Kor Gibi

79. Bölüm

79. Bölüm

Gediz ölmemişti, en azından henüz ölmemişti. Gözlerinin önünde Gediz'e ilk müdahale yapılırken yavaş yavaş daha sağlıklı düşünmeye başlıyordu Selen.

__ Aşkım...

Bu Korhan'ın sesiydi! Bir rüyadan uyanırcasına Selen başını kaldırdı Korhan'ın göğsünden. Ne zamandır onun kollarının arasındaydı, bilmiyordu!

__ Gel... Biraz uzaklaşalım buradan!

Orada kalmaya çok ihtiyacı olmasına rağmen o sıcacık kolların arasından kendisini zorlayarak koparmıştı Selen çünkü ona tam olarak bakması ve iyi olduğunu görmesi gerekiyordu! Korhan'ın endişeli ve bitkin halini dolan gözlerinin arkasından yakalarken fark edebiliyordu. Evet, Korhan bedenen iyiydi. Tanrım, sana şükürler olsun! Yavaşça dudaklarını araladı Selen, dudakları gülümsemeye gayret ediyordu tüm o kargaşa içinde!

__ İyisin...

O derin bakan mavi gözler tam anlayamadığı kıvılcımlarla yanmaya başlamıştı.

__ İyiyim... Çünkü sevgilim her nasıl oluyorsa buradaydı... Ama artık gidelim buradan Selen, seni uzaklaştırmama izin ver!

__ Olmaz!

Korhan'ın onu anlayamadığı bakışlarından belliydi ama Selen olacakları görmek zorundaydı.

__ Korhan! Biz ambulansın peşinden gidiyoruz.

Korhan'la Selen göz göze duruyorlardı. Biliyordu Selen... Korhan onu korumaya çalışıyordu ama bu onu koruyabileceği bir durum değildi. O yüzden seslendi Alper'e.

__ Biz de geliyoruz!

__ Tarık amca?

__ Siz gidin, benim burayı toparlamam gerekiyor.

"Toparlamak" kesinlikle doğru kelimeydi. Gidecekleri hastaneyi ayarlamıştı, ne de olsa işi gereği sağlık sektöründe tanıdığı gerçekten güçlü adamlar vardı. En azından belli bir süre için polise durumu söylemeyeceklerdi. Ancak pek çok delil ve kan barındıran basket sahasının temizlenmesi, var olan kameralara bakılarak eğer görüntü varsa silinmesi gerekiyordu. Tabii bunların yanında Gediz'e yardım ederek tüm olanlara şahit olmuş o adamların konuşmayacaklarından da emin olmalıydı.

Bu konuda oldukça tecrübeli ve iyiydi, hatta öyle ki o sektör de yer alıp Tarık Beye saygı duymayan, gücünü, yapabileceklerini bilmeyen tek bir adam yoktu. O da tam olarak bu etkiyi kullanacaktı.
Sadece on beş dakika sonra ağzını açmaması gereken üç adam karşısında dizilmiş suçlu birer çocuk gibi duruyordu. Hepsinin de gözleri yerdeydi. İşte bu iyi bir şeydi!

Tarık Bey tek tek adamların yüzlerine bakarken önlerinde bir sağa bir sola yürüyor ve onların daha çok gerilmelerine bilinçli olarak neden oluyordu. Ellerini arkasında birleştirirken sonunda tam olarak önlerinde durdu.

__ Evet! İçiniz de Korhan'ın benim oğlum olduğunu bilmeyeniniz var mı?

Kimseden ses çıkmaması üzerine Tarık Bey başını salladı yavaşça.

__ Bakıyorum da... Sizi tanıyorum, evet! Neredeyse hepiniz hayatınızın bir döneminde benim elimden geçtiniz. ... Söyleyin bakalım! Size ne vaat edildi?

__ Güç, dedi karşısında ki adam sonunda gözlerini ona doğru kaldırırken.

Bizim şimdiye kadar işimiz de geldiğimiz nokta belli ama Gediz'in kuracağı şirkette...