Hayalimdeki perili ev

5.8K 441 91
                                    

Hala yolda gidiyoz. Ne uzakmış yaw.
Stan, Harry Potter olduğunu anlayınca imza falan aldı. Beleşe gidiyoz sdghjb. Banada çaklıtlı süt ve çaklit verdi. Bide fotoğref çekildik. Hayatimdaki en güzel yolculuk yane.

-"O adam!"dedi Harry birden. Stanin elindeki gelecek postasındaki Sirius'u göstererek.

-"Harry Potter'sın , biraz haberleri taakip eet."

Harry gazeteyi.mum ışığında okumaya başladığında sirius'a sen o iftiraları takma bakışı attım. Oda zaten takmıyorum neyin kafası bakışı attı. Harikayım yani bir köpekle anlaşabiliyorum.

-"On üç kişiyi mi öldürmüş?" dedi Harry , sayfayı Sten'e uzatarak. "Tek bir lanette, ha?"

" Evet" dedi Stan. "Hemde şahitlerin önünde falan . Güpegündüz. Ortalık baya bi karışmıştı, di mi Ern?"

-"Haa," dedi Ern kasvetli kasvetli.

Yanımda kasılıp hırlayan Sirius'a üzgünce baktım. Onun suçsuz olduğunu söyledem bana deli damgası vururlardı.

-"Black , Kim-Olduuuunu-Bilirsin-Sen'in önemli destekçilerindendi.,"

Sirius yataktan aşağı atlayıp Stan'in elindeki gazeteyi ağzıyla kaptığı gibi parça pinçik etti.

-"Köpeein , o iyiiimi?"

Stan'a ters bir bakış attım.

-"Sirius Black'in Griffindorda olduğunu ve voldiye katılmadığı için evlatlıktan reddedildiğini hatta evden kaçtığını duymuştum. Ve bu bu bilgiler yüzde bin doğru."

Stan sivilcelerine kadar bembeyaz kesildi.

"Kafana saksı falan mı düştü senin?" diye viyakladı Stan. "Ne diye ismini söylüyosun ki?"

Omuz silkip yanıma gelen Sirius'un patisini okşadım.

-"Banane ! Söylerim. Oda normal bir büyücü. Sanki bir şey yaptığı var. Anca oturduğu yerden ölüm yiyen ismini taktığı ucubeciklere emir yağdırıyo. Hem takıldığın kısım bu mu?!"

Inanamıyormuş gibi bana bakıyordu. Yüzü mum gibi beyazdı ve korkudan eli titriyordu.

Otobüs birden Gümliyerek durdu.

-"Hadi inin geldik. Adresiniz burası. Bu arada küçük cadı, Kim-olduğunu-bilirsin-sen'i küçumseme."

Göz devirip otopüsten aşağı atladım.

Karşımda iki katlı delme çatma bir ev vardı. Gerçekten çok eskiydi ve büyüyle ayakta duruyor gibi bir hali vardı. Bahçede ki çimler Dursley'lerin kudursuz çimlerini andırmıyordu bile. HARIKA! Hayalimdeki perili evi buldum şuan.

Kapıya doğru koşup deliymişçesine kapıyı çaldım.

-"Geldiim."

Remus'un bu gün gelceğimizden haberi vardı. Tabiki olcak işimi sağlama almam lazım.

Kapı takırdayarak açıldı. Ve içerden mutfak eldivenini çıkarmaya uğraşan bir Remus çıktı.

-"Hoşgeldiniz çocuklar, hadi içeri girin."

Kapının yanına çekilince sevgili vaftiz babacığıma sarıldım. Ve mutfağa koşturdum.

-"Çok açsın galiba? Ha Mary?"

Harry arkadan gelip fırındaki makarna böreğini çıplak elle çıkartan beni gösterdi.

-"O hep aç. Hiç doymaz ki!"

Elimi yaka yaka tepsiyi masanın üstüne koydum.

-"Hiçte bile ben acıkmıyorum. Sadece midemin canı çekiyo."

Remus sırıtıp makarna böreğini kesmeye başladı. Bende mutfağı inceleme imkanı buldum.

Fazla küçük yada büyük değildi. Normal bir mutfaktı işte. Yerde düz beyaz bir halı vardı. Duvarlarda beyazdı. Kırmızı dolaplar ve yine beyaz bir tezgah vardı.

-"Eee Profesör Lupin. Hogwarts'ta Ksks Profesör'ü olmaya hazır mısınız?"

Elindeki bıçağı bırakıp asasını salladı. Sanırım büyü yapabildiğini hatırladı.

-"Bunu nerden biliyorsun? Mektuplarda bahsettiğimi hatırlamıyorum."

Bi onun meraklı yüzüne bir Harry'nin meraklı yüzüne baktım. Sonra onları boş verip havada kendi kendini servis yapan tepsiyi yakalayıp oturma odasına koştum.

-"Beni ve yemeğimi başbaşa bırakın" diyip böreği hunharca yemeye başladım bir yandanda odada televizyon varmı diye bakıyordum.

İki sarı üçlü koltuk karşı karşıya duruyordu. Odanın köşesindede iki kırmızı tekli koltuk vardı. Halıdada kocaman bir Griffindor amblemi vardı.

Yerimden kalktığım gibi elimdeki tepsiyle mutfağa koşup çoğu yenmiş tepsiyi masanın üstüne koydum.

-"Niye herkes Griffindor hastası anlıyamıyorum. Ve Snape'e hak veriyorum. Yani iyiki Slytherini kayırıyo. Şuna bakın yane zaten diğer bütün Proflar Griffindor hastası."

Bir anda ortaya çıkan benle yerlerinden zıpladılar . Karşı karşıya oturmuş bişeyler konuşuyorlardı. Tabiğki ben konuşmalarını bölene kadar.

-"Mary , aslında bu evi benim eskiden dostum olan biri dekore etmişti. Mobilyaları falanda o aldı... Sen Slytherinliydin diymi?"

Gururla gülümsedim.

-"Tabiki Slytherindeyim ve slytherini seviyorum. Mesela okulda sıradışı bir olay mı oldu? Kim yapmış , nasıl olmuş , nerde olmuş. Hepsini anında öğreniyon. Griffindorda anca tahmin yürütüyorlar. Tabi Pottermore'da Griffindor çıktımda o ayrı."

Bana değişik değişik bakan insancıklara ne var siz Pottermore testi yapmadınız mı bakışı atıp cebimdeki telefondan testi açtım.

-"Çözün bakam."

İkiz-(HARRY POTTER)-Where stories live. Discover now