"Onun kedileri vardı. Benimse kedilere alerjim. O, kelimelerin gücüne inanırken ben rakamların gücüne inanırdım. O, bu dünyaya bir amaç için gönderilmişken benim amacım sorgulanıyordu."
Bu mutlu başlayan sarsıcı devam eden ve sonucu göreceli farklıl...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir gün sabah olacağını bilsem bile, senin gökyüzünde bir yıldız olmak istedim.
"Bu işlerin bu kadar zor olduğunu bilseydim; anamın karnından çıkmazdım. Orada yaşar orada ölürdüm. Yaşamak çekilecek çile değil."
Can surat asarak başını sallarken Özgür kolunu omzuma attı. "Kardeşim daha dur bu ne ki? Evi buldun, suyunu, elektroniğini, doğal gazını açtırdın da işler bitti mi sandın. Daha bunları nasıl ödeyeceğimizi düşünmemiz gerek."
Yağız oturduğu tekli koltuktan kalkarken "İş bulmamız gerek." Dedi. "Öyle bir iş olmalı ki derslerimize zarar vermediği gibi bizi rahat ettirecek bir iş."
"İlhan'ın da dediği gibi; anamızın karnında cenin olmak istediğin iş kapsamı alanında." Dedi Fırat. İç geçirip "Stajyer olarak da işe başlamak için daha erken. En fazla ikinci sınıf öğrencisi olmalıyız." Diye devam etti. "En az ikinci döneme kadar da olmaz."
"Anamızın karnına geri dönmeyeceğimize göre ki beni oraya daha kimse almaz. Ders saatlerimize ters düşmeyecek bir iş bulmalıyız."
Yanımda oturan Can'ın kafasını okşayıp "Adam haklı beyler." Dedim.
"Bize ne iş ne kız var." Dedi Yağız. "Üniversite hayatının bir mantığı vardır. Farkındaysanız biz mantığının dışına çıkıyoruz beyler. Baba parası olayını resmen yok ediyoruz. Karı kızı ne ara-"
"Lan! Senin sevgilin var!" Diye bağırarak Yağız'ın sözünü kestim. "Rahat dur. Mümkünse Yârim ile birlikteyken o pantolon kıçında dursun."
Yağız bana ölümcül bakışlar atarken "Kendim için demiyorum lan." Dedi. "Hayatımda bir kadın olduğu müddetçe onu aldatacak kadar aşağılık, pislik, pezevenk, cibilliyetsiz, kitapsız bir adam değilim ben. Tek eşli ve sadık bir herifim."
Yağız'ın bu parlamasına alkışlarla tezahürat yaparken yorucu bir haftanın akşamındaydık. O hafta okul kayıt işleri ile uğraşmış bir de mütevazi bir daire aramıştık. En sonunda da bulmuştuk. Ev Maslak'ta bir apartman dairesiydi. Malum okul çevresindeki kira dedikleri şey bir servet olunca Yağız'ın babası yani eniştemin aracı koyduğu adamlar sayesinde işin içinden çıkmıştık. Gerçi 2+1 daireye 5 kişi giriyorduk da yine altından kalkamıyordu insan. Onun buna borcu var, diğerinin okuyan çocukları bir diğerinin peş peşe evlenen kızları vardı. Malum paralar baba cebinden çıkıyordu da biz fazla gururlu adamlarmışız. Bu yaşa geldikten sonra hiçbirimiz baba parası ile geçinmek istemiyoruz.
Not; 1 ay sonra gazete başlıkları; Türkiye küflü yiyecek sonucu ölen genç Yağız'a ağlıyor. Duşta elektrik kaçağı sebebiyle ölen Fırat ailesini yasa boğdu. 'Anam beni karnına geri almazsa kendimi öldürürüm.' Diyen Can öldü. Kendini öğrenci evine ekmek götürmek için feda eden Özgür kötü yola düştü. İlhan Berk kayıp.
