Kukulettalı sülük

5.5K 401 127
                                    

-"Yether artık yeme! Hogwarts exspresini kaçırıcaz sayende Mary!"

Yerimden kalkıp elimdeki çukulataları Harry'nin yüzüne sürdüm. Ardından banyoya koştum.

Bugün Hogwarts'a gidiyorduk ve yılancığımı millete tanıtıp isim koyma töreni yapıcağım.

Elimi yıkayıp banyodan çıktım ve Remus'un büyülttüğü sandığı dışarı çekmeye başladım. isimsiz yılanımda bana doğru gelip üstüme çıktı ve boynuma dolandı. Sefiyom bu yılanı.

Harry ve Remus yanıma geldiğinde Remus'un koluna sarıldım. Harry'de diğer koluna sarıldığında King cross istasyonuna cisimlendik. Sirius'la ev boşken konuşmuştum. Bana Hogwarts'a kendisi girebileceğini Hogwarts'a köpek sokmanın yasak olduğunu söylemişti.
Bende baaanee dedim. Ama bu umrumda olan sayılı şeyler ardasındaydı. Bize ruh emicinin saldıracağını Remus'a söylemiştim. Bana halledeceğini söyledi.

Dokuz ve onuncu peronların arasından geçtiğimizde Ron ve Hermione buraya doğru koşup Harry'e sarıldılar.
Bende avcumu yaladım. Sonra avcumu yalamaktan vazgeçip bende Remus'a sarıldım.

-"Hıh! Sarılmazsanız sarılmayın! Benim vaftiz babam ksks prof'u bikere ! Kıskananlar çatlasın."

Hermione gülüp bana sarıldı. Ve Remus'la el sıkıştı. Bende Ron'un elindeki fareye bakıp sırıttım.

-"Hey Mary! Yılan mı o boynundaki? " yılancığımı elime alıp Ron'a doğru tuttum.

-"Yok yılan değil, ineğe benziyor sanki. Ha."

Sorduğuna pişman bakışlar atarken Ben trene binmiştim bile. Normalde Remus'un oturması gereken kompartmanı bulup oraya yayıldım.

-"Naber isimsiz yılan."

-"İyiyim ama isisisimsisiz yılan ne yaw!" Sevdim bu yılanı ben yaw.

Herkes kompartmana gelip bir koltuğa oturunca Ron'a döndüm.

-"Hey, Ron şu fare cağzını versene!" Ron hain Peteri tereddütle bana verdiğinde sırıtarak alıp onu ellerimin arasında tuttum.

-"Hey, Profesör! Bu fare size tanıdık geliyor mu?" Fareyi gözüne soktum.

Haini biraz iteleyip dikkatle ona baktı.

-"Ne saçmalıyorsun Mary?"

-"Saç malanmaz taranır. Hem bunun sana tanıdık gelmedi lazım. Ne biliyim, bir parmağı eksik sonra on iki yıldır Weasley'lerle kalıyo." Bön bön bakan suratına baktım." Hiç mi? Hiç bir şey anlamadın mı?" Hayır manasında kafasını salladığında aman bee bakışımı atıp Ron'un yanındaki kafese Peteri dikkatle koyup kapısını kitledim.

-"Şimdiiii yılanımın ismini ne koyayım? Ona isimsiz yılan dememe sinir olmaya başladıda."

Bana garip gurup bakıyorlardı. Ama sonra Harry canlanıp söze karıştı.

-"Bence adı yılan olsun."

-"Hahahhah çok komik.''

-"Tamam tamam. Bence adı Godric olsun!''

Sırıtarak hepsinin yüzünü tek tek süzdüm. Ron yüzünü buruşturmuştu.

-"Bu Godric Griffindor'a hakaret!" Yılanım ona tıslayınca susmak zorunda kaldı. Bende ağzımı Godric'e yaklaştırdım.

-"Artık adın Godric!" Kafasını aşşağı yukarı salladığında sırıttım.

Diğerleri başka şeylerden konuşmaya başlayınca ben telefonumu açarak büssürü snap attım. Bence bu snap'in kurucusu severus Snap olmalı.

-"Hey, neler oluyor?" Diyen Ronla kafamı telefonumdan kaldırarak etrafa baktım. Camlar buz oluyordu. Kompartmanın ısısı aniden düşmüştü. Verdiğim nefes görünüyordu. Kompartmanın ışığı titreyerek söndüğünde telefonumun fenerini Ve kamerasını açtım. Her anımız videoya çekmeliydim.İçimdeki mutluluk çekilsede asla Mutlu olamıycakmışım gibi hissetmedim. Çünkü ben hep bir şekilde Mutlu olurum. Ehehehehh .

Bir ruh emici kompartmanın kapısını iskelete benzeyen bembeyaz eliyle açmaya başlauınca aklımda tek bir şey vardı. Annemin çığlığı kulaklarımda yankılanırken zar zor gücümü toplayıp ayağa kalktım ve Godric'e ruhemiciyi ısırmasını söyledim.

Gerisini hatırlamıyorum.

İkiz-(HARRY POTTER)-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin