Dün hava aydınlanana kadar film izleyip cips yemiştik. Saat yedi gibi yatakhanelerimize dönmüştük. İki saatlik uykuyla duruyordum ve alarm sesi kulaklarım patlatıcaktı nerdeyse.
-"Kapat şu alarmı!" dedi Anna uykulu uykulu. Söylediğine göre onlarda üçe kadar pijama partisi yapmışlardı. Ama o yine iyi. Bugün yürüyen hortlak olacağımdan eminin.
Elimle komidini yokladım ve elime gelen saati yere fırlattım. Çatırt diye bir ses gelince zaferle uyumaya çalıştım.
-"Aaaaaaaaa"
-"NE ANIRIYON MAL!"
-"SAATİ KAFAMA ATTIN TURŞU BEYİN!"
gözlerimi açmadan kafamı örtünün içine soktum.
-"Pardon elimin ayarı yokta." dedim hülyalı hülyalı.
Seni salak! İnsan bir gözünü açar!
He he... Bidakka sen kimsin yaw!
Ben Nutella yaw! Senin iç sesin.
İç sesim bir nutella mı! I-na-na-mi-yor-um. Hem şimdiye kadar
nerdeydin?
Sevgili oğlum Harry beni sana gönderdi eskiden onun iç sesiydim.
Pis hain hödük, hıyar dolması Harry. Hem oğlum derken?
Öylesine! Hem benim gibi harika, mükemmel, popiler , çok süper bir içsesi kim istemez?!
Beeen. Kısa ve öz. Neyse git başımdanda uyıyım.
Ben senin başından gidemem. Benden kurtulmanın tek yolu ruh emici öpücüğü. Hem derse geç kalıyorsun.
-"SUSSANA BE!" diye anırdım. salak iç ses uykumu kaçırdı. Neyse derste uyurum.
Ayağa kalkıp uyuyan anna 'ya baktım. Kafası kanıyo ama o uyuyo. Uyumak ne güzel şey ya!
Tabiki güzel ama gece uyumak güzel sabak değil.
Lütfen geldiğin yere geri dön. Delirdim sanırım kendi kendime konuşuyorum.
Sandalyemin üstüne attığım formamı üstüme gecirdim. Aynanın karşısına geçip kendime baktım. Gözlerim uykusuzluktan kızarmış, göz bebeğim küçülmüştü. Yüzüm bembeyazdı zaten. Saçlarım konusuna hiç girmiyorum.
Anna'nın makyaj çantasından fondeten alar-
Resme çaldın!
Hıçte bile! Fondoteni alarak yüzüne sürdüm. Gözüme üstünde göz olan yuvarlak gözlükleri taktım.
Çok başarlı. Uzaktan uyuduğumu kimse anlayamaz!
Saçım yine dağınık kalsada taradım ve çantamı sırtıma geçirerek ortak salonumuzun yanında olan iksir sınıfına doğru koştum. Kesim dedsin yarısını kaçırdım.
Günaydın! Pardon pardon tünaydın diycektim.
Nutellaya göz devirip kapıyı tıklattım.
İçeri girdiğmde karşında sinirden köpüren bir Snape vardı.
-"Nerde olduğunu sorabilir miyim Potter!" dedi sert bir sesle.
-"Uyuyakalmışım. Efendim." dedim sınıfın içine bakarak.
Hermione yine aynıydı... Tamam belki biraz daha uykuluydu ama onun dışında dersi pür dikkat dinliyor gibiydi. Harry ve Ronsa... Onlar bayağ uyuyordu. En arka köşeye geçmişlerdi. Derse Hermione'nin zoruyla geldikleri çok belliydi.
-"Bu sorumsuz davraşınızdan dolayı Slytherinden iki puan kırıyorum."
YUH, OHA AZ ÖNCE SLYTHERINDEN PUAN MI KIRDI O!
