Mrb

3.9K 279 292
                                    

"Ne?" dedi Harry yüzüme bön bön bakarak. Kolunu cimcikledim.

Yüzünü buruşturup elimi itti.

"Derdin ne senin? Niye beni cimcikliyosun?"

"Kardeşler birbirlerini cimciklerler. Bu hep böyle olmuştur. Neyse, sen beni dinliyor musun!"diye bağırıp kafamı ağzı açık baktığı yere çevirdim.

Cho, arkadaşlarıyla gülüşerek gölün kenarında oturuyordu. Yani anlamıyorum? Bunlar niye hep gülüşüyo. Ya, yüzünüz biraz düz dursun. Ne var bu kadar gülcek.

Neyse, son gülen ben olucağım için problem yok.

Harry'i sürükleyerek kimsenin olmadığına emin olduğum bir yere götürdüm.

"Rüyaları kontrol edebiliyorum, insanların rüyalarına girebiliyorum."

"Şaka yapma Mary."

"ŞAKA FALAN YAPMIYORUM. VE BEN DELI DEYILIM."

Harry'i orada bırakarak şatoya doğru koşmaya başladım.

Anca kız peşinde koşsun. Mal.

Şatoya vardığımda yavaşladım ve sallana sallana yürümeye başladım. Arada etrağfımdaki dedikodulara kulak misafiri olsamda susmuyorlardi. Sanırım duyup çıldırmamı bekliyorlardı.

"Şişt kız!" dedi biri. Arkama dönüp ona baktım. Yeşil/mavi gözlü, kahve saçlı, uzun, gözlüklü, geniş omuzlu, bir insancıktı

"Bana mı dedin?" dedim yanına yaklaşarak. "Eğer bana diyorsan Lordiçe yada manyak, kaçık gibi lakaplarla seslen. Kız kulağa garip geliyorda." çocuk bana sus dercesine bakıp elindeki fotoğrafı gösterdi.

"Bu kızı tanıyor musun?" gösterdiği resme dikkatlice baksamda fotoğraftaki güzel kızı tanımıyordum. Evet, ben herkesi tanırım ama onu tanımıyorum.

Olamaz mı?

"Tanımıyorum." diyerek yoluma devam ettiğimde beni kolumdan tutup kendine çevirdi.

"Bu sana benziyor." dedi elindeki fotoğrafı gözümün önünde sallayarak.

"Hayır." dedim. "O ben değilim."

Yaw hehe bakışı atıp beni boş bir sınıfa soktu.

"Sonunda tanıştık Morgana'nın torunu!" dediğinde yüzüne tip tip baktım.

"İnsanların rüyalarına giren sen değil misin?"

Nerden biliyo yaw.

"Ben her şeyi bilirim."

"OHA! ZİHİNFENDAR MISIN?" diye bağırdığımda sırıttı.

"Eh," dedi." senin kadar iyi olmasada zihinfendde iyiyim."

"Ben ve zihinfend." dedim kendimi göztererek. "Aynı cümlede geçemeyiz." odadan çıkmak için kapıya yöneldim.

"Büyük babam dün bir mesaj gönderdi." dedi. "Bana."

Ona dönüp kibirli yüzüne baktım.

"Bundan banane!"

"Senin hakkında."

Geri dönüp bir sıraya oturdum. Godric'ide koluma sardım. Ne olur ne olmaz.

''Anlat."

"Sen Morgana'nın üçüncü kuşaktan on birinci kız torunusun. Hakkında bir kehanet var. İçeriğini tam olarak bilmiyorum ama büyük babamın anlattığı kadarıyla kehanette senin Morgana'nın bütün güçlerini miras aldığın ve bunların belirsiz bir zamanda olacağı söylenmiş. Yani; rüyaları kontrol etme, insanların zihnine girme, zihinfend gibi zihinle alakalı her şey. Neyse, asıl konuya gelelim. Kehanette senin Morgananın yolundan gideceğin yazılı. Bu durunda ikimiz baş düşmanlar oluyoruz."

İkiz-(HARRY POTTER)-Where stories live. Discover now