8. Bölüm

27.7K 1.3K 22
                                    

8. Bölüm

 

__ Canım benim hoş geldin! 
__ Hoş bulduk tatlım, işte sana ders notlarını getirdim.
Selen birbirine zımbalanmış kâğıtları alırken gülümsedi arkadaşına, Azra ise üzerinde ki ceketi çıkarırken her zaman ki gibi sürekli şikâyet ediyordu.
__ Senin yüzünden tam beş dakika kırtasiye de kaldım. Tabii notları almak için Ahmet'e yanaşınca çocukta ki bakışı görecektin. Çok şaşırdı! 
__ Bunun için onu suçlayamam doğrusu. Hadi gel...
Birlikte gülüşüp salona doğru yürümeye başlarlarken Azra bir sır verircesine ona yaklaşıp Selen'in koluna girmişti.
__ Evinizin bahçesi yine güvenlik kaynıyor. Hem de her zamankinden fazla sanki! Bir de kimliğime bakmalarına rağmen her an silahlarını çıkarıp beni vuracaklarmış gibi bakıyorlardı. Bir sorun mu var?
__ Haklısın, biraz korkutucular ama... Sadece her zaman ki babam işte, biliyorsun.
Huzursuz olmuştu Selen ama Korhan'ın babasıyla konuştuğunu belli eden o otoriter ses tonunu hemen kapının ardında duyduğunda hissettiği o ürpertilerin yanında hiç bir şeydi o huzursuzluk! Üstelik Azra'nın da adımları yavaşlamış durma noktasına gelmişti.
__ Bu duruma bir son vermek zorundasınız farkındasınız değil mi yoksa asla bitmeyecek!
__ Selen... Bu ne çekici bir ses öyle, kim o?
__ Canım, hadi gel benim odama geçelim.
__ Dur bir dakika ya...
__ Sana söylediğim gibi planlarım var Korhan, sadece iki gün daha sabretmeni istiyorum. Ardından Selen de sen de serbest kalacaksınız.
İşte bu sözler Selen'in gerginliğini iki katına çıkarmıştı. Açıkçası o an Azra'nın ne duyduğu umurunda bile değildi. Tüyleri ürpermişti! Babası bu durumu engellemek için bir şeyler mi tasarlamıştı? Neden polise haber vermiyordu, kendisi onlarla nasıl başa çıkacaktı ki? Selen allak bullak olmuş bir halde öylece dururken hızla kapının açılmasıyla irkilmiş, Cemil Beyinse neredeyse yüzünün rengi atmıştı ama toparlanarak gülümsemişti hemen.
__ Azra... Burada mıydınız, hoş geldin kızım.
__ Hoş bulduk Cemil amca.
Cemil Bey işlerini bahane edip hemen yanlarından ayrılırken Azra'nın gözleri Korhan'a takılmıştı. 
__ Kızım kim bu?
__ Off Azra!
Gerçekten de "off" tu! Çünkü Azra'nın bu bakışını çok iyi biliyordu, gerçi o erkek sineğe bile aynı şekilde bakabilirdi ama şimdi buna katlanamayacaktı.
__ Israr ediyorum, odama çıkalım.
Ama Azra odaya girmişti bile, Selen elinde ki çalışma kâğıdına sarılarak mecburen takip etti onu. Korhan koltukta oturmuş öylece gözlerini bir noktaya dikmişti, odaya onların girdiğinin farkında bile değildi ancak Azra'yı durduramazdı bu. İçten bir gülüşle hiç vakit kaybetmeden laf attı Korhan'a. 
__ Merhaba! Ne düşünüyorsun sen öyle?
Korhan hafif bir şaşkınlıkla bakışlarını onlara çevirince Selen açıklama yapmadan duramamıştı.
__ Arkadaşım biraz patavatsızdır baştan söyleyeyim.
__ Selen'cim gerçekten kabasın. Bizi hala tanıştırmadın.
İşte bu çok güzel bir cümleydi. Selen bir an ne diyeceğini bilemeyerek kalınca göz göze gelmişti Korhan'la. Korhan gülümsedi belli belirsiz ama bakışları hala düşünceliydi.
__ Ben kuzeniyim.
Bunu o kadar olağan bir şekilde söylemişti ki gülümsedi Selen ve aynı an da hafifçe tekledi kalbi. Bazen aralarında değişik bir bağın kurulduğunu hissediyordu. Bu öyle bir bağdı ki o koyu mavi gözleriyle bu şekilde kendisine baktığında ruhunu okuyabiliyordu sanki! Ama Azra'nın bunlardan haberi yoktu, doğrudan gidip Korhan'ın yanına oturduğunda Korhan ister istemez ona bakmıştı bir an.

