Bölüm 76 - Bir Final Yarısı

1.9K 189 21
                                    

Geliyor gelmekte olan arkadaşlar... Yarım bir final göndereyim sizlere kalan yarısını da sonradan okuyun istedim. Umarım beğenirsiniz. Şaka falan ama bir Selçuklu ailesi geldi geçiyor buradan... Hepinizi çok seviyorum... Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen...
______________________

'Nerede lan ambulans!' arkasındakilere tekrar yakarışını gösterdiğinde yüzünde dolaşan parmakların çekilmesiyle yeniden dönmüştü Erva'nın dolu dolu olan yeşillerine. Gücünün tükenişini tuttuğu bedeninden dahi hissederken kalbinin üzerindeki parmaklar sanki yüreğini tuz buz ediyordu ve engel olamıyordu hali hazırdaki duruma.

Bedeni, ruhu, varlığı, tüm hisleri kadının gözlerinden başka bir detay göremezken aslında ait olduğu o evin de Erva olduğunu fark ediyordu. Yıllardır kimliğini sorgulamıştı kendi kendine ancak şimdi görüyordu ki bu taşmaya devam eden yeşil denizler onun yuvasıydı ve yuvası yıkılıyordu.

'Ben rahat bırak demek istemedim Erva. Erva beni rahat bırakmanı falan istemiyorum.' Kanlı parmaklarına rağmen kadının yüzüne götürdü avucunu. Ki bazen bir cümleden çok kelime dahi umulmadık yerlere taşıyabilirdi insanı. Melikşah durup kaldığı bu noktada kırk kez kendine beddua edebilirdi söylediği şey için.

Kırk kez parçalayıp, parçaladığı yerden tekrar ve tekrar öldürebilirdi ruhunu. Öldürdüğü o ruh tekrar hayata dönsün isteyip yeniden canını yakabilirdi kendisinin. Boynuna ilmek ilmek bir urgan ördükten sonra altındaki tabureye kendisi tekme atabilir, kendinin celladı olabilirdi. Bütün parmaklarından kayan hayatı kan kızılı olurken kalbinde yanan o ateş tüm ömrü boyunca sönmeyebilirdi. Bu saatten sonra bir kez baba demesiyle yanıp tutuştuğu oğlunun yüzüne bakamayacak olma ihtimali nefesinin yok olmasına neden olurdu. Vazgeçerdi. Kendinden de, Erva'nın karşısına çıkmış olmasına neden olan hayatından da.

Zaman o ya, ummadığı şekilde ummadığı durumlarda bırakabilirdi kişileri. Bazen tek cümle yok ederdi tüm algıları. Yıkılıp kalmış bir bina misali oldurabilirdi insanı. O yüzdendir belki ağzından çıkan her kelimeye dikkat etmeliydi insan da, insanoğlu da. Çünkü tüm yıkımlar unutulup gitmiş kelimelerden başlayabilirdi. Parmaklarının buz tutması bir yana ruhunun buz tutmasına neden olurdu. Düşüp kalmışlık değil düşkün kalmışlık yıkardı insanı.

Melikşah düşüp kalmamıştı işte. Melikşah Erva'ya düşkün kalmıştı. Zamanı geriye çekebilecek olsa söylediği kelimeleri, yükselttiği sesini yok etmek isterdi mesela. Biraz imkanı olsa o kelimeleri silemese bile odadan çıkmadan koşup arkasından sarılabilmeyi dilerdi. Onlarca kez ayaklarına kapanıp affetmesi adına yalvarabilme ihtimali olsun, hatta tüm kızgınlığıyla terk etsin kendisini ama bu hale gelmesin isterdi.

Titreyen elinin tersiyle yüzünü sildiğinde oturduğu koltukta da yıkılmış bir adam vardı. Dizlerine yasladığı kadının gözleri kapanırken aldığı nefesin bile zorluğunu hissetmişti. Erva'yı ilk gördüğü dakika korkuyla yere oturmuş olabileceğini dahi düşünmüştü oysaki. Timuçin'i öyle sıkı sıkıya tutup sarılmıştı ki sadece korkutmuş olabildikleri geçmişti aklından. Tabi dibine kadar geldiğinde karşılaştığı manzara çok daha farklı olmuştu. Boşluktaki parmaklarından damla damla hastanenin beyaz zeminine düşen kana baktığında omuzundaki elle kapattı gözlerini.

'Abi... Bir şey olmayacak yengeme.' Yafes'in kararlı konuşmaya çalışan tınısı dahi içinin rahatlamasını sağlamıyordu. Gözüne bakmıştı Erva'nın, gözüne bakıp tüm yüreğini vermişti. Şimdi kalkıp kim ne derse desin inanamayacaktı. Onun toparlanmasını sağlayacak tek şey Erva'nın gözlerinin yeniden parlayarak açılması olurdu, ki o gözlerin nasıl kapandığını saniyesi saniyesine hatırlıyordu.

'Bağırdım, rahat bırak dedim ama ben ona sarılmamıştım Yafes, hayatımı göğsüne hizalamıştım.' Kapalı gözlerine rağmen mırıldandığında boğazına gelip takılan o lanet yumruya da küfür etmek istemişti. Bir anlığına aklından geçirdi Melikşah. Keşke daha fazla sevdiğimi söyleyebilseydim, keşke daha çok zaman ayırsaydım, keşke daha fazla güldürseydim Erva'yı diye.

Kalbi KorWhere stories live. Discover now