Bölüm 34 - Bir Aile Gecesi

5.1K 276 6
                                    




'Türkü olmuşsun...

Umudummuşsun...

Sevdama, yarınlarıma...' ilk kez böyle derin, böyle hasret düşmüş gibi içine kor ateş düşürmüştü yüreğinin. Melikşah'ın bunca zaman kara gözlerine sevgiyle bakmıştı ama içine kendi kendine yaktığı aşkı hiç göstermemişti. Ama şuan duraksadıkları konum sayesinde hem kendine itiraf etmişti, hem de adama yüreğini açıp içeride neler olup bittiğini göstermişti.

Bu yangın bir çeşit; Tükenmekse derdimiz, içimdeki ateşte kül olmaya razıyım, deme şekliydi.

'Mihca aradı biraz önce.' Melikşah merdivenleri sakinlikle indiğinde bakışları kendine dönen kadınla konuşmaktan kaçınmamıştı ki o hızlıca ayaklanarak kaşlarını çattı.

'Yafes'e mi bir şey olmuş?' adımlarını ona yönlendirip bedenini koltuğa bıraktığında aynı anda Erva'yı da yakalayıp kendiyle geriye çektiğinde geriye savrulup bacakları dizlerinde kalan zarif bedene gülümseyerek baktı.

'Allah korusun, yok bir şey olduğu falan. Akılları bizde kalmış. Kızlar başımızın etini yedi dedi. Müsaitseniz akşam uğrayalım dediler, bende bir sorayım dönerim size dedim.' Açıklaması karşı tarafın anlamaz bakışlarıyla burun buruna kaldığında yanağını sıkmaktan geri kalmadı.

'Ne soracaksın Allah aşkına? Saçmalama, tabi ki de gelsinler.'

'Yalnız içmek gibi planları var, kafa dağıtırız dedi ve bu genelde rakı masası oluyor.'

'Yani?'

'Yanisi, senin henüz ev içinde içilir veya içilmez kuralın var mı bilmiyorum, tabi bir de hazırlığa halin var mı onu da düşünmek lazım.'

'Ara da gelsinler, ben de sen konuşurken hazırlanayım, markete gidelim.' Hızlıca oturduğu yerden ayaklanıp dudaklarına öpücük bırakarak koridora ilerleyen bedeni süzdüğünde içinden şükür ederek cebindeki telefona uzandı.

'Bunu ne yapacağız?' market arabasındaki havucu işaret ettiğinde Erva semizotunu alarak onu da arabaya bırakmıştı.

'Turşu kurarız hayatım.' Yüzüne boş boş bakmaya başladığında gözlerini deviren kadın derin bir nefes alarak arabanın önündeki demire oturmuştu.

'Meze yapacağız pek sevgili kocacım.'

'Hazır alırdık.'

'Taze yemek varken neden beklemiş ürün yiyelim? Üstelik hepsini toplasan yarım saatimizi almaz yapmak.' Sırtı kendine dönük olsa bile laf yetiştirme konusunda otoriter davranmasına kahkaha atmak istese de mutlaka laf sokacağını biliyordu. O yüzden marketin ortasında uğraşmaktansa eve gittiklerinde mutfakta uğraşırdı.

'Eminim bu.'

'Hayır sevgilim, bu.'

'Güzelim, bak bu konudan anlarım, bu olduğuna eminim.'

'Asıl ben eminim. Meze yarım yağlı yoğurtla yapılır.'

'Bak az önce kuruyemişte de oldu aynısı, seçimi bana bırak.'

'Hayatta olmaz. Bunu alıyoruz.'

'Laz inadı var kızım sende, inat etmeyeceğini bilsem ikisini de alırım da ziyan olacak boşuna biliyorum.' Pes ederek yoğurdu bıraktığında market arabasına dönmüşlerdi ki pantolonundaki elle bakışları dibindeki ufaklığa döndü.

Kalbi KorWhere stories live. Discover now