Bölüm 27

6.3K 475 9
                                    

Sayımız git gide artıyor, ama yıldızlarımız yeterli değil. yorumlarınızı ve oylarınızı esirgemeyin lütfen. Eleştiri ve önerileriniz benim için çok önemli hikayeyi hep birlikte yönlendirebiliriz. Elimden geldiğince bölüm aralarını uzatmamaya çalışıyorum. Faceden bol bol paylaşarak ve tavsiyede bulunarak sayımızı çoğaltabiliriz. Böylece daha iyi yerlere adım adım ilerlemiş oluruz.

Seviliyorsunuz :-)



Ferit

Günlerdir nelerle uğraşıyordum, eve yapılan saldırıyı bile unutacak hale gelmiştim. Sedat'ın yokluğu Meryem'i çok üzüyordu, ben de oldukça üzülüyordum. Sedat benim kaç yıllık dostumdu üstelik Melek'i yanıma alabilme konusunda bana çok yardımı olmuştu.

Nereyi aradıysam kime sorduysam bir iz bulamamıştım. Telefon sinyaline kadar araştırmamam rağmen Sedat' dair biz iz yoktu. Endişelerim artıyordu ve elimden hiçbir şey gelmiyordu. Çaresizlik tüm ruhumu sararken bana iyi gelen tek şey Melek'ti.

Onun bu zor anımda bana yakınlaşmaya çalışması içimi rahatlatıyordu, çünkü üzülmemi istemiyordu ve yanımda olduğunu belli etmeye çalışıyordu buda benim ona daha çok aşık olmama sebep oluyordu. Gece benimle uyuması onu seyretme fırsatı sunmuştu bana. O uzun kirpikleri, kıvrık dudakları ve masum yüzüyle adı gibi bir meleği andırıyordu.

Sabah odasına daldığımda onu neredeyse çıplak görmeyi beklemiyordum. O seksi iç çamaşırlarının içinde onu görünce neredeyse nefesim kesildi. Hatta başımın döndüğünü bile iddia edebilirdim. Onun cüretkar davranışları ve bakışları birde bu şekilde bana yakınlaşması irademle olan savaşımı bir kez daha tetikledi.

O an tek istediğim ona doyasıya dokunmak ve onunla olmaktı. Beynim bir an akıp gitmişti sanki ve onun vücudundan başka hiç bir şeye odaklanmam imkansız gibi duruyordu. Fakat onun kameraları kaldırmamı istemesi beni gerçek dünyaya getirdi. Unuttuğum her şey biranda kafama hızla dolmaya başladı. Olmayan kayıtlar, keskin nişancı, kaybolan Sedat hepsi hızla gelip beynimdeki yerlerini aldılar.

Melek evde kameralar olduğunu tahmin edecek kadar akıllı bir kadındı. Bana hiç sormamıştı bu güne kadar ama yaptığı hareketlerden tahmin ettiğini anlayabiliyordum. Ve haklıydı kim isterdi ki sürekli takip edilmeyi. Ama buna mecburdum onu korumak adını bunu yapmak zorundaydım.

O ısrarcıydı bu konuda ama ben karar vermekte güçlük çekiyordum. Aramızdaki sessizliği Meryem'in çığlığı bozdu, Sedat aramıştı. Arkadaşının yanındaymış, bu iki kelime beni deli etmişti. Biz onun için endişelenirken o arkadaşıyla berabermiydi yani.

Sedat'a olan endişem kendini kızgınlığa bırakmıştı. Telefonda söylediği hiç bir şey anlamlı değildi zaten, aslında belki de gerçekten zor durumdaydı ve bize söyleyemiyordu. Kafam oldukça karışıktı ama ne yapabileceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Melek mutfağa geçince Meryem'den arayan numarayı alıp telefonuma kaydettim şirkete gider gitmez bu numarayı araştırmalıydım. Sessiz geçen kahvaltının ardından şirkete geçtim Yılmazı arayıp yanıma uğramasını tembihledim. Aklımda Sedat, Meryem ve Melek'in kameralar için söyledikleri vardı ve herkesin memnun olacağı şekilde bir çözüm bulacaktım...

Sedat'ın aramış olması az da olsa herkese iyi gelmişti. Sessizliği bozan ben olmuştum, ayağa kalkıp "ben kahvaltı hazırlayayım, akşamda bir şey yemedik" dedim. Ferit başını kaldırıp "iyi olur güzelim, bende biraz geç giderim şirkete" dedi. Meryem'den hiç ses çıkmadı, bende mutfağa geçip çay koydum masaya yiyecek bir şeyler hazırlayıp içeriye seslendim.

BAZI GİZLİ SIRLAR (Hayatımın Kazası)(tamamlandı)Where stories live. Discover now