-"Hadi Dud dışarı çıkalım.".
Bu eve gelmemin üzerinden iki hafta geçmişti ama yazım hiçte möhteşem geçmiyordu. Teyzem bana hiç iş yaptırmıyordu. Bende gizlice Harry'e yardım ediyordum. Acaba cadı olduğumu öğrenseler ne yaparlar.
-"Olmaz Mary şu programı izliyorum."
-"İyi izlemeye devam et! "
Ayaklarımı yere vura vura teyzemin yanına gittim. Pencerenin yanına oturmuş uzun boynuyla komşuları gözetliyordu.
-"Harry'le dışarı çıkabilir miyim teyze. Dudley gelmiyoda."
Kafasını baktığı yerden çevirmedi.
-"Tabi tabi gidebilirsiniz. "
Hemen bahçeye fırladım. Harry otları yoluyordu.
-"Hey Harry kalk hadi gidiyoz. Kurtardım yine seni."
Ayağı kalkıp bana doğru geldi.
-"Nereye ve nasıl?"
Sırıtarak onu kolundan çektim.
-"Parka gidiyoruz ve sevgili teyzeciğimden izin aldım."
Göz devirip kendini sürükletmeyi bırakıp yanımda yürümeye başladı.
-"Kendini nasıl bu kadar sevdiriyorsun?"
Omuz silktim.
-"Muggle taklidi yapmam yetiyo."
Parka vardığımızda salıncağın üstüne önce bir ayağımı sonra diğerini atarak ayakta sallanmaya başladım. Harry sadece salıncağa oturmuş yavaş yavaş sallanıyordu.
-"Harry animegus olmak ister misin?"
Harry merakla bana baktı.
-"Oda ne?"
Hızımı dahada arttırarak sallanmaya başladım.
-"Bir büyücünün istediği zaman bir hayvana dönüşmesi. Mesela babamızın animagus'u geyikti."
Harry'de hızlı hızlı sallanmaya başladı.
-"Eğer olursak bende geyik olurum."
Biraz düşündüm ben ne olurdum ki?
-"Maral, bende maral olurdum."
Ağzımdan dökülenlerle gülümsedim. Tabiki maral olucaktım.
Salıncağım çok hızlı sallamaya başlayınca düşmememiz için ustümüze kapanan şeyin üstüne çıktım ve yere hopladım. Tabi kendi dendesizliğimi hesaba katmadığım için kolumun üstüne düştüm.
-"Mary!"
Öylece kolumun üstünde yatıyordum. Harry bana doğru koştu ve belimden tutarak beni kaldırdı.
-"iyi misin?"
Elimle kolumu tuttum. Bir yandanda Harry'den destek alıyordum. Kolum tarif edilmez bir acıyla ağrıyordu.
-"Kolum, kolum kırıldı galiba."
Harry endişeyle bana bakıyordu. Beni sağlam kolumdan tutup eve getirdi.
Zili çaldığında teyzem kapıyı açtı. Beni öyle görünce hemen bana sarıldı ve koridordan geçirip koltuğa oturttu.
-"Noldu koluna?!"
Yüzüm buruşmuştu ve elimle kolumu ovuyordum. Hem kolum hemde yara izim ağrıyordu. Harry'nin getirdiği buzu koluma koydum. Bu acı kırık kol acısı değildi. Daha öncede kolum kırılmıştı. Bu acı çok farklıydı. Bir anda dışarıdan biri beni kontrol ediyor gibi bağırmaya başladım.
Teyzem hemen doktoru aradı.
Doktorun geldiğini hatırlıyorum bide bana iğne yaptığını.
**
Uyandığımda yatağımdaydım. Kolum sargılıydı. Dün bana ne olmuştu? Deli gibi bağırmıştım. Bunu Harry'e söylemeliyim.
Harry yerde yatıyordu. Saçları dağılmış ve yüzü terlemişti. Yara izini tutuyordu. "
Yere çöktüm ve Harry'i sarsmaya başladım.
-"Harry Harry uyan! Kabus görüyorsun!"
Harry sarsılarak uyandı ve yerinde doğruldu. Titriyor ve kesik kesik nefesler alıyordu.
-"Onu gördüm Mary, voldemortu. Burunsuz bir bebek gibiydi. Hiç gücü yoktu ve kılkuyruk diye biriyle konuşuyordu. Ço-"
-"Çok sinirliydi diymi? Bende dün akşam onu hissettim. O benim bağırışım değildi voldi bağırıyordu. Yara izim de zonkladı zaten."
-"Bak Harry sakin olmalısın. Endişelenme olucakları biliyorum. Yalnız Hogwarts'a gider gitmez Ron'un faresini yakalayıp kafese koy.
