25. Bölüm "Eymen-Yağız Buluşması,Sürpriz Ziyaretçiler"

25.7K 1.3K 183
                                    

Arkadaşlar öncelikle bölüm gecikmesi için hepinizden özür dilerim. Gerek iş yoğunluğum gerekse sık sık tekrar eden migren ataklarım inanın beni çok yorgun düşürüyor. Bu bölümü bile atarken baş ağrısıyla boğuşuyorum o yüzden affınıza sığınarak bu hafta ithaf bölümümüzü boş geçmek zorunda kalacağım. Hepinizi çok seviyorum iyiki varsınız dostlarım. Bölümü beğenmeniz dileğimle hepinizi bol bol yanaklarınızdan öpüyorum :)) 

Eymen Yağız'ın sergilediği bu hareket karşısında gerilse de belli etmemeye çalışarak kalktığı yere tekrardan oturdu. Üvey kardeşinin bazı şeyleri Yağız'a anlattığını anlamıştı ama ne kadarını anlattığını bilmediğinden temkinli davranmak zorundaydı.

"Bak Yağız, Nehir'in sana ne anlattığını bilmiyorum ama o pek iyi değil. Hayal dünyası çok geniştir ve karşısındakini kandırmayı çok iyi bilir."

"Bana martaval okumayı kes lan. Sadede gel. Nehir'in nasıl biri olduğunu senin gibi bir adamdan öğrenecek değilim." Yağız gözünü kırpmadan yalan söyleyen bu adamın gözlerindeki hırsı görüyordu. Bir an evvel hisse mevzusunu halledip yapacaklarına geçmek için sabırsızlanıyordu.

Eymen, Yağız'ın bu tavrı karşısında onu pek kandıramayacağını anlamıştı. Küçük fahişe diye geçirdi içinden seni bir yakalarsam varya çığlık çığlığa becermezsem bana da Eymen demesinler.

"Demek seni de diğerleri gibi kandırdı desene." Dedi soğuk bir kahkaha atarak. "Üvey kardeşim düşündüğümden de akıllı çıktı."

Yağız sıktığı yumruklarını Eymen'in sırıtan yüzüne geçirmemek için kendini zor tutuyordu. Biraz daha bu adama sabretmek zorundaydı. "Mustafa anlaşmayı ver bana koçum." Dedi Eymen'in sözlerini takmıyormuş gibi durarak.

Mustafa, anında cebinden çıkarttığı anlaşmayı Yağız'a uzattı. Yağız birkaç sayfadan oluşan anlaşmayı Eymen'in önüne iterek "Oku ve imzala" dedi.

Eymen, Yağız'ın önüne fırlattığı anlaşmaya bakıp çenesini sıktı. Bu adamın bu kadar korkusuzca hareket etmesi canını sıkıyordu. Ama şimdilik yapacak bir şeyi yoktu. Önüne uzatılan anlaşmayı okuduktan sonra boğazından fırlayan kahkahasına engel olamadı. "Benim, hiçbir şey talep etmeden bütün hisselerimden feragat etmemi mi istiyorsun Yağız? Söylesene bunu sana düşündüren nedir?"

Yağız, işaret parmağı ve başparmağı arasına sıkıştırdığı çenesini birkaç harekette sağa sola çevirip kütletti. Karşısında kahkahalar atan adama tepkisizce bakarken, bir yandan da bir bacağını diğerinin üzerine efeler gibi koyup tepkisizce Eymen'i izledi.

"Başka bir şansın olduğunu sanmıyorum. Üstelik pazarlık yaptığın senin değil benim hisselerim. Bunu hep unutuyorsun Bozoklu." Dedi gözlerini Eymen'e dikerek.

"Seninle bu şekilde anlaşmamıştık. Nehir nerede? Bana Nehir'i vermeden o imzayı alamazsın." Eymen iyice sinirlenmiş ne yapacağını şaşırmıştı.

"Nehir'in adını bir daha ağzına alırsan o dilini keserim." Yağız'ın keskin bakışları Eymen'in sinirden iyice koyulaşan gözlerini bulduğunda sıktığı yumruğunu bir kez daha kendine sakladı.

"Ben de seni adam sanmıştım. Bir fahişenin etekleri altına gireceğini hiç düşünmezdim." dediği anda Yağız ayağa kalkıp Eymen'in yakalarından tuttuğu gibi kafayı burnuna geçirdi.

"Ulan adam olmayı senin gibi pedofilik bir sadistten mi öğreneceğim?" Eymen'in burnundan çıkan ses kemiğin kırıldığını habercisiyken iki tarafın korumalarının arasındaki soğuk savaş da başalamıştı. Yağız'ın adamları Eymen'in adamlarının harekete geçmesini engellercesine enselerine yapışmışlardı bile.

HIRÇIN GÜVERCİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin