P-19"Buğulu Gökyüzü."

463 54 40
                                    

Selamlarrr>333

Yukarıdaki şarkıyı açmayı unutmayın.

Bol bol yorum bekliyorummmm^^

Keyifli oumalar.

__

__

19.Bölüm: Buğulu gökyüzü.

Bölüm: Buğulu gökyüzü

اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.

__

__

Herkesin bir dönüm noktası olduğuna inandım hayatım boyunca. Kimileri bir film izlerken, bir kitap okurken ya da gözünü kapatıp kafasında aniden beliren biriyle hayatının dönüm noktasını ulaşabilir. Benim dönüm noktam ise ne bir rüya, ne mutlu güne uyandığım bir sabah, ne de az önce saydıklarımdı. Ben sanki dönüm noktama yuvarlanarak ulaşmıştım. Ya da uç bir noktadan yere çakılarak. Anne ve babamı kaybettiğimde , babaanem ve dedeme verildiğim ilk zamanlarda üzülmesinler diye özlediğimi söyleyemedim. Ama yine hep bir umut vardı içimde. Çocuk aklı derler ya hani... Gördüğüm kâbuslarım ele veriyordu beni. Yataktan terler içinde sıçrayışlarım. Her hafta hasta oluşum. O an gittiklerini anlamıştım ama ölümü bilmiyordum ki ben. Küçücük çocuğa 'Bak o öldü, bir daha da geri gelmeyecek.' denmezdi ki. Bir insan nasıl ölür, öldükten sonra nereye götürülür bilmiyordum. Tek bildiğim eğer çok özlerlerse geri gelecekleriydi. Her okuldan döndüğümde onları aradım evin içinde, hatta o kadar küçüktüm ki, bana şaka yaptıklarını bile düşündüm. Bekledim... Bekledim... Ve bekledim. Ama olmadı, olamadı. Ben de en kolay olanı yaptım belki de... Kabulledim, her şeyi...

Sonrasında her şey o kadar hızlı geçti ki, sanki bir filmin bitiminde ekranda beliren isimler gibi... Bir film vardı. Ara verilmeksizin ilerleyen bir film. Benim yarısında uyuyakaldığım o film. Gözlerimi açtım, etrafa baktım ve bomboş koltuklarla karşılaştım. Hani bir odada ne kadar insan varsa orası o kadar sıcaktır ya, orası bomboştu. Orası sanki terkedilmişti, ıssızdı. O film salonu o kadar soğuktu ki, ben üşümeye bile vakit bulamadım. O soğuğun beni üşütmeye vakti olmadı çünkü aklıma üşüşen o binlerce korku engel oldu buna. Benim acılarım, üşümeme engel olmuştu. Önce acılarım sarıldı bana. O kadar sıkı sarıldı ki soğuğa yer kalmadı. Acılarım beni öyle bir sardı ki, soğuk bana uğramadan terk etti beni.

Hala arabayı çalıştırmamış olan Poyraz'a baktım tekrardan. O ise söylediği gibi yola çıkmamıştı. Kararlıydı! Ben iyi hissetmedende çıkamayacaktık yola, belliydi.

"İyiyim," sessizliği bölen sesimle birlikte başını bana çevirdiğinde devam ettim.

"İyiyim çünkü... Bugün çok güzel bir gün olacakmış." dedim gülümseyerek.

"Öyle mi?" dedi o da gülümseyerek,

"Kim söyledi pekii?"

"Beni uzun zaman sonra iyi hissettiren bir arkadaşım." Dedim gülerek. O ise başını sallayıp usulca arabayı çalıştırdı. Bu sefer onun canı sıkılmış gibi bir hali vardı. Neden bozuldun ki şimdi?

PUSULAحيث تعيش القصص. اكتشف الآن