Bölüm 50 - Bir Teklif

4.3K 280 10
                                    


Yani sırf mutsuz olunan anda değil, telaşlı olunan anda da birlikte olabilmekti

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yani sırf mutsuz olunan anda değil, telaşlı olunan anda da birlikte olabilmekti. Zigon sehpa olmak gibiydi ailelik. Sehpanın üzerindeki her şeyi bir araya gelerek devrilmeden tutmak gibiydi. Destek olmak, eksik kalan yanları tamamlamak ve bunu bir lütuftan çok elbet yapacağım olarak görmekti aile olabilmek.

Erva eline değen boşlukla gözlerini araladığında içeri dolup taşan günışığına da yüzünü buruşturarak karşılık verdi. Her sabahı severdi ama bu suratında patlayan flaş etkisi yaratmasa daha da alımlı olabilirdi ona göre. Dirseklerinden destek alarak doğrulduğunda aralık banyo kapısını da görüp Melikşah'ın odada olmadığını anladı. Dün konuştukları kadarıyla toplantı yoktu, bütün imza kitap işlerini de hallettiği için bugün şirkete bile uğrama planı yoktu adamın. Daha fazla düşünmek yerine doğrulduğu yataktan çıkarak üzerini değiştirdikten sonra odadan çıkarak çalışma odasına göz atmıştı. Orada da Melikşah'ı bulamadığında odasından yeni çıkan Mihrimah'a gülümsedi.

'Abimi mi arıyorsun?' kızın sorusuna usulca baş sallayarak yanıt verdiğinde uyku mahmurluğu yüzüne dağılmış halde baktı yengesine.

'Pars çizim odasından indi on dakika önce. Yüksek ihtimalle oradadır.'

'Teşekkür ederim.' Kız omuz silkip merdivenlere yönelirken Erva'da çizim odasına çıkan basamaklara ilerledi. Sakin adımlarla çatı katına ulaştığında Melikşah'ın sakince beyaz zemin üzerindeki karalamalara odaklandığını fark etmişti. Olduğu yerde kalıp izlemeye devam ederken Melikşah alnına çıkardığı gözlüğü burnunun üzerine indirerek başka bir fırça aldığı gibi devam etti.

'Ne zamana kadar orada dikilip kendini yoracaksın güzelim.' Bakışları bir an kendine dönmemiş ve önündeki çizimden ayrılmamış adam laf sokuşturduğunda Erva irkilerek son basamağıda çıkmıştı. Ne vardı ki biraz daha izlese. Hem Melikşah'ı maksimum beş kez gözlüklü görmüştü. Adam muhtemelen kendine nasıl yakıştığını bilmediği için fazla tercih etmiyordu.

'Günaydınlar efendim.' Gülerek kocasının yanına ulaştığında Melikşah bacağını açarak dizine oturmasını sağlamış ardından belini sarmayı da ihmal etmemişti.

'Sizlere de günaydınlar efendim.'

'Neden sabahları çiziyorsun sadece?'

'Kafam daha duru oluyor, istediğim çizgilere ulaşıyorum.' Açıklamasıyla beraber Erva'nın gözleri arka taraftaki boy olarak kısa ama enine geniş olan, üzeri koyu bir renk ile gizlenmiş tuvali bulmuştu.

'Peki ona bakabilir miyim?'

'Hayır güzelim, o daha sonra görmen gereken bir şey. Hem henüz tamamlanmadı.'

Kalbi KorWhere stories live. Discover now