56. Bölüm

16.9K 977 52
                                    

56.Bölüm

 

__ Ben senin elinden hiçbir şeyi almıyorum!

Hafifçe gülümserken başını salladı Korhan, Selen'in elini tutan eli buz gibi olmuştu ama terliyordu. Her an Selen'e yalvarmaya başlayabilirdi.

__ Yanılıyorsun, dedi Korhan kısık çıkan sesiyle Selen'i etkileyerek...

Önce aşkımı aldın elimden, geleceğe olan umutlarımı. Mutluluğumu aldın.

Hayır, ağlamayacaktı Selen... Karşısında haksızlığa uğramış pozlarına giren bu adam ilk fırsatta kendisini aldatmıştı! Yalandı bunların hepsi, her şartta aldatacaktı. Ona arkasını dönmeseydi bile sonları o günkü gibi olacaktı. İnanmıyordu ona, inanmıyordu!

__ Bana hikaye anlatma Korhan! Bu beden benim... Ve ben bu bebeği istemiyorum, bu benim kararım. Mecbursun, kabulleneceksin!

__ Öyle mi?

__ Öyle!

İşte Korhan'ın bakışlarına o kızgın ifade yeniden yerleşiyordu. Hızla kalktı yerden ve şöyle bir baktı Selen'e, Selen ne yapacağını anlamamıştı.

__ Sen öyle san!

Hızla kapıya doğru gitti ama Selen'in beklediği gibi çıkmadı odadan, önce kapının anahtarını aldı ve Selen kapıya koşana kadar arkasından kapıyı kilitledi!

__ Korhan! Yapamazsın bunu! Aç kapıyı!

__ Bal gibi yaparım!

__ Aç kapıyı diyorum! Aç, aç...

 

Selen'in gözyaşları aniden durmuştu. Ama hala koltuğun iki yanında ki elleri yumruk halindeydi.

__ Şimdi istediğiniz bir güne gitmenizi istiyorum.

__ Evet...

__ Güzel. Söyleyin bana, şimdi neredesiniz?

__ Yatak odamdayım. Yatağımda uzanıyorum.

 

Yatağında uzanıyordu Selen. Daha fazla mutsuz olamaz, daha çok acı çekemez, yalnız hissedemez sanıyordu ama hayır... Hep daha fazlası vardı! Bitmiyordu... Geçmiyordu karanlık günler! Artık bir hapishane de olmanın ne demek olduğunu biliyordu.

Bir haftadır hiç odasından çıkmamıştı, daha doğrusu çıkamıyordu. Kilit altındaydı.

İlk gün, bütün gün bağırmış çağırmış, kapıları yumruklamıştı. Deliler gibi saatlerce ağlamıştı, kendisine yemek getirdikleri zaman kaçmaya çalışmıştı ama hiçbir şey fayda etmemişti. Alışmıştı da artık, direnmiyordu. Düzenli olarak getirdikleri yemekleri yiyor, mide bulantısı yaşadığında tuvalete koşuyor, kendisine canının bir şey çekip çekmediği sorulduğunda "hayır" cevabını veriyordu.

Birkaç kez Korhan yanına gelmek istemişti ama her defasında kapıyı açar açmaz eline ne geçerse kafasına atmıştı. Bir adımdan fazla odasına girememişti hiç ve bir gündür odasına girmeyi hiç denememişti. Gelmekten vazgeçmişti büyük ihtimalle...

Birkaç kez de Çağla gelmek istemişti yanına, bir kez içeri girmesine izin vermişti ama dayanamamıştı fazla. O Korhan'ın arkadaşıydı ve tabii ki odada hapis olmasına ses çıkarmıyordu. Bu ruhsal şiddete göz yuman tüm ev çalışanları da dahil olmak üzere herkese karşı bir nefret besliyordu.

Kor GibiWhere stories live. Discover now