19 - " Sorular "

25.3K 1K 149
                                    

Süprizzzz ! İlham perilerim hem erken hem kalabalık geldiler. Böylece size şuana kadarki en uzun bölümü yazdım. Sizden de uzuuuun uzunnn yorumlar istiyoruummm..
Çağan Sipahi : Steven Chevrin
Ada Deniz Akşit : Bridget Satterlee

Keyifli okumalar...

Çağla'dan...

Eve geldiğimde Çağan ve Ada'yı bulmayı beklerken beni o meymenetsiz kadın karşıladı. Her ne kadar onu görmek sinirlerimi bozsa da bu eve geldiğimde onunla karşılaşacağımı biliyordum. Paris'ten döndüğümden beri babamdan saklanmış ve Çağan'ın evinde kalmıştım ama o babamdı. Asrın Sipahi. Ondan hiç bir şey saklayamazdım, ondan gizli hiç bir şey yapamazdım ve aldığım nefesten bile haberi olurdu. Bunun zamanında yaşadığım olay yüzünden böyle olduğunu biliyordum. O lanet günden sonra aynı şeyin başıma gelmesini istemiyordu. Bu yüzden ona kızamıyordum ama beni bu evde yaşamaya da zorlayamazdı değil mi ?

"Hoşgeldin Çağla'cığım" diyen Nilüfer hanıma sahte bir gülümsemeyle karşılık verdim.

"Hoşbuldum. Çağan ve Ada evde mi ?" Dedim hızlıca etrafa bakarken. Abim beni aramıştı ve durumu anlatmıştı. Bu kölelik meselesi de nereden çıkmıştı ? Çağan bu kez sınırları aşıyordu. Ada'nın hiç bir suçu yoktu ki. Ada ve İrem yeni tanımama rağmen kalbimin bu kadar çabuk ısındığı ilk insanlardı ve Ada'nın bir iddaa uğruna gururunun böyle zedelenmesini istemiyordum. Çağan böyle bir çocuk değildi. Onu Melina bu hale getirmişti.

"Ada ?" Dedi sorarcasına. "Şu yanında taşıdığı kılıksız kız mı ?" Diye sordu hoşnutsuzca. Kaşlarımı çattım. Babamın karısı olması benim değer verdiğim bir insan hakkında böyle konuşma hakkını ona vermiyordu.

"Kılıksız ? Taşıdığı ?" Dedim sorarcasına. Ne dediğini çok iyi anlamıştım ama belki geri adım atar diye yol sunuyordum ona. Bu eve geldiğinden beri kendini bu evin sahibi sanıyordu ama bu evde sadece bir fazlalık olduğunu anlamalıydı. Bir süredir ben Paris'teydim ve Çağan'la abim de bu evde yaşamıyordu. Bizim burada olmamızdan yüz bulduğunu biliyordum ama artık biz vardık. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı.

"Pardon. Arkadaşın mıydı yoksa ?" Dedi sahte bir üzüntüyle dudak büzerek. O ağzına bir tane geçirmek vardı ama ne olursa olsun benden yaşça büyüktü. Sevmesem de saygımı korumalıydım. Çağan'ın bu kadından neden bu derece nefret ettiğini daha iyi anlıyordum. İki yüzlü pisliğin tekiydi.

"Evet" dedim ellerimi belime yerleştirip burnumu dikerek. Hiç öyle diğer zengin kızları gibi çıt kırıldım değildim. Gerektiğinde çirkeflik de yapardım. Bu tamamen karşımdakinin bana yaklaşımına bağlıydı. "Onun hakkında konuşurken  2 kere düşünün."

Gözlerini devirdi sıkılmışçasına. "Neyse. Onlar çıktılar. Akşama Melina ve ailesi yemeğe gelecekler. Sen de hazırlanmalısın" diyerek yanımdan ayrıldığında ağzım açık arkasından bakakaldım. Bu kadın ne yapmaya çalışıyordu böyle ? Çağan'la Melina'nın detay bilmese de ayrıldıklarını biliyordu. Bilerek yapıyordu. Çağan'ın canını sıkmak için bilerek yapıyordu. Çünkü aramızda en çok Çağan nefret ediyordu bu kadından.

Gözlerimi kapatıp sıkıntıyla derin bir nefes aldıktan sonra çıkışa ilerlemeye başladım. Nereye gitmiş olabilirlerdi ki ? Arabam tamirde olduğu için buraya taksiyle gelmiştim ve nerede olduklarını öğrenmeden taksiye binemezdim. Bahçe kapısından çıkarken elimi çantamın içine atarak telefonumu çıkardım. Tam Çağan'ı arayacakken onun beni araması büyük bir şanstı. Yeşil daireyi kenara kaydırıp telefonu kulağıma götürdüm.

"Neredesiniz siz ?" Dedim sinirle. İster istemez bu kölelik olayı yüzünden ona kızgındım.

"Çağla beni iyi dinle. Peşimizde adamlar var ve onları atlatıp buradan gitmemiz lazım."

DENİZ KIZI  Where stories live. Discover now