Haber

1.2K 94 65
                                    

Still Corners -Black Lagoon

"Elçiiiiiin!" diye seslendim içeriye doğru ayağa kalkarken, "Geldi seninki.". Yatak odasından koştura koştura çıkmasını sırıtarak izledim hemen sonrasında da kapıyı açmak yerine. Zira "Açtım açtım açtım açtım!" diye bağırarak koşturduğu için kapıya parmak ucumu bile değdirmemem gerektiğinin farkındaydım. Henüz hiçbir şey belli olmuyordu. Zaten bu kadar erken belli olmaması da normalmiş doktordan öğrendiğime göre. Ama koşturması ne kadar normaldi onu sormamıştım mesela. Yine de bu kadar erkenken ve minicik bir koşturmadan bir şey olmayacağına karar verip bebeğimi heyecanıyla baş başa bıraktım.

Zaten o kadar farkında değildi ki ne yaptığının... Bu zamanlarda hep çok heyecanlanıyordu zaten. Özlemiş oluyordu ve görüşmek için saydığı günlerin saatlerinin bittiğine inanamıyordu genelde. En sevdiğim heyecanlarından biriydi sanırım bu heyecanı. Ama bu sefer daha fazlaydı tabi ki heyecanı. Henüz kimseye söylememiştik. Hem emin olmak hem de bebeğin en azından belli bir büyüklüğe gelmesini beklemiştik. Sonrasında herkesi bir araya toplayıp söylemeyi düşünmüştük ama çok hızlı bir şekilde de vazgeçmiştik bu düşünceden.

Aile üyelerine daha önce söylenmeliydi. Yani en azından Elçin'in düşüncesi buydu. Bana da mantıklı gözüküyordu. Annemlerin herkesle aynı anda öğrenmesi annemler açısından bence çok bir sorun yaratmazdı ama Demir bir ömür boyu benim başımı Gizem de Elçin'in başını yerdi kesinlikle. Tabi bir de Mine vardı ki Elçin'in asıl bunu istemesindeki tek sebebin o olduğunu biliyordum. Önce Mine'yle paylaşıp o anı özel yaşamak istiyordu. Ki çok anlaşılır bir durumdu bu.

Arada tek bir sıkıntı vardı, Begüm. Son kavgamızda Elçin'in Selin'e gitmesi büyük sorun olmuştu aralarında. Bu konuda bebeğime asla söyleyemesem de sanırım Begüm haklıydı. Ben de sarhoş bile olsam Begüm'e gideceğini düşünmüştüm mesela. Eren'in bana onlarda olduğunu söylemesine rağmen hem de. Muhtemelen bu yüzden Selin'e gitmişti zaten Elçin de. Ama içten içe hala biz ilişkiye başlamadan ya da tam başlamaya çalışırkenki zamanlarda Begüm'ün bana karşı olan tavrından dolayı olduğunu hissedebiliyordum. Değişmişti aslında. Gayet de iyi anlaşıyorduk şu an Begüm'le ama o zamanki tepkilerinden hala korkmasını da anlıyordum Elçin'in.

Böyle bir krizi yeni atlatmışlarken kendisi öğrenmeden Gizem'in, Begüm'ün ezeli rakibinin, öğrenmesine olay çıkaracaktı tabi ki Begüm. Aile olmasının bir önemi yoktu. Begüm'e göre o Gizem'den daha çok aileydi çünkü. Bu konuda da beni suçlayacağını hissediyordum Begüm'ün ama tüm kızgınlığı üstüme çekmeye razıydım zaten. Yeter ki bebeğim gerilmesindi. Ki bir minik ihtimal Begüm'ün de haberin güzelliği ve imkansızlığı karşısında tepki vermemesi beklenebilirdi. Ama oldukça minikti işte bu ihtimal.

Yine de onları düşünüp daha fazla gerilmesin diye bebeğim bir şekilde ayarlamıştık her şeyi. Kimse kimseden çok önce bilmeyecekti. En azından amacımız oydu ama yapıp yapamayacağımızı bilmiyorduk. Önemli olan da kim önce bilmiş kim sonra bilmiş değildi aslında zaten. Haberin kendisi yeterliydi. Öncelik ailedeydi. Haliyle en en öncelik Mine'deydi.

"Eniştelerin en mükemmeli" diyerek boynuma sarılan Mine'yle kafamdaki kavgaları bir kenara bırakıp gülümsedim, "Hoş geldin deli!". Kıkırdayıp kendini koltuğa atarak "Hoş bulduk hoş bulduk." diye mırıldandı. Hiçbir şeyden haberi yoktu kesinlikle. Elçin çok özleyip çağırdı sanıyordu ki aslında çok da yalan değildi bu kısım. Çok özlemişti çünkü bebeğim. Doktora işlerini biliyordu ama, o yüzden sıkboğaz etmek istemiyordu çok da Mine'yi. Yine de daha çok görmekten hiçbir şikayeti olmazdı gibi.

Biraz önce kendini attığı koltukta dikleşip biraz etrafına bakındı Mine. Elçin'in sessizce mutlu gözlerle Mine'yi izlemesini izledim ben de. Evde herkes birbirini, muhtemelen de kedi birimizi illa ki izliyordu, Mine de evi izledi bir süre sonuç olarak. "E güzelmiş bu ev baya ya." diyerek geri yaslandı, "Diğer eve göre bayaaaaa bir büyük.". İnsani bir refleks olarak Elçin'le ben de eve bakınıp Mine'ye döndük Elçin heyecanla "Beğendin mi cidden?" diye sorarken. Sanki Mine'nin evi beğenmesi şu an onun için en önemli konuymuş gibi.

CapellaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin