"Hazır mısın?" diye sordum, kucağımda duran diz üstü bilgisayarın ekranına bakarken, "tıklıyorum bak."
Azra rahat tavrından ödün vermeden güldü. "Tıkla gitsin, öğreneyim artık şu sonuçları," dedi ve -yine de heyecanlı olsa gerek- ellerinin içini birbirine sürttü.
Dediğini yaparak ÖSYM'nin sitesinden öğrenci girişini yaptım ve birkaç saniye içinde sayfa dolup önümüze YGS, LYS ve bu ikisinin ortalama puanını getirdi. Sonunda Temmuz ayının 11'i gelmiş, sınav sonuçlarının açıklandığını duyar duymaz teyzemin bilgisayarını bulduğum gibi Azra'yı yanıma almıştım. Haziran ayı bitene ve Ramazan Bayramı'nı görene kadar kendimizi şehrin uzağındaki bu evin içine hapsetmiştik anlayacağınız. Ne yalan söyleyeyim, Kurban Bayramı yaklaşıyordu ve Azra'ya bu süreçte nasıl davranmam gerektiğini çözmeye çalışıyordum kendi kendime.
Öte yandan, Azra'nın sonuçları gerçekten iyiydi istediği bölümü kazanması için. Ona ÖSYM'nin verdiği taban puanları listesine göre üniversite listesi hazırlamasına yardımcı oldum. Şimdilik aklında Marmara Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi vardı fakat puanların biraz inmesi gerekiyordu yerleşebilmesi için; neyse ki bu oynama hep oluyordu. "Bir de şehir dışına bakacağım, Eskişehir falan olabilir," derken bilgisayarın ekranını kendine çevirip Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ile Anadolu Üniversitesi'nin taban puanlarını da not aldı önümüzdeki deftere.
Şimdilik bu kadar yeterlidir, diyerek bilgisayarı kapattığımızda Azra'nın telefonu çalmaya başladı; zaten sabahtan beri susmuyordu, neredeyse tüm akrabaları ve arkadaşları kızın sınav sonuçlarını merak ediyordu. "Geliyorum hemen," der demez ayaklandığı gibi balkondan dışarı çıktı ve telefonda konuşmaya başladı. Ben de onu beklerken kahve masasının üzerinde duran Black marka karanfilli sigara paketini alıp içinden seçtiğim bir tanesini dudaklarımın arasına koydum ve ucunu ateşledim. Yok valla, olmuyordu; sigarayı iyice benimsemişti bedenim. Azra da tiryakisi olunca püfür püfür içmeye başlamıştım.
Azra'nın uzaktan duyulan ince sesi kulaklarıma dolmaya devam ediyor, aynı zamanda da gözlerim televizyonda oynayan I'm Legend adlı filme bakıyordu. Bu filmi teyzemlerin evine her gelişimde izlemeden ayrılmazdım buradan; artık bir alışkanlık haline gelmişti.
"Ay valla sonunda kapatacağım telefonumu," diye isyan ederek içeri girdi Azra, "ya da sonuçlarımı Instagram'da falan mı paylaşsam? Vardı öyle şeyler yapan," güldü.
Güldüm. "Bu sefer kim aradı?"
Azra nasıl cevap verilir bilmiyormuşcasına bir an duraksadı. "Şey ya, Büşra," dedikten sonra yanıma oturup sigara paketini eline aldı.
Sigaradan aldığım nefes bir anda boğazıma takılıp beni küçük bir öksürük krizine soktu. Ne diye arıyordu ki hala bu kız ya? Allah'ım, delirecektim resmen! Hani yol verilmişti, hani elveda denmişti yahu? Kendime gelir gelmez ona döndüm hemen; zaten öksürürken sırtıma vurup beni kendime getirme girişimine girdiğinden hemen başımın dibinde dikiliyordu. "Eski sevgilin olan Büşra mı?" dedim emin olmak ister gibi.
Dudaklarını ısırdı; ben de bunu yapınca hemencecik anlamış oldum o olduğunu. "Ya ben de beklemiyordum gerçekten, insanlığına aradı işte. Hangi üniversiteleri düşündüğümü falan sordu."
Sahte bir ilgiyle başımı sallamaktan öteye gidemedim ben de. Ne diyebilirdim ki şimdi buna? Şu What's App'indeki aptal lise grubu açılmasaydı numaralarını muhtemelen asla bulmayacaklar, kopup gideceklerdi belki de! "Eee," deyip boğazımı temizledim onun gibi biraz rahat görünmeye çalışarak, "o nerede okuyordu?"
"O da mezuna kalmıştı ya," deyince kıllandım bir anda. Allah'ın cezası manyak, yoksa ağzını arayıp istediği yere mi atacaktı kendini? Yok canım, aşmış olmalıydı artık bunu. Kimse bu kadar yüzsüzlük yapamazdı bence! Yapar mıydı? Offf yapmasın ya!
"Vah vah," deyip göz devirdim ve sigaradan bir nefes çekerek dumanını havaya sertçe üfledim.
"Merak etme, bebeğim benim," der demez hemen önüme diz çöktü ve elindeki sigara paketini yere bırakıp yanaklarımı avuçladı, "Büşra İzmir'de okumak istiyordu hep. Beni de görüyorsun, hiç sevmiyorum öyle sıcak yerleri," gerginliğimi almak istercesine kıkırdadı. "İmkanı yok aynı yerde okumamızın falan. Öylesine kibarlık etmiş, aramış işte. Takma kafana bunu."
Gülümsedim. Kız artık içimi okuduğundan şaşırmıyordum zaten. Azra dudaklarımın kıvrıldığını görünce rahatlamış olmalıydı ki hemen sigara paketini alıp yanıma oturdu. "Çıktım lise grubundan da, için rahat etsin," diye göz kırptı ve sigarasını dudaklarının arasına sıkıştırıp çakmakla ucunu yaktı. Ben de söylediklerini yaptım ve rahatlamayı umarak uzun bir iç çektim.

YOU ARE READING
🍕Vegan Pizza ⚢
Teen FictionYüzümde oluşan sırıtışla arkamı döndüğüm esnada gözüme karşımdaki masada oturan kumral saçlı kız ilişti. Hemen elime sipariş defterini alarak kızın masasına doğru yürüdüm. Bu saatte Pizza Hut'ta tek başına yemek yiyecek kadar ne yaşamıştı acaba? "Ho...