenin üzerine vurgu yaparak. "Sakın beni kendin gibi şerefsiz sanma !"

Gözlerim irileşirken Çağan'ın bir kıza nasıl şerefsiz diyebildiğini düşündüm.  Melina'nın bakışları titredi.

"O kız kim öyleyse ?" Derken az önceki kendinden emin halinden eser yoktu.
Çağan tiksinircesine kolunu itti. "Sen kimsin ki de bana hesap soruyorsun ? Yüzüne baktığım kadar varsın. Başımı çevirdiğimde bir hiçsin. Yerini ve haddini bil. Senin gibilerle konuşmam bile büyük bir lütuf. "

"Çağan..." Melina'nın gözleri dolarken donmuş gibi Çağan'a bakıyordum. Bakışları beni bulurken bir an titreyeceğimi hissetsem de titrememeyi başarmıştım. Öyle donuk bakıyordu ki...

"Gidelim deniz kızı."

Melina'nın bakışları yeri bulurken Çağan'ın arkasından sessizce ilerlemeye başladım. Ne diyeceğimi nasıl tepki vereceğimi bilemiyordum. Çok acımasızdı. O sözleri öyle soğuk kanlıca söylemişti ki Melina'nın ne hissedeceğini umursamıyor gibiydi. Hatta acı çekmesini istediğini bile düşünüyordum. Çağan'ın bir yüzünü daha görmüştün bugün. Canını yakan kişinin canını yakmaktan çekinmiyordu. Bu oldukça ürkütücüydü çünkü bu yapacaklarının sınırı olmadığını gösteriyordu.

Duraksadığında ben de tam arkasında durdum. Az önce şahit olduklarım konuşmamı engelliyordu.

"Sormayacak mısın ?" Dedi yüzüme bakmadan.

DENİZ KIZI  Where stories live. Discover now