Ve bu hiç ama hiç hoşuna gitmemişti Selen'in. O yüzden hiç düşünmeden onlara yaklaşıp tam karşılarında durdu.
__ Azra'cım... Biraz yana çekilmen lazım.
__ Nedenmiş?
__ Çünkü kuzenimin sevgilisine sözüm var, hiç bir kızı yanına oturtmuyorum.
Azra bozularak yana doğru çekildiğinde Korhan yüzüne yansıtmamaya çalıştığı gülümsemesiyle savaşıyordu. Bu kızın... Ciddi anlamda duygularından haberi yoktu. Nasıl kendisini böyle bariz bir şekilde sahiplenirken başkasına âşık olduğu gibi aptal bir fikre kapılabiliyordu ki? Gerçi bu şimdilik önemli değildi çünkü Selen'in bu halleri çok hoşuna gidiyordu ama şimdilik!
Selen aralarına yerleştiğinde gerçekten halinden memnun görünüyordu ama özellikle sırtını biraz Korhan'a doğru vermişti. Evet, şimdi onu görmezden gelebilirdi.
__ Tanrım, sevgilin çok kıskanç olmalı...
Korhan neredeyse ona arkadan sarılacaktı, zor tutuyordu kendini. Yine de dayanamadı.
__ Biraz kıskançtır dedi Korhan Selen'in özellikle kendisine bakmadığının bilincinde!
Tıpkı Selen gibi... Zaten sevgilim görüntü olarak da biraz ona benziyor, böyle açık renk çok tatlı, kıvırcık saçları var mesela...
Selen saçlarına dokunduğunu hissettiği parmaklarla hafifçe içinin titrediğini hissederek kıpırdandı hemen yerinde. 
__ Her neyse! Bu notlar çok işime yarayacak, çok sağ ol Azra, gerçekten.
__ Ne demek... Bu arada müthiş bir haberim sana! Üç gün sonra bir seminer olacak okulda. Çok önemli iki yazar gelecekmiş, biri dünyaca ünlüymüş hem de! Yani hem sorularımızı yanıtlayacaklar hem de senin gibi yazar olmak isteyenlere tavsiye filan verecekler. Ama isimleri sürpriz, kimse bilmiyor.
__ İnanamıyorum! Kimler gelecek acaba?
__ Bilemiyorum ama bunu kaçırırsan beni öldürürsün diye söyleyeyim dedim. 3 gün sonra, unutma sakın.
Selen gülümsedi zoraki çünkü gidemeyecekti büyük ihtimalle ama bu haksızlıktı. Tam da bu ara mı seminer düzenlenmek zorundaydı sanki. 
__ Neyse, benim hemen kaçmam lazım.
__ Dur, bir saniye, şey... Ozan'la konuştun mu hiç?
__ Yok, iki gündür gelmiyor o da okula. Tartıştınız mı yoksa?
__ Yoo, hayır.
"Hayır, ama keşke kavga etseydik" cümlesi içinde kalmıştı Selen'in. Ama en azından daha fazla numara yapmak zorunda kalmamıştı çünkü Azra onun kendisini geçirmesine izin vermeden Korhan'a da son bir bakış atarak çıktı odadan. O zaman Selen istediği gibi yüzünü asarak derin bir nefes vermişti. 
__ Harika... Her şey gibi semineri de kaçıracağım.
__ Ama aynı zaman da hayatta kalacaksın.

Kor GibiWhere stories live. Discover now