104. Bölüm

8.4K 497 21
                                    

Canlarım... Bayram da size iki cici (:) bölüm getirdim. Bayramımız mübarek olsun :))

Keyifli okumalar...


104. Bölüm

Bu kadardı hepsi... İki cümle... Ama o kadar etkiliydi ki Korhan sinirden kızarmış yüzüyle bir an da elinde ki kâğıdı hamura çevirmişti.

__ Pislik herifler...

Alper tıslarcasına konuşurken derin bir nefes almaya çalıştı içinde. Alenen belliydi, o adamlar kendilerine bir kurban seçmişti ve o da Selendi! Tarık Bey Korhan'ın elinde ki kâğıdı almış okurken sonunda Selen Korhan ve Alper'de ki değişimi fark etmişti.

__ Korhan... Neler oluyor, bir şey mi oldu?
Endişeyle sorulan o soru masada ki herkesi sessizleştirmişti. Tüm gülüşmeler ve dedikodular son bulurken Çağla oturduğu yerden kalkarak Alper'in yanına gitmişti.

__ Korhancım, doğruca karının yanına... Ve bir de açıklama istiyoruz evet!

Alper zoraki gülümsemeye çalıştı.

__ Yok bir şey aşkım! Sen de yani... Selen bir şey söyledi, sen de hemen aldın yürüdün.

__ Haksız mı oğlum, diye araya girmişti annesi.

Şu halinize bakın! Biriniz kızardı biriniz sarardı...

__ Yani anne...

__ Bir şey varsa söyleyin çocuklar!

Korhan Çağla'nın kaldırması üzerine tekrar Selen'in yanına geçerken Alper yardım istercesine bakıyordu Korhan'a ama o tamamen kitlenmişti. Yani... En azından dışarıdan o an için öyle görünüyordu ancak aklı hiç durmamacasına deli gibi çalışıyor, hiç durmadan ihtimalleri önüne seriyordu. Selen Korhan'ın elini tutup endişe dolu bakışlarıyla onu kendine getirirken Alper'in imdadına Tarık Bey yetişmişti.

__ Ohoo, hanımlar! Siz de açıkgözüz dersiniz ama neler oldu haberiniz yok.

__ Ne oldu ki?

__ şu yan masadan kalkan saplarla az kaldı kavga çıkacaktı.

__ Sap mı, hiç yakışıyor mu sana Tarık Amca?
__ İyi de ne kavgası, hangi ara oldu ayol!

__ Ne yapalım canım, derken Alper kendisine uzatılan dalı tutmamış resmen sarılmıştı.

Herifler gözlerini masamızdan bir an olsun ayırmadılar! Olacak iş mi, eğer onlar masadan kalkmasa biz kaldıracaktık az kalmıştı!

__ Aa, şu hale bakın! Hiç ar namus kalmamış...

__ Biz de fark etseydik hadlerini bildirirdik onlara oğlum...

Her kafadan bir ses çıkıyordu Korhan ve Selen haricinde... Korhan'ın Alper'i yüzünde gülümsemeyle seyretmesi Selen'in gözünden kaçmamıştı. Başka bir şey olmuştu... Hem de her ikisini de durgunlaştıracak, Tarık Beyi de o oyuna sokacak kadar ciddi bir şey... Selen kalbinin bir an hızla göğsüne vurduğunu hissederken bakışlarını hemen yanında ki küçük kızına çevirdi. Gülümsemeye çalışarak Ecem'i tekrar kucağına aldı ama aklı biraz evvel söyledikleri yalandıydı ve onları yalan söylemeye iten nedende...

Güzel başlayan akşamın sonunu getirmek Selen için oldukça zor olmuştu. Aklından türlü türlü planlar geçmişti, mesela tuvalete gidebilir ve kendisine eşlik eden Korhan'a arada sorularını yağdırabilirdi. Ya da dışarı da biraz nefes almak için çıkmakta isteyebilirdi ama sonrasından çekiniyordu. Ya gerçekten yine çok kötü şeyler oluyorsa... Orada yalnız değillerdi ve Selen rol gücünün iyi olmadığını biliyordu. Gerçi uyuyor numarasında fena değildi ama o sayılmazdı. En mantıklısı eve geçip Ecem'i uyuttuktan sonra konuşmaktı. Off, nasıl da olgun bir karardı bu! Hiçte Selen'e ve onun sabrına göre bir şey değildi ama yine de bir şekilde idare etmişti. Akşamın geç saatlerinde Ecem kollarında baygın bir halde derin bir uykuya dalmıştı. Selen hiç konuşmadan sadece kızını seyrederek araba da oyalanmış ve Korhan'ın dikkatini çekmişti. Hatta son iki üç saattir dikkatini çekiyordu ve eve girer girmez o geceye damga vuracak o soruyu bekliyordu ondan ama bir karar almıştı. Aralarında ne olursa olsun bir sırrın büyümesine izin vermeyecekti artık.

Kor GibiWhere stories live. Discover now