86.Bölüm

236 19 72
                                    




Herkese merhaba sevgili okuyucularım. Evet biliyorum uzun süre oldu bölüm atmayalı. Hem yoğunluktan hem de eskisi kadar yorum ve oy alamadığım için motivasyon düşüklüğünden bölümler düzensiz ve uzun bir süre akışı içinde gelmeye başladı, farkındayım. Birazda yaklaşan finalin verdiği ağırlık beni heyecanlandırdığı için daha ağır ve yerinde şeyler yazarak güzel bir son vermeyi düşünüyorum. Aslında istediğimden daha detaylı ve fazla bölümler oldu. İstediğim bir tarihte final yapamadım ama merak etmeyin bu kitabın finalini seven okuyucularım ve kendime verdiğim söz, harcadığım emekler, sabahladığım geceler için mutlaka burada yayımlacağım. Sizden istediğim oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmemeniz. Uzun bir bölümle başbaşa bırakmadan önce sizi sevdiğimi bilmenizi isterim. Ve bölümde gözümden kaçan hataları da maruz görmenizi rica ediyorum. Keyifli okumalar canlarım.❤️❤️❤️






"Bana bir söz ver Kaan."

"Ne sözü?"

"Bu olanlar aramızda kalacak. Lütfen. Kızıl'ın kulağına gitmesin."

Neden bu bizim için iyi olur ona bir darbe daha indirmiş oluruz."

"Hayır hayır lütfen ben bunu istemiyorum."

"Neden Yusuf? Bu ne demek oluyor? Yoksa..." kısa bir sessizlik oluştu.
"Ona gerçekten aşık mı oldun?"
Yutkunamıyordum bile. Ne diyeceğini tüm dikkatimi vererek bekliyordum.
Ben diyerek sustu. Kaan konuşmuştu yeniden.
"Sakın bunu aklından bile geçirme." diyerek sertçe çıkıştı. "Ona ileride aşık olup olmayacağını sordum. Bana net şekilde hayır dedin. Seninle bir anlaşma yaptık. Bana söylediklerini unutma."

"Hayır, hayır aşık olduğum için değil sadece..."

Duyduğum söz orada kanımı dondurup gözlerimi doldurmuştu. Yeniden sesi duyuldu birazcık kısıkça. "Daha fazla üzülmesini istemiyorum." dedi.

İşittiklerimi sindirmek kolay olmuyordu. Kaan konuştukça gözlerimden yaşlar nar taneleri gibi tane tane düşüyordu. Yine de her şeye rağmen kendimi koyverip ağlamıyordum. Kalbimde büyük bir acı baş göstermişti. İsmini taşıdığım kalbim şimdi çok acıyordu, ağrıyordu. Atış hızı değişmişti. İnan sen olmasan onu böyle mağlup edemezdim. Çünkü kalbini senden başka hiç kimseye açmadı diyerek gülen Kaan'ın sesi kulaklarımda yankılanıyordu. Ömer bu halimi görünce çok öfkelenmişti. Bıraksalar onu parçalayacaktı ama onu durduran kişi Samet olmuştu. Bu işe karışmasını istememişti. Bana da dönüp ''Daha fazla durmanın bir anlamı yok. Duydun işte.'' dedi. Haklıydı ama bir anda çekip gitmek kalbini pat diye bu kapının önünde bırakmak kolay değildi. Titreyen sesim kısıkcaydı. ''Siz gidin.'' dedim. ''Onunla yüzleşmek istiyorum.''

KIZILHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin