Bölüm 26

15.1K 552 39
                                    

-   Hadi Cemal abi hızlıca toparlayalım. Şu içerde av çantaları vardı onlardan alıp içine dolduralım.

İçerden aldıkları çantalara ve spor valizine uzun mesafeli ve kısa mesafeli tüfekler, bir çok farklı çeşit tabanca ve cephane doldurmuşlardı. Fakat Selim hazır kaynağı bulmuşken alabildikleri kadar çok almaları gerektiğini iyi biliyordu.

- Abi bunları arabalara yükleyelim sonra bir sefer daha yapalım. Bir daha böyle bir fırsatımız olmayabilir. Ada’da silah bulabileceğimiz bir yer olduğunu pek sanmıyorum.

- Doğru söylüyorsun Selim, bunları bırakıp bir daha gelelim. Silahlar belki yeter ama mermilerin hepsini almamız iyi olur.

Etrafı kontrol ettikten sonra dükkanın kapısını açıp hızlıca minibüsün yanına gittiler ve çantaları minibüse yüklediler daha sonra hızlıca dükkana döndüler ve kalan mühimmatı toplamaya başladılar, kalanları da kısa bir sürede toparladıktan sonra arabaların yanına döndüler, bu sefer çantaların ikisini Fuat’ın arabasının bagajına koydular diğerlerini de yine minibüse yüklediler.

-   Bu işi de hallettik, Fuat abi şimdi Kuruçeşme’ye gidip bir tekne bulmamız lazım.

-   Tamam, peki erzak işini ne yapacağız?

-  Yolumuzun üzerinde uygun bir yer olursa o işi de halledebiliriz. Ama yoksa erzak bulmak için önümüzde başka fırsatlarda olacaktır.

-    Hadi o zaman gidelim.

Selim ve Cemal minibüse Fuat ise arabasına bindi ve Kuruçeşme’ye doğru yola çıktılar, ara sıra arabalar hızla yanlarından geçiyordu.

-  Hah işte şuradan dönebilirsin Savaş.

-  Tamamdır. Aldığımız silahlar yeterli olacak mı?

-  Zaman ne getirir bilmiyorum ama şu an için yeterli gözüküyor. Sen şu son filminde silahlarla epey haşır neşir olmuştun sanırım.

-  Bizim kullandıklarımızın hepsi sahteydi tabi ama yine de nasıl kullanılır, nasıl nişan alınır gibi şeyleri öğrettiler, gerçek silahlarla da kısa bir süre çalıştık.

-   Sen artist misin evlat?

Minibüsteki herkes sanki çok garip bir şey söylemiş gibi Arnavut Cemal’e bakmıştı. Cemal’de bu bakışlar karşısında şaşırmıştı.

-   Ne oldu garip bir şey mi dedim?

- Sen hiç televizyon seyretmiyorsun galiba Cemal abi? Savaş ve Esra Türkiye’nin en meşhur oyuncularındandır.

-   Filiz kızım ben televizyonda sadece haberleri seyrederim. Demek sen de artistsin kızım?

Minibüsteki herkes küçük bir kahkaha koyuvermişti. Yaşanan bunca zorluğun arasında böyle küçük anların tadını çıkarmak gerekiyordu. Bu sırada tepelerinden 3 tane helikopter geçmişti. Helikopter’de aslında kaçmak için iyi bir yol olabilirdi. Ama ne bir helikopter ne de onu uçurabilecek pilot bulmak bu şartlarda pek mümkün gözükmüyordu. Selim kendi planlarının gayet iyi olduğunu ve şu ana kadar da her şeyin iyi gittiğini düşünüyordu. Şu tekneyi de sorun çıkmadan bulabilirlerse geriye bir tek annesini ve babasını kurtarmak kalıyordu.

Zombiler İstanbul'daHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin