40. Bölüm "Bunu sana ödeteceğim Fahişe!"

22.5K 1K 48
                                    


"Yapma Nehir. Ağlama lütfen." Dedi yanıma çökerek. Elleri yüzümdeki ellerimi yavaşça çekip yüzüne bakmamı sağladı. Gözlerine bakmaya cesaretim yoktu ki. "Bana bak Nehir. Böyle gözlerini kaçırma kardeşim."

"Utanıyorum." Diye fısıldadım. Duyduğundan bile emin değildim.

"Utanma Nehir kız. Sen utanılacak bir şey yapmadın. Sana bunları yapan adamı yüzü bile kızarmazken, utanman sence de garip değil mi?"

"Elimde değil Demir." Diye sessizce hıçkırdığımda beni göğsüne bastırdı.

"Utanmanı gerektirecek bir şey yok ki ortada güzel kardeşim benim. Sen neden kendini böyle yıpratıyorsun? Yağız seni böyle görürse çok üzülür biliyorsun değil mi? O, sen üzülme diye sana söylememişti. Şimdi sen böyle yaparsan olmazki." Bir yandan yanaklarımdaki yaşları siliyor bir yandan da saçlarımı şefkatle okşuyordu.

"Bana acımasın istiyorum. Bana acımayın istiyorum sadece." Diye iç çektim.

"Bunu da nereden çıkardın? Sana acımıyoruz ki biz Güvercin. Seni seviyoruz hala anlayamadın mı bunu? Yağız sana aşkla taparken nasıl böyle bir şey düşünürsün bunları çıkar aklından."

"Bunlar nasıl çıkar ki bir insanın aklından? Bir yolu var mı gerçekten düşünmemenin? Kuruntularla zihnimi bulandırmamamın bir yolu var mı Demir? Sen söyle nasıl düşünmeyeyim? Sevdiğim adamı böyle bir yükün altından kurtarmanın bir yolu var mı?" Demir'in gözlerinin içine bakarak fısıltıyla konuşuyordum.

" Sevdiğin adam bir yükün altında falan değil. O seni sen olduğun için seviyor. Sana acıdığı için ya da başka bir şey yüzünden değil. Bu yük dediğin şey, sizi bir araya getirdi unuttun mu? Yağız da çok şeyler yaşadı. Ailesini kaybetti. Genç yaşta kardeşinin acısını yaşadı. Bunları biliyorsun. Sen de ona acıyor musun Nehir kız? O, bunları yaşadığı için acıyor musun ona?"

Hızla kafamı sallayarak itiraz ettim. "Asla asla. Bunları yaşamak zorunda kaldığı için üzülüyorum sadece. Her şey daha güzel olabilecekken küçük yaşta böyle zorluklarla tek başına mücadele verdiği için üzülüyor ve onu takdir ediyorum. O gerçekten çok güçlü bir adam."

"Öyleyse onun da senin için aynı şeyleri düşündüğünü unutma. Senin yaşadıklarını hak etmediğini düşündüğü doğrudur. Senin geçmişini değiştirmeye gücü yetmediği için üzüldüğü de doğru ama bunu sakın acıma ile karıştırma Nehir. Aşkın olduğu yerde acıma yoktur kardeşim. Hadi toparla kendini. Arkadaşımı biraz olsun tanıyorsam, serum falan umurunda olmayacak ve seni aramaya çıkacaktır."

"Teşekkür ederim." Diyerek doğrulmaya çalıştım.

"Ne için?"

"Her zaman arkamı kolladığın ve bana destek olduğun için." Kollarımdan tutup ayağa kalkmamı sağladı.

"Ağabeylerde bunun için yok mu zaten?" Gülümseyerek içten söylediği bu cümleyle beni de gülümsetmişti. Ona sarılıp, kızmasına rağmen defalarca teşekkür ettim.

"Hadi bakalım sulu göz, git yüzünü yıka da içerideki gözü dönmüş adamı biraz olsun yatıştır."

"Neden gözü dönmüş olsun ki?" diye sordum bir yandan banyoya doğru Demir'in kolunda yürürken.

"Neden olacak kızım; yokluğundan tabi." Diyerek hafif bir kahkaha attı. "İnan bana elinde olsa seni dizinin dibinden ayırmayacak. Bu adam sana hastalık derecesinde aşık."

HIRÇIN GÜVERCİNTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang