Uno

4K 286 174
                                    

"Gerçekten öyle mi yaptın?" Sinek öldürdüğüm hikayeyi anlatan Harry'e pis pis baktım. O bana sırıttığında Hermione'e dönüp omuz silktim.

"Bir animagus olabilirdi. Sonuçta onunda canı var. Annesi, babası, kardeşleri, belki çocukları, torunları vardı. Siz sadece insanları düşünün zaten." dedim. "Senin ERİT'in varsa benimde SRİT'im var. Hıh."

"Birdiler iki oldular."diye homurdandı Ron.

"Hermione."

"He?"

"Yok bir şey."

Aşağıda konuştukları sıkıcı şeyleri onlara anlatmıştım. Öbür türlü habire odada volta atıyorlardı. Çantamdan Godric'i çıkarttım ve Harry'nin kucağına koydum.

"Ay sen ne şirin yılansın öyle!" diyip Godric'i Harry'nin kucağından aldı Hermione.

"İvit, iyliyimdir."dedi Godric. Kendini beğenmiş bir şekilde.

"Ne dediğini nerden anladın ki?" diye sordu Çatalak 02.

"Anlamadım ki."dedi Godric. Hermione'in kucağına kıvrılmış değişik sesler çıkartıyordu. Kimin yılanı! Oy anasının kuzusu yağ.

"Harry,"

"He"

"Şimdi sana altın değerinde bir bilgi vericem..." Çantamdan bir kiloluk aseton çıkarttım. "Al bunu,"

"Ben bunu napıyım?" Saf gibi bana bakan Harry'nin eline asetonu tutuşturdum.

"Aşağıda cırlayan bir tablo varya. Heh işte o tablonun çıkmayan yapışkanına bunu dök. Bak nasılda çıkacak."

Yüzlerine bakmadan ayağı kalktım. Ve kıvrılmış Godric'i alıp omzuma koydum.

"Ben eve gidicem. Sizde gelin isterseniz, monopoly , twister falan var. Yani bütün gün aç kalıp toplantının bitmesini bekliycekseniz siz bilirsiniz."

Onlarda benim gibi ayağa kalktığında yolun açık olduğunu gösteren işaretler yaptım. En sonunda şömineye vardığımızda Godric'i sıkı sıkı tutarak eve şöminelendim.

Harry, Ron ve Hermione de arkamdan çıktığında ben önde onlar arkada odama çıktık.

"Buyurun efendim. Buyruuuuuun." Godric'i ona hazırladığım şirin sepete koydum.

"Eveeeet, bende ne ararsanız var. Hadi Uno oyna- Harry! Sen adresini değiştirdim mi?!" dedim yerinden zıplayan Harry'e.

"O da ne?"

Oflayıp masamın altındaki spor ayakkabıları ayağıma geçirdim. Harry, Hermione ve Ron bana tip tip bakıyorlardı.

"Durmayın öylede bana Dursleylerin evine nasıl gidebileceğimi söyleyin! Yada söylemeyin. Remus gelirde beni sorarsa ekmek almaya gitti dersiniz. Hadi eyv." dedim ve koşturarak evden çıktım. Arkamdan bağırdıklarını duyabiliyordum. Yolun başına geldiğimde gözlerimi kapadım ve asamı garip bir şekilde salladım.

Bir kaç dakika sonra önümde hissettiğim esintiyle gözlerimi açıp Hızır otobüse atladım.

"Bas gaza şöför! İki sene önce beni aldığınız yere geri bırakın!"

Evet, bu yaptığım şey kaçık olduğumu düşünme derecelerini arttırmış olabilir. Ama umrumda mı?

Dört numaraya vardığımızda parayı otobüse fırlatıp gecenin karanlığında tünele doğru koştum. İki ruh emici Dudley'e doğru yaklaşıyor ruhunu emmeye çalışıyorlardı.

İkiz-(HARRY POTTER)-Where stories live. Discover now