Bölüm 21 - Bir Daha Düğün

6.5K 332 34
                                    

İki hafta sonra yine sizlerleyim. Çok şükür ki aranıza dönebilmenin haklı gururunu yaşıyorum. Merakla Kalbi Kor bekleyenlere ise sabah uyandıklarında sürpriz olsun diye bu bölümü atıyorum. Bu haftaki çarşambanız, Kalbi Kor'lu geçsin.

İyi okumalar...

'Oyuncular... Gece yine bir araya geleceksiniz bana göz boyuyorsunuz. Bir haftaya kıyıyorsunuz nikahı, siz yiyeceğiniz haltı da yemişsinizdir. Bari bana gösteriş yapmayın. Aranızı soğuttuğunuzu görürsem kırarım kafanızı.' Melikşah arkasında kalan adama göz ucuyla baktığında onun açık açık aynı odaya girmelerini izlediğini görerek kapıyı açıp Erva'ya içeriyi işaret etmişti.

Alarm sesiyle Melikşah gözlerini araladığında komidindeki telefona uzanıp sesi susturarak derin bir nefes aldı. Bakışları yanında uyuyan kadına döndüğünde durumu algılama çabasına girse de daha tam anlamıyla ayıkamadığı için derin bir nefes alıp tekrar bakmıştı. Komedi filmi tadında biri yerde biri yatakta elbette yatmamışlardı. Sonuçta ne Melikşah sapık bir herifti ne de Erva haftalardır aynı evde kaldığı adam hakkında yanlış düşünürdü. Normal bir insan nasıl uyursa gayet öyle uyumuşlardı. Sabah sarmaş dolaş falan uyanmamışlardı veya yatağın ucuna kadar sürüklenip aralarından tren yolu için mesafe payı da ayırmamışlardı. Gerçi kadının üzerindeki pijama Melikşah'ı biraz zorlamış olabilirdi ama o bile bir klişeye neden olamamıştı.

Gözleri tekrar yanındaki kadını bulduğunda yastığa dağılan saçlarını ardından makyajsız teninin hafifi solukluğunu süzdü. Gözleri yine pijamanın askısına ulaştığında bir kadının neden saten pijama ile yattığını daha doğrusu nasıl rahat ettiğini algılamaya çalıştı. Tabi Erva'nın mırıldanarak diğer tarafa başını çevirip yüz üstü uykusuna devam etmesine kadardı bu çalışma. Kadının ensesindeki karartıya dikkatle basa da önüne gelen saçlar yüzünden ayırt edemediği dövme için uyandırmamaya çalışarak saçlarını kaldırdığında tam saç bitişine kuş motifi eklendiğini fark etmişti. Kıpırdanmasının ardından elini saçlarından çekerek gerilediğinde sol kürek kemiğinin altında birkaç satır olduğunu fark etmişti ama şuan onu çözmeye cesareti yoktu. Ki zaten bir kadının izni olmadan o bedene derinlemesine bakmak veya incelemek Melikşah'a göre değildi. Başını tekrar yastığa yasladığında çalan diğer alarmla beraber komidine dönse de bu kez Erva gözlerini aralayıp telefonunu almıştı.

'Şu hayattaki en saçma şey uyanmak değil mi?' Melikşah bakışlarını tebessüm ederek Erva'ya çevirdiğinde kadın hafifçe omuz silkmişti.

'Bir hafta sonra resmi olarak evli bir kadın olacağım. Bu kulağa çok garip geliyor.'

'Başına dert açma konusunda bence Selçuklulardan iyi bir takım bulamazsın.' Adamın karşılığıyla gülmeye başladıklarında Melikşah yüzündeki gülüşü hafifçe geri plana çekip derin bir nefes aldı.

'Evleneceğin zaman bir sürü tantana çıkacak, başına büyük bela olduk.'

'Bunları düşünmüyorum inan bana. Zaten evlenme gibi bir isteği yoktu, bir gün imza atacak ve boşanacaksam bu birilerine yararlı olmalıydı. O da oluyor.'

'Evlenme gibi bir planın yok muydu yani? Her genç kadının olur ama.'

'Evlilik bana göre değil, ben kariyer insanıyım. Kırkıma kadar evlenmem, sonrasında sanırım evde kalmış statüsünde olduğum için kimse almaz. Herkes sağ ben selamet.'

'Güzel kadınsın, bunu boşa harcama derim.' Melikşah şakaya vurarak mırıldandığında Erva derin bir nefes alıp gözlerini tavandan Melikşah'a çevirmişti.

Kalbi KorWhere stories live. Discover now