12.Bölüm

2K 194 469
                                    

Bu bölümü desteklerinden dolayı nehirsena07 'ye ithaf ediyorum.

İyi okumalar canlar💙❤

Abim odada yokken etrafa bir göz attım rahat rahat.İnanmıyorum. Telefonunu yatağın üstünde unutmuş. Baksam ne olur ki?Bakmasam çatlarım ama meraktan.
Ya yakalanırsam dedim kendi kendime. Aman zaten ceza verecekti hiç olmazsa merakımı gidermiş olurum. Tuş kilidi var mı acaba?
Anlamak için bakmam gerekliydi. Belki şu kızın fotoğrafı da vardır da görmüş olurum. Tam elime almıştım ki kapının önünden abimin sesini duydum.

"Efendim Sarp"

Aklım gitti bir an da. Abimle bir şey konuşuyorlardı. Zaten tuş kilidi varmış telefonunda. Hemen aldığım yere bıraktım. Hiçbir şey yokmuş gibi beklemeye devam ettim. O sırada elinde bir kova ve temizlik malzemeleriyle odaya girdi. Yanında Sarp abimde vardı. Şaşkınca baktım kaldım yüzüne.

"Abi" dedim varla yok arasında bir gülüşle.

"Dua et annem evi temizlemiş. Sen sadece benim odamı temizleyeceksin." diyerek elinde tuttuğu bezi yüzüme fırlattı.

"Abi şaka mı yapıyorsun? N'olur şaka olduğunu söyle. Senin odan bu koca evden daha pis."

"Oha lan Kızıl. Çarpılacaksın." Sarp abime döndü "Sarp pis mi benim odam abim." diye sordu.

"Abi çalışmam gereken bir ders vardı da sonra görüşürüz." diyerek kapıya doğru ilerledi.
Ardından bana dönerek güldü.
"Kolay gelsin Kızıl."
Sarp abimde yalnız bırakmıştı beni. Bu odadan çıkmam gerek. Yoksa bütün gece temizlik ile uğraşacaktım.
"Abi" dedim usulca. "Benim biraz ödevim var da. Sonra temizlesem olmaz mı? N'olur. Hem bugün biraz rahatsızım. Lütfen."

"Hadi abim hadi. Yemezler. Temizliğe bi' başla. Rahatsızlığın geçer."
Hiç duruşumu bozmadan somurttum ona. Yerdeki bezi gösterdi. "Hadi başla" dedi ve büyük harflerle tekrarladı."HADİ!!"
İstemsizce aldım bezi elime. Üstündeki tişörtü çıkarıp attı önüme.

"Önce etrafı topla." dedi. Neredeyse ağlayacaktım sinirden. Aslında yapmazdım ama suçlu olduğumu bildiğimden vicdanımı rahatlatmak için yapacaktım. O bana bakmaya devam ederken eğilip yerden fırlattığı tişörtü aldım. Şeytan diyor ki al o tişörtü suratına at. Öyle atılmaz böyle atılır de.
Ama tabi ki şeytana uymayacak kadar iyi tanıyordum abimi. Birer birer etrafa saçtığı giysilerini topluyordum. Beyimizde yatağa kurulmuş beni izliyordu. Sonra birden doğrulup yatağın üstünde oturmaya başladı. Eliyle elimdeki pantolunu işaret ederek:
"Onu dolabıma koy. Gerisini banyoya at. Hadi fıstığım benim hadi." dedi ve yeniden uzandı. Dediğini yapıp koydum pantolonunu dolaba. Diğer giysilerini banyosuna atmak için ilerlerken seslendi:
"Ayağımda ki çorapları da çıkarıp banyoya atar mısın abiciğim?"
"Yok artık abi ya. Tâbi ki hayır." dedim vurgulayarak.
"Sence böyle bir şansın var mı?" dedi ve gülerek ekledi: "Tâbi ki hayır."
"Ama abi."
Gözüyle ayaklarını işaret etti.
"Hadi bekletmeyecektin beni o okulun önünde."

Hay bu unutan aklımı... Hep o Yusuf yüzünden bunlar. "Oooff." dedim yüzümü buruşturup.
"Oflama bana. Çıkar çoraplarımı."
Çoraplarını çıkarıp yüzüne baktım. Gülüyor mu yoksa sinirli mi belli değildi yüz ifadesi. Arkamı döndüm ona ve "çorapların kokuyor." dedim,
elimdekileri bırakmak için banyosuna giderken. Banyosu odasından daha temizdi. İçerden bana laf yetiştiriyordu.

"Yalan söyleme. Benim çoraplarım kokmaz."

Banyodan başımı uzatıp güldüm.
"Hadi ya. Niye? Senin türüne ait bir özellik mi?

KIZILWhere stories live. Discover